Türkiye'nin İsrail'e yönelik ihracat kısıtlaması Tel Aviv yönetimini çıldırttı. İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, Türkiye'ye tepki göstererek, ABD'yi de harekete geçmeye çağırdı.
Türkiye Ticaret Bakanlığı, İsrail ile ihracata kısıtlama getirdi. Bakanlık, 54 üründe kısıtlamanın uygulanacağını duyururken bu karar Tel Aviv yönetimini harekete geçirdi. İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, Türkiye'ye yönelik yaptırım tehdidinde bulunurken ABD'ye de çağrıda bulundu.
Sosyal medya hesabı X'te açıklama yapan İsrailli bakan, şunları yazdı:
"Erdoğan; Gazze'de kadınlara, kız çocuklarına, yetişkinlere tecavüz eden, öldüren ve bedenlerine saygısızlık eden ve çocukları diri diri yakan Hamas katillerine verdiği destek uğruna bir kez daha Türkiye halkının ekonomik çıkarlarını feda ediyor.''
''İsrail şiddete ve gasplara boyun eğmeyecek, ticaret anlaşmalarının tek taraflı ihlaline göz yummayacak ve Türkiye'ye karşı Türk ekonomisine zarar verecek paralel tedbirler alacaktır.''
''İsrail'in Türkiye'nin ihracatını engelleyeceği ek bir ürün listesinin hazırlanmasını emrettim ve ayrıca ABD'deki kuruluşlara Türkiye'ye yatırımları durdurmalarını ve Türkiye'den ürün ithalatını önlemelerini ve ABD Kongresi'ndeki arkadaşlarımıza boykot yasalarının ihlallerini incelemelerini ve buna göre Türkiye'ye yaptırım uygulamalarını emrettim."
https://twitter.com/Israel_katz/status/1777618127762698395
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dün yaptığı açıklamada İsrail'e yönelik yeni tedbir kararları aldıklarını duyurmuştu. Bugün ise Ticaret Bakanlığı, 9 Nisan itibarıyla İsrail'e ihracatın kısıtlanacağını açıkladı.
Ticaret Bakanlığı'nın İsrail'e yönelik kısıtlama kararı inşaat demirinden yassı çeliğe, mermerden seramiğe kadar 54 ürün grubunu kapsıyor.
Ticaret Bakanlığı'ndan yapılan açıklama şöyle:
İsrail'in, 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana, 6 ayı aşkın süredir Gazze Şeridi'nde yürüttüğü ve ayrım gözetmeden masum Filistin halkına ve sivil yerleşim yerlerine yönelik topyekün katliamda hayatını kaybeden Filistinli kardeşlerimizin sayısı 33 binin, yaralı sayısı yüzbinlerin üzerindedir. Bunların büyük çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşmaktadır. Gazze Şeridi yerle bir olmuş, büyük bir yıkıma uğramıştır.
Gazze Şeridi'nde hayata tutunmaya çalışan Filistin halkı, çağımızda benzeri görülmemiş biçimde açlıkla ve her türlü yoklukla mücadele etmekte, en temel gıda maddelerine, tıbbi yardım ve malzemeye ulaşmaları İsrail tarafından engellenmektedir. Açlıktan ölümler artmakta, salgın hastalıklar yayılmaktadır.
https://twitter.com/ticaret/status/1777577177489305889
Türkiye 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana çatışmaların durdurulması, insani kayıp ve fiziki yıkımın engellenmesi, önce kalıcı ateşkes ve diplomatik çözüm arayışlarının hakim olması ve Gazze'nin yeniden imarı için, gerek taraflar nezdinde, gerekse uluslararası arenada ve İslam dünyası bünyesinde siyasi ve diplomatik çalışmaları en üst düzeyde yapmıştır.
Türkiye, İsrail'in saldırıları başladıktan sonra Gazze'ye ve Gazze halkının yardımına koşarak, başta gıda, sağlık, tıbbi yardım ve binlerce hasta tahliyesi olmak üzere, gemilerle ve uçaklarla on binlerce ton yardımları ulaştırmış ve bu alanda dünyada en önde gelen iki ülkeden biri konumunda olmuştur.
Bununla beraber, İsrail, uluslararası hukuku alenen çiğnemeye devam etmekte, uluslararası camianın sayısız siyasi ve hukuki ateşkes ve kesintisiz insani yardım sağlama çağrılarını yok saymaktadır.
İsrail bugüne kadar uluslararası hukukun ve düzenin temel yapıtaşları olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, BM Genel Kurulu, BM İnsan Hakları Konseyi ve Uluslararası Adalet Divanı’nın bu yönde almış oldukları hiçbir kararı maalesef uygulamamıştır.
Bu kapsamda,
• Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2728, 2720 ve 2712 sayılı kararları,
• Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun ES-10/21 ve ES-10/22 sayılı kararları,
• Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’nin A/HRC55/L.30 sayılı kararı,
• Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı’nın İsrail aleyhinde soykırım sözleşmesini ihlal iddiasıyla açılan dava kapsamında aldığı 26 Ocak ve 28 Mart 2024 tarihli ihtiyati tedbir kararları,
İsrail’e çok açık biçimde ateşkese varması, ve BM ile tam işbirliği içinde, Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere ihtiyaç duydukları tıbbi malzeme ve sağlık hizmetleri dahil olmak üzere tüm temel insani yardımların kesintisiz şekilde sağlanmasına izin vermesi yükümlülüğü getirmiştir.
Özellikle BM Güvenlik Konseyi ve Uluslararası Adalet Divanı’nın söz konusu kararları hukuken bağlayıcıdır. Türkiye, tüm bu kararların uygulanmasının takipçisi olacağını defaatle açıklamıştır. Bu doğrultuda, Türkiye, 9 Nisan 2024 tarihinden itibaren, ilk aşamada Ek’te belirtilen ürün grupları altında yer alan ürünlerin İsrail’e ihracatını kısıtlama kararı almış bulunmaktadır. Bu kararın gerekleri Ticaret Bakanlığı tarafından derhal yürütülecektir.
Bu karar, İsrail, uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülükleri çerçevesinde, Gazze’de derhal ateşkes ilan edene ve Gazze Şeridi’ne yeterli miktarda ve kesintisiz insani yardım akışına izin verinceye kadar yürürlükte kalacaktır. Esasen, çok önceden bu yana, İsrail’e askeri amaçla kullanılabilecek herhangi bir ürün veya hizmetin satışına ülkemizce izin verilmemiştir ve verilmemektedir.
Gazze Şeridi’nde gelinen vahim aşama çerçevesinde, uluslararası camianın tüm üyelerine çağrımız, İsrail’in uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerine uymasını teminen, üzerine düşenleri yerine getirmeleridir.
Türkiye Cumhuriyeti devleti ve halkı olarak, bugüne kadar olduğu gibi Filistin’in ve halkının yanında yer almaya ve desteklemeye devam edeceğiz. Kamuoyuna saygı ile duyurulur."