“30 yaşından sonra günde iki öğün yeterli” söylemi şu sıralar sosyal medyada sık sık duyduğumuz bir slogan oldu. Özellikle yoğun iş temposu olan veya sürekli atıştırma alışkanlığı olan bireylerde öğün sayısını azaltmak kan şekeri dalgalanmalarını azaltabilir ve yemek saatlerini daha planlı hale getirebilir. Ancak bu durum herkes için geçerli değildir. Yaş, kilo, boy, günlük aktivite düzeyi ve sağlık durumu öğün ihtiyacını belirleyen önemli faktörlerdir.
Günde iki öğün tüketmek doğru planlandığında bazı avantajlar sunabilir. Uzun süreli sindirim molaları mide ve bağırsakların dinlenmesine olanak tanır ve bazı kişilerde şişkinlik veya hazımsızlık hissini azaltabilir. Ayrıca öğün sayısının azalması, daha planlı ve bilinçli beslenmeyi teşvik ederek gereksiz atıştırmaları engelleyebilir. Bu sayede toplam kalori alımı kontrol altında tutulabilir ve kilo yönetimi daha kolay hâle gelebilir.

Ancak öğün sayısının azalması spor ve dengeli beslenmenin önemini ortadan kaldırmaz. 30 yaş sonrası metabolizma yavaşlamaya başlar, bu nedenle kas ve kemik sağlığını korumak için hareket şarttır. Ayrıca iki öğün de olsa, öğünlerin dengeli ve besleyici olması gerekir protein, sağlıklı yağ ve lifli besinleri içermeyen öğünler yeterli enerji sağlamaz ve uzun vadede sağlık sorunlarına yol açabilir. Özetle günde iki öğün bazı kişiler için uygun olabilir fakat bu bir genelleme değil kişiye özel bir tercih olmalıdır.

Öğün sayısı azaldığında vücut gün içinde daha az sıklıkla insülin salgılar. Bu durum bazı kişilerde kan şekeri dalgalanmalarının azalmasına yardımcı olabilir. Özellikle sürekli atıştırma alışkanlığı olan bireylerde daha dengeli bir enerji hissi oluşturabilir.

Sık ve düzensiz yemek sindirim sistemini sürekli çalışır halde tutar. Günde iki ana öğün mide ve bağırsaklara daha uzun dinlenme aralıkları sağlayarak bazı kişilerde şişkinlik ve hazımsızlık hissinin azalmasına katkıda bulunabilir.

İki öğünle beslenen bireyler genellikle ne yediklerine daha fazla dikkat etmek zorunda kalır. Bu da hızlı ve bilinçsiz tüketim yerine daha planlı ve doyurucu öğünler oluşturmayı teşvik edebilir.
Bazı insanlar için daha az öğün daha az “gereksiz” kalori anlamına gelir. Özellikle akşam atıştırmaları veya duygusal yeme alışkanlığı olan bireylerde toplam günlük kalori alımı doğal olarak azalabilir.

Sürekli ne yiyeceğini düşünmek yerine iki ana öğüne odaklanmak zaman yönetimini kolaylaştırabilir. Bu durum özellikle yoğun okul veya iş temposu olan kişiler için pratik bir düzen oluşturabilir.
Belirli saatlerde yemek yemek günün geri kalanını daha planlı geçirmeye yardımcı olabilir. Bu da bazı kişilerde stres seviyesinin azalmasına ve yeme davranışının daha kontrollü hale gelmesine katkı sunabilir.
Önemli not
Günde iki öğün beslenme büyüme çağındaki gençler yoğun fiziksel aktivite yapanlar veya belirli sağlık ihtiyaçları olan bireyler için uygun olmayabilir. Ayrıca öğün sayısı azaldığında öğünlerin besin değeri yüksek ve dengeli olması şarttır.