Yağmur Taktaş’ın sevgilisi kimdir? Yağmur Taktaş’ın sevgilisi nerede yaşıyor?

Genç yaşta hayatını kaybeden sosyal medya fenomeni Yağmur Taktaş’ın ölümü arkasında birçok cevapsız soru bıraktı. Ölümüne dair ortaya çıkan detaylar, kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, gözler bir süredir hakkında yakalama kararı çıkarılan sevgilisine çevrildi. İşte hem ilişkisine hem de ölümünün ardındaki çarpıcı detaylara dair tüm bilinmeyenler…

YAĞMUR AKTAŞ’IN SEVGİLİSİ KİMDİ? NEREDE YAŞIYOR?

Yağmur Taktaş’ın hayatını kaybetmeden önce birlikte olduğu kişinin Türk asıllı bir Amerikan vatandaşı olduğu öğrenildi. Ressamlıkla ilgilendiği belirtilen bu kişinin, ABD’nin New York şehrinde yaşadığı ve hala orada bulunduğu bilgisi öne çıkıyor. Türkiye’de başlatılan adli süreç kapsamında hakkında yakalama kararı çıkarılmış durumda. Bu karar sayesinde, şüpheli Türkiye’ye adım atması halinde doğrudan gözaltına alınabilecek.

Ayrıca yetkili makamlar, kişinin ABD’de yakalanarak Türkiye’ye iade edilmesini ya da en azından bulunduğu ülkede ifadesinin alınmasını talep etmiş durumda. Süreç, uluslararası işbirliği çerçevesinde ilerlemeye çalışıyor.

YAĞMUR TAKTAŞ NASIL ÖLDÜ?

ABD’de fenalaşarak hastaneye kaldırılan Yağmur Taktaş, ne yazık ki kurtarılamadı. Genç kadının cenazesi Türkiye’ye getirildi ve memleketi Adana’da toprağa verildi. Ancak ölümünün ardından yapılan otopsi, olayın sanıldığı kadar basit olmadığını gösterdi.

Yapılan incelemelerde, Taktaş’ın vücudunda birden fazla uyarıcı ve uyuşturucu madde kalıntısına rastlandı. Ayrıca boyun, baş ve bacak bölgesinde morluklar, kesikler ve sigara izleri tespit edildi. Tüm bu bulgular, genç kadının yalnızca zehirlenmeye değil, aynı zamanda fiziksel şiddete de maruz kaldığını düşündürüyor.

AİLESİ ADALET PEŞİNDE

Taktaş ailesi, olayın üzerinin kapatılmaması için kararlı. İddialara göre genç kadın uzun süre aç bırakılmış, zorla maddeye maruz kalmış ve psikolojik baskı görmüştü. Tüm bu iddialar, resmi adli belgeler ve aile tarafından ortaya konulan fotoğraflarla destekleniyor.

Cenazenin defnedildikten sonra tekrar mezarının açılması ve yeni otopsi yapılması da bu sürecin ciddiyetini ortaya koyuyor. Aile, Türkiye’de başlayan bu hukuk mücadelesinin, sınırları aşarak karşı tarafa da ulaşmasını istiyor.