Danimarka'da Meclis'e sunulan yeni yasa tasarısı, bireylerinin yüzlerinin dijital kopyalarının izinsiz kullanımına karşı yasal haklar tanıyor. Söz konusu haklar arasında telif hakkı ödenmesi de var!
Danimarka, yapay zeka destekli sahte içeriklere karşı güçlü bir yasal adım atmaya hazırlanıyor. Hükümetin hazırladığı yeni yasa tasarısıyla, bireylerin yüzü, bedeni ve sesi üzerinde telif hakkı tanınarak dijital taklitlerin izinsiz kullanımının önüne geçilmesi hedefleniyor.
Kültür Bakanı Jakob Engel-Schmidt’in kamuoyuyla paylaştığı tasarı, bireylerin kendi fiziksel ve ses özellikleri üzerindeki haklarını koruma altına alıyor. Böylece deepfake teknolojisiyle oluşturulan içerikler, kişinin izni olmadan kullanılamayacak. Engel-Schmidt, “İnsanlar dijital olarak taklit edilip manipüle ediliyor. Bu, temel insan haklarına aykırı,” diyerek tasarının ahlaki ve hukuki temellerini savundu.
Yasa yürürlüğe girdiğinde, izinsiz oluşturulan dijital taklit içeriklerin çevrim içi ortamlardan kaldırılması talep edilebilecek. Özellikle sanatçılar için önemli bir güvence sağlayan düzenleme, dijital performansların da korunmasını öngörüyor. İçeriği izinsiz kullanan kişi ya da platformlara karşı tazminat hakkı da yasayla birlikte devreye girecek.
Danimarka hükümeti, ifade özgürlüğünü korumak adına yasa kapsamına parodi ve hiciv içeriklerini dahil etmeyecek. Ancak sosyal medya ve dijital platformların yasa hükümlerine uymaması durumunda ciddi para cezaları uygulanabilecek.
Danimarka, Ocak 2026’da başlayacak Avrupa Birliği dönem başkanlığı sırasında bu yasa tasarısını diğer üye ülkelere de örnek olarak sunmayı planlıyor. Engel-Schmidt, “Eğer platformlar kurallara uymazsa, bu konu Avrupa Komisyonu düzeyine çıkarılabilir,” diyerek düzenlemenin uluslararası boyut kazanabileceğini belirtti.
Danimarka'nın bu öncü adımı, dijital dünyada birey haklarını savunmak adına Avrupa’da yeni bir dönemin kapılarını aralıyor.