Anadolu’nun dört bir yanını dolaşan biriyseniz, bahar güneşi yüzünü gösterdiği anda balkonlarda cam silen kadınları mutlaka görmüşsünüzdür. Bu alışkanlık, sadece bir temizlik rutini değil aslında kuşaktan kuşağa aktarılan kültürel bir refleks olarak günümüze kadar geliyor. Peki, Anadolu kadınları neden güneşli havada cam siler? Bilim bile bu cevabı beklemiyordu! İşte detaylar…
Psikoloji ve davranış bilimciler, doğal ışığın insan zihni üzerinde olumlu etkileri olduğunu yıllardır söylüyor. Güneş ışığı serotonin seviyelerini artırıyor, bu da ruh halini iyileştiriyor ve motivasyonu yükseltiyor. Yani Anadolu kadını aslında bunu bilimsel olarak bilmese de sezgisel olarak farkında oluyor. Güneş çıktığında enerji geliyor. Ve o enerjiyi temizlikle, özellikle cam silerek ortaya çıkarıyor.
Anadolu kültüründe cam sadece dışarıyı gösteren bir araç değildir, aynı zamanda evin itibarıdır. Komşularla ilişki, mahalle kültürü, “elâlem ne der?” düşüncesi… Tüm bu sosyal baskılarla birlikte camların temiz olması, bir kadının eviyle ne kadar ilgilendiğinin göstergesi haline gelir. Camlar pırıl pırılsa, o ev “derli toplu”, o kadın “düzenli ve çalışkan”dır. Hatta bazı bölgelerde “Bir kadının aynası camıdır” denir. Bu da temizlikle özdeşleşen kadının camlarla olan bağını simgeler.
İşte bu noktada bilim devreye giriyor. Uzmanlara göre, cam temizliği için güneşli havalar aslında en ideal zaman değil. Çünkü güneş ışığı cam temizleme sıvısının hızla kurumasına neden olur ve bu da lekelenmeye yol açar. Yani camlar daha zor silinir, hatta bazı yerlerde iz bile kalır.
Ama Anadolu kadını için bu durum önemli değil. Çünkü mesele camın tamamen lekesiz olması değil, o anın ruhu. Güneşin içeri dolması, temizlik bezinin camda tıngır tıngır ses çıkarması, mis gibi deterjan kokusu… Bu anlar, kadının hem kendine hem evine değer verdiği anlardır.