Fransız teknoloji milyarderi Xavier Niel, Avrupa'nın yapay zekâ yarışında geri kalması durumunda “birkaç nesil boyunca terk edilmiş bir kıta” haline gelebileceği uyarısında bulundu.
Teknoloji dünyasında ne olup bitiyorsa, Xavier Niel’in kulağına çoktan gitmiştir. Fransız milyarder, hem dev bir telekom imparatorluğunun sahibi hem de TikTok’un çatı şirketi ByteDance’in yönetim kurulunda yer alıyor. Bununla da kalmıyor, Avrupa’nın parlayan girişimlerinden Mistral AI gibi şirketlere yatırım yaparak kıtanın teknoloji sahnesindeki en güçlü isimlerinden biri olarak öne çıkıyor.
Ancak Niel’in son dönemdeki çıkışı, sadece yatırımcı gözüyle değil, aynı zamanda derin bir endişeyle geliyor: Avrupa, ABD ve Çin’in gerisinde kalmaya devam ederse, sadece teknolojide değil, küresel düzlemde de silikleşebilir.
Financial Times’a verdiği röportajda Niel, Avrupa’nın hâlâ büyük bir fırsata sahip olduğunu söylüyor. Yapay zekâda kıtanın “yaratıcılığını ve vizyonunu” gösterme zamanı olduğunu vurgulayan Niel, aksi halde sonuçların çok ağır olabileceğini ifade ediyor:
“Avrupa bu işi doğru yapmazsa, birkaç nesil boyunca terk edilmiş, çok küçük bir kıta haline gelir.” Kıtayı farklı kılan ne peki? Niel’e göre, Avrupa’da yetişen mühendislik ve matematik odaklı yetenekler ile “mahremiyet” ve “şeffaflık” gibi değerlere verilen önem, bölgeye önemli bir avantaj sağlayabilir. Ama bu potansiyel ancak hızlı davranılırsa işe yarayacak.
Niel’in Avrupa’ya duyduğu inanç, onu sadece yatırımcı değil, aynı zamanda ekosistemi dönüştüren bir aktör haline getirdi. Paris’te kurduğu Station F, dünyanın en büyük girişimcilik kampüsü. Ayrıca eski Google CEO’su Eric Schmidt ve CMA CGM CEO’su Rodolphe Saadé ile birlikte 300 milyon dolarlık bir yapay zekâ araştırma vakfına yatırım yaptı. Ancak Wired’a verdiği röportajda da yinelemeyi ihmal etmiyor:
“Yapay zekâda bu dalgayı kaçırırsak, Avrupa dünyanın en güzel müzelerine sahip kıtası olur, hepsi bu.”
Niel, bu dönemi internetin ilk yıllarındaki arama motoru devrimine benzetiyor. Bugün Google ve Microsoft’un hâkimiyetinde olan bu alanda yeni bir oyuncunun çıkması neredeyse imkânsız.
“Yeni bir arama motoru kurmak isteseniz, artık kazanamazsınız. Çünkü o tren 25 yıl önce kalktı.”
Niel ve pek çok uzman, Avrupa'nın düzenlemelere verdiği önemin bir yandan değerli olduğunu, ancak rekabetçiliği sekteye uğratabileceğini düşünüyor. AB’nin hazırladığı ve dünyada bir ilk olan yapay zekâ yasası, bazılarına göre çığır açıcı, bazılarına göre ise fazlasıyla kısıtlayıcı.
SAP CEO’su Christian Klein ve Spotify kurucusu Daniel Ek gibi isimler de Avrupa’daki “aşırı regülasyonun” girişimciliği boğduğuna dikkat çekiyor. Meta CEO’su Mark Zuckerberg de bu konuda uyarılarda bulunan isimler arasında.
Eski Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi, Avrupa’nın rekabet gücünü masaya yatırdığı raporunda, yapay zekânın fırsatlara kapı aralayabileceğini ama bunun doğru adımlarla mümkün olacağını belirtiyor.