Sosyal medya annelerin dengesini bozdu! Psikolog Dilara Çalışkan Karadeve’den “Mükemmel Anne”

Günümüzde sosyal medyada sıkça karşılaşılan “mükemmel anne” profilleri; birçok anne ve anne adayında yetersizlik, suçluluk, kaygı ve tükenmişlik duygularını tetikleyerek psikolojik yükü artırabiliyor. Bu durum hem annenin ruh sağlığını hem de anne-çocuk ilişkisini olumsuz etkileyebiliyor. Uzman Psikolog Dilara Çalışkan Karadeve, annelik algısının kadın psikolojisi üzerindeki etkilerini değerlendirerek, annelerin bu baskılardan kendilerini ve çocuklarını nasıl koruyabileceklerine dair önemli açıklamalarda bulundu. Uzman Psikolog Dilara Çalışkan Karadeve, Mavi Kadın Özel Haber ve İçerik Editörü Melisa Aslı Bekerenli'ye konuştu.

26 Aralık 2025
0 Yorum
Asli 2025 12 26T090957.614

Sosyal medyada sıkça karşılaşılan “mükemmel anne” profilleri, annelerde fark edilmeden yetersizlik, suçluluk, kaygı ve tükenmişlik duygularını artırabiliyor. Uzman Psikolog Dilara Çalışkan Karadeve, idealize edilen annelik sunumlarının kadın psikolojisi üzerindeki etkilerini ve annelerin bu baskıdan kendilerini ve çocuklarını nasıl koruyabileceklerini değerlendirdi. Uzman Psikolog Dilara Çalışkan Karadeve, Mavi Kadın Özel Haber ve İçerik Editörü Melisa Aslı Bekerenli’ye konuştu.

SOSYAL MEDYADA GÖRÜLEN “MÜKEMMEL ANNE” PROFİLLERİ KADIN PSİKOLOJİSİNİ NASIL ETKİLİYOR?

Sosyal medyada gördüğümüz şey çoğu zaman, Gerçek annelik değil, seçilmiş anların vitrinidir. Sosyal medyada sıkça karşılaştığımız “mükemmel anne” profilleri, birçok kadının, annenin psikolojisini fark etmeden ama çok derinden etkileyebiliyor.

Asli 2025 12 26T091442.942


Bu etki çoğunlukla idealizasyon ve karşılaştırma üzerinden ne yazık ki ilerliyor. Oysa ki mükemmel anne yoktur çünkü mükemmel insan yoktur. Gerçekçi olmayan karşılaştırmalarla kişi kendinde yetersizlik duygusunu tetikliyor. Sosyal medya, anneliğin en düzenli, en sakin, en estetik anlarını gösteriyor. Kadınlar bu kesitleri kendi günlük gerçeklikleriyle kıyasladığında:

  • “Ben yetersizim”
  •  “Bende bir sorun var”

Asli 2025 12 26T091429.987


düşüncelerini güçlendiriyorlar. Bu durum beraberinde suçluluk ve yetersizlik duygularını arttırıyor. Her an sabırlı, üretken, mutlu görünen anne imgeleri, öfke, yorulma, tükenme gibi insani duyguların bastırılmasına yol açar. Bu da annelerin yoğun suçluluk hissi hissetmesine neden olur. Anneliğin performansa dönüşmesi sorunu: Annelik derin duygusal bir ilişki ve bağlanma sürecidir. Çok büyük emek, sabır, fedakarlık, bazen yorulmuş, bazen yeterince iyi anne olmak gibi derin süreçleri içerir. Ancak sosyal medya zaman içerisinde anneliği bir başarı alanına dönüştürdü. Her şeyin en doğrusunu, en iyisini yapmak zorunluluğu ve esneme şansının olmayışı annelerin ben kötü bir anne miyim düşüncesinin artmasına neden oldu. Sürekli yetersiz bir anne gibi hissetmek, annelerde kaygı ve tükenmişlik duygularının artmasına neden olur. Unutulmaması gereken, iyi bir anne olmak, her şeyi doğru yapmak değil, çocuğun duygusal ihtiyaçlarına yeterince cevap verebilmektir.

Asli 2025 12 26T091422.751


SOSYAL MEDYA BASKISININ ANNELERDE YOL AÇTIĞI EN YAYGIN PSİKOLOJİK SORUNLAR NELER?

Sosyal medyada sıkça karşılaşılan “mükemmel anne–mükemmel çocuk” profilleri, anneler üzerinde fark edilmeden ciddi bir baskı yaratabilmektedir. Bu baskıdan korunmak, sosyal medyadan tamamen uzaklaşmakla değil; içeriklerle bilinçli ve seçici bir ilişki kurmakla mümkün olabilir.

Asli 2025 12 26T091156.436


ANNELER BU BASKIDAN KENDİLERİNİ VE ÇOCUKLARINI NASIL KORUYABİLİR?

Sosyal medyada gördüklerimiz çoğu zaman hayatın gerçeklerini yansıtmaz. Paylaşılanlar genellikle seçilmiş, düzenlenmiş ve idealize edilmiş anlardır. Bu nedenle bu içerikleri kendi günlük gerçekliğimizle kıyaslamak, annelerde yetersizlik ve suçluluk duygularını artırabilir.

Asli 2025 12 26T091051.978

Bu noktada “mükemmel anne” beklentisi yerine, “yeterince iyi anne” kavramını benimsemek koruyucu bir çerçeve sunar. Çocukların temel ihtiyacı kusursuzluk değil; duygusal olarak erişilebilir, tutarlı ebeveyndir.