Yeni yılın dekorasyon sahnesinde retro örgü trendleri, evlere iddialı bir dönüş yapıyor. Özellikle vintage desenli battaniyeler, patchwork dokular ve el işçiliğinin değerini öne çıkaran aksesuarlar, yılın en belirgin stil imzaları arasında yer alacak.
Yeni yılda toprak tonları, koyu yeşiller, bordolar ve sıcak kahveler öne çıkıyor. Bu renkler, eski zamanlara ait dokuma tekniklerini barındıran battaniyelerle birleşince mekânda sakin ama etkileyici bir atmosfer oluşturuyor.

2026’nın dekor anlayışı, tek bir döneme ait kalıplara bağlı değil. 70’lerin renkli patchwork ruhu, 30’ların zarif cam objeleri ve Orta Asya’ya özgü işlemeli motifler aynı alanda uyumlu bir karışım meydana getiriyor.

Vintage motifli bir battaniyeyi modern bir koltuğun üzerine atarak, hem geçmişin izlerini hem de günümüzün sade çizgilerini bir arada kullanmak mümkün.
2026’da el yapımı ürünlere verilen değer artıyor. Kantha dikişli battaniyeler, ralli patchwork örtüler, işlemeli throw’lar yalnızca dekoratif birer parça değil; aynı zamanda sürdürülebilir ve anlamlı bir tercih olarak öne çıkıyor. Her bir el dikişi, ürüne benzersiz bir karakter kazandırıyor.

Nostaljik atmosfer yalnızca battaniyelerle sınırlı değil. Retro grafiklere sahip fleece örtüler, edebiyat temalı şallar, elde boyanmış seramik objeler ve vintage cam aksesuarlar 2026’nın sıcak ve romantik dekor anlayışını tamamlıyor.
Son yıllarda retro örgü, geçmişin estetik dokunuşlarını modern bir yaklaşımla harmanlayarak büyük bir geri dönüş yaptı. 2026’ya doğru retro örgü, farklı stiller ve tekniklerle yeniden hayat bulurken, eski zamanların nostaljik havasını günümüze uyarlıyor. İşte retro örgüyle ilgili ilginç detaylar:

70’lerde örgü, doğallığın ve rahatlığın simgesiydi. Yün, ipek ve pamuk gibi doğal malzemelerle yapılan örgüler, dönemin bohem tarzını yansıtıyordu. Çiçek desenleri, etnik motifler ve renkli çizgilerle bezeli örgüler, o dönemin ikonik aksesuarları arasındaydı.
Retro örgüde sadece düz örgüler değil, işlemeli detaylar da ön planda. 70’lerde örgü giysiler ve aksesuarlar sıklıkla el işlemeleriyle süslenmişti. Bugün ise bu stil, daha detaylı ve modern işlemelerle yeniden hayat buluyor.
Retro örgüde renkler, genellikle doğal ve toprak tonlarında şekilleniyor. Hardal sarısı, krem, bordo ve koyu kahverengi gibi sıcak renkler, 70’lerin doğayla iç içe olan atmosferini yansıtıyordu. Günümüzde bu renkler, modern dokunuşlarla birleştirilerek sıcak, nostaljik ve rahatlatıcı bir hava oluşturuyor.

70’lerin özgür ruhunu yansıtan bir diğer örgü trendi ise patchwork, yani yama örgüydü. Eski giysilerden ve kumaşlardan yapılan patchwork örgüler, dönemin eklektik havasının bir simgesiydi. Bugün, vintage dükkanlarında ve modern koleksiyonlarda patchwork örgü parçalarına sıkça rastlanıyor. Özellikle battaniyeler, yastıklar ve poncho gibi aksesuarlarda bu teknik kullanılarak nostaljik bir hava katıyor.
Makrome örgü, 70’lerin ev dekorasyonunda vazgeçilmez bir teknikti. Halat ipliklerden yapılan duvar süsleri, çantalar ve sarkıtlar, dönemin sembolik parçalarındandı. 2026’ya yaklaşırken, makrome örgü yeniden popülerlik kazanıyor ve özellikle ev dekorasyonunda sıkça kullanılmaya başlıyor. Makrome askılı sandalyeler, duvar halıları ve dekoratif perdeler, günümüzün modern evlerinde retro bir dokunuş yapıyor. Bu stil, geçmişin sıcak ve samimi havasını evlerimize taşırken, modern yaşam alanlarına da nostaljik bir estetik katıyor.