Pandemi sonrası iş dünyası da değişimlere gitmeye başladı. Özellikle çoğu şirket yeni çalışma sistemlerine hızla uyum sağlamaya başladı. Yeni çalışma sistemi hızla yayılırken şirketlerde de kepenk kapattıracak durumlara geldi. İşte detaylar…
Yeni yaşam düzeninde artık çalışma hayatları da şekil değiştirmeye başladı. Özellikle de pandemi sonrası iş dünyasının değişmesi, uzaktan çalışma, hibrit modelleri ve en önemlisi de iş-yaşam dengesini verilen değerin artmasıyla hafta da 4 gün çalışma sistemi piyasaya girmeye hazırlanıyor.
Milyonlarca kişinin alışkın olmadığı uzaktan çalışma ve hibrit modelleri dünya çapında alışkanlık haline geldi. Özellikle de iş ve yaşam dengesini oluşturmak çalışanlar için giderek daha önemli hale gelen bu durum şimdilerde gündemden düşmüyor.
Birçok kişi sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için iş dışında kendine daha fazla zaman ayırmak istedikleri için yeni çalışma sistemini benimsemeye başladılar. Çalışanların işlerinden aldıkları tatminin, sadece maaşla olmadığını aynı zamanda iş-yaşam dengesiyle de doğrudan ilişkili olduğunu gösteren araştırmalar da artmış oldu.
Yüksek iş yükü, stres ve tükenmişlik çalışanları en çok yoran sorunlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Bu sebeple iş dünyasında daha verimli ve sağlıklı yaşam için yeni düzenlemeler arayışı hız kazanıyor. Haftada 4 gün çalışma sistemi, iş ve yaşam dengesini iyileştirmek için hayata geçirilmeye başlanıyor.
Şirketlere bile kepenk kapattıracak olan bu yeni çalışma sistemi, hareketteki verimliliği ve çalışanın memnuniyetini etkileyen bir çalışma programı olarak dikkatleri üzerine çekiyor. Çalışanlar, haftada 4 gün çalışarak %80 oranında bir süreyi iş yerinde geçiriyorlar.
Bununla birlikte maaşlarda %100 olarak ödeniyor. Bu çalışma modelinde çalışanlardan beklenen tek şey, verimliliklerinin %100 oranında olması oluyor. Dünyanın birçok farklı bölgesinde yapılan bu sistem çalışanlara daha fazla bir verimlilik sağlıyor.
Çalışanların hem psikolojik hem de fiziksel sağlıklarını iyileştirmek için bu yeni düzen gündem olacak gibi görünüyor. İş dünyasını önemli bir noktada etkileyecek olan bu çalışma sistemi, çalışanlar için oldukça avantajlı sonuçlar ortaya çıkarabilir.
Azalan stres ve tükenmişlik, çalışan kişilerin en çok yaşadığı sorunlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Aile-iş çatışmasının azalması, işe ayırdıkları zamanla birlikte ailelerine ve kişisel yaşamlarına vakit ayıramıyorlar.
Yeni sistem ile çalışanların artan mutluluklar da gün yüzüne çıkıyor. Ayrıca kişisel zamanlarını daha verimli geçirebilme fırsatları da sunabiliyor. Ancak bazı şirketler için bu çalışma modeli pek de uygun değil.
Bu çalışma sisteminin geneline bakıldığında aslında çalışan için birçok önemli noktalar yer alırken, işveren kişi için de dezavantaj olabiliyor. Özellikle de bu iş tanımına uymayan şirketler için kepenk kapatma durumuna bile getiriyor. Bazı durumlar da çalışma günü az diye iş yükünde de bir artma meydana geliyor. Bu yeni çalışma düzeninde çalışanların mutlu olması amaçlanıyor.