Mizzi Köşkü nerede? Mizzi Köşkü ne zaman yapıldı?

İstanbul’un tarihi atmosferiyle büyüleyen Büyükada’sında yer alan Mizzi Köşkü, mimarisi ve geçmişiyle dikkat çekiyor. “Kırmızı Köşk” olarak da bilinen bu yapı, hem görselliği hem de tarihiyle adeta zamanda yolculuk vadediyor.

13 Mayıs 2025
0 Yorum
4 786

İstanbul’un tarihi dokusunu hâlâ yaşatan eşsiz noktalarından biri olan Büyükada, yalnızca doğasıyla değil, geçmişten bugüne uzanan mimari mirasıyla da dikkat çekiyor. Bu mirasın belki de en ilginç ve merak uyandıran parçalarından biri ise Mizzi Köşkü. Adanın simgelerinden biri haline gelen bu yapı, sadece görkemli mimarisiyle değil, aynı zamanda taşıdığı tarihsel katmanlarla da ziyaretçilerini büyülüyor.

MİZZİ KÖŞKÜ NEREDE?

Mizzi Köşkü, İstanbul’un Adalar ilçesinde yer alan Büyükada’da, Çankaya Caddesi üzerindeki 31 numaralı adreste bulunuyor. Adanın Nizam bölgesinde konumlanan bu görkemli yapı, çevresindeki çam ağaçları ve diğer tarihi köşklerle birlikte, ziyaretçilere zamanda yolculuk hissi veriyor. Ada halkı tarafından “Kırmızı Köşk”, “Al Palas” ya da “Kırmızı Kuleli Köşk” gibi isimlerle de anılan yapı, özellikle dış cephesini süsleyen kırmızı tuğlaları ve kule mimarisiyle öne çıkıyor.

1 935


NE ZAMAN VE KİM TARAFINDAN YAPILDI?

Mizzi Köşkü’nün inşa tarihi konusunda farklı görüşler mevcut. Genel kanıya göre, köşk 19. yüzyılın ortalarında, yani yaklaşık 1860-1870 yılları arasında Malta kökenli bir İngiliz vatandaşı olan George Mizzi tarafından yaptırıldı. Ancak bazı kaynaklarda, 1894 yılında İstanbul’da meydana gelen büyük depremin ardından, köşkün ünlü İtalyan mimar Raimondo D’Aronco tarafından yeniden tasarlanarak bugünkü haline kavuştuğu da belirtiliyor. Bu durum, köşkün hem erken hem de geç dönem Osmanlı mimarisine özgü unsurları bünyesinde barındırmasını da açıklıyor.

5 470


MİMARİ ÖZELLİKLERİYLE BÜYÜLÜYOR

Mizzi Köşkü’nün mimarisi, Büyükada’daki diğer yapılardan kolayca ayrılmasını sağlıyor. Orta Çağ şatolarını andıran kuleli yapısı, kırmızı tuğla kaplı dış cephesi, geniş terasları ve süslü pencereleriyle adeta bir romanın sayfalarından fırlamış gibi. Eklektik tarzda inşa edilen köşk, Batı mimarisiyle Osmanlı detaylarını birleştirerek dikkat çekici bir silüet oluşturuyor.

3 956


GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE MİZZİ KÖŞKÜ

Zaman içinde pek çok farklı amaçla kullanılan Mizzi Köşkü, 1930’lu ve 40’lı yıllarda “San Remo Oteli” adıyla hizmet verdi. Bu dönemde Büyükada, yaz turizminin popülerleştiği bir merkez haline gelirken, köşk de yerli ve yabancı konuklarını ağırlayan bir konaklama tesisi olarak önemli bir yer edindi. Ancak İkinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte köşk uzun bir süre kapalı kaldı.

Savaş sonrasında, özellikle 1952 yılından itibaren Mizzi Köşkü yazlık konut olarak kullanılmaya başlandı. Günümüzde hâlâ ayakta olan yapı, kimi zaman restore edilme ihtiyacıyla gündeme gelse de, mimari zarafetini ve tarihsel dokusunu korumayı başarıyor.

2 977


KÜLTÜREL BİR MİRAS

Mizzi Köşkü, sadece mimarisiyle değil, taşıdığı anılarla da Büyükada’nın kolektif hafızasında önemli bir yere sahip. Ada sakinleri ve ziyaretçiler için adeta bir dönüm noktası olan bu yapı, zamana direnen yapısıyla İstanbul’un kültürel mirasında özel bir yer tutuyor. Hakkında çokça fotoğraf çekilen, hikâyelere konu olan köşk; her yıl binlerce kişinin ilgisini çekmeye devam ediyor.