Fenomenlerin Yeni Gelir Kapısı ‘Gizemli Cinayetler’ konusu nedir? merak konusu oldu. Sosyal medya fenomenlerinin hassas dosyaları reyting ve bağış için kullanması tepkilerin odağı oldu. Bu durum karşısında Hukukçular bilgi kirliliğine ve kontrolsüz bağışlara dikkat çekerken uzmanlar da yargının kamuoyu baskısıyla değil delillerle yol alması gerektiğini vurguluyor.
Gazeteci, hukukçu ya da emniyet uzmanı gibi konumlandıran bazı yayıncılar, resmî makamlar tarafından paylaşılmamış bilgiler üzerinden yorumlar yaparak komplo teorileri yapıyor.
Bu yayınlar, kamu vicdanı üzerinde yönlendirici etki yaparken fenomenlerin elde ettiği yüksek kazanç dikkatlerden kaçmıyor. Bu hesaplara zaman zaman 5 bin ila 10 bin euroya varan bağışlar yapıldığı biliniyor. Türkiye’de büyük ses getiren Narin cinayeti sürecinde de benzer durumlar ortaya çıkmıştı.
Türkiye gazetesinden Gamze Erdoğan’ın haberine göre, hukukçu Tülay Bekar, insanların bu yayınlarla duygusal bağ kurduğunu ifade ederek, “İzleyiciler ellerinden bir şey gelmediğini düşündüklerinde, destek olmanın yolunu bu yayınlara bağış yapmakta buluyorlar” dedi.
Bekar, özellikle yurt dışında yaşayan diaspora gruplarının bu tür yayınlara büyük miktarda bağış yaptığını ifade etti. “Komplo teorileri ve gizemli dosya sunumları, izleyiciyi özel bilginin parçası gibi hissettiriyor. Bu, influencer ekonomisine dönüşmüş durumda. Bu da yayıncılar için çok büyük gelir kapısı oluyor. Olayların bir dizi gibi sunulması da sadık bir izleyici kitlesi oluşturuyor.” şeklinde konuştu.
Bekar ayrıca, “Devam eden davalar hakkında bilgi kirliliği oluşturan yayınlar sınırlandırılmalı. Sosyal medyada finansal denetim mutlaka yapılmalı. Yurt dışından gelen büyük meblağlar MASAK tarafından izlenmeli” uyarısı yaptı.
Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) yetkilileri ise yargının kamuoyu baskısıyla değil somut delillerle ilerlemesi gerektiğine dikkat çekti. UCİM, “Kamu vicdanı önemli bir toplumsal baskı unsuru olsa da mahkemelerin görevi gerçeğe ulaşmaktır” ifadelerini kullandı.