Küresel ısınma dünya ekonomisini vurdu. Hasat ve çalışma süresi azalırken maliyetler ise arttı. Buğday, mısır ve pirinç son 1 yılda 2 katına çıktı. Isı probleminin küresel ekonomiye maliyeti 2030’a kadar 2,4 trilyon dolar maliyet çıkarabileceği ön görülüyor.
Koronavirüs pandemisi, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş derken şimdi de küresel ısınma temel gıda maddelerine olan erişimine olan ulaşımı zorlaştırıyor. Avrupa’da ise rekor sıcaklıklar birçok insanın hayatını kaybetmesine sebep olurken, aynı zamanda gıda üretimini tehlikeye atıyor, çalışan saatleri düşürüyor ve ikisi birleştiğinde önemli oranda enflasyon artışına sebep oluyor.
#haber#
Sadece üç ürün; buğday, mısır ve pirinç dünyanın gıda arzının neredeyse yarısını oluşturuyor. Hepsi kuraklık ve sıcaklık gibi aşırı hava koşullarına karşı savunmasız. Geçen yıl Avrupa Merkez Bankasındaki araştırmacılar tarafından hazırlanan bir rapora göre, olağandışı sıcaklıklar enflasyonu tetikleyebilir. 48 ülkedeki mevsimsel sıcaklık artışının açık farkla en uzun süreli etkiye sahip olumsuzluk olduğu ifade edildi.
Çok sıcak havanın ekonomilere etkisi de incelendi. Avrupa Çevre Ajansı (AÇA), 1980 ve 2000 yılları arasında 32 Avrupa ülkesindeki sıcak hava dalgalarının 71 milyar dolara mal olduğunu tahmin ediyor. Son 20 yıl hesaba katıldığında fatura daha da büyüyor. Uluslararası Çalışma Örgütüne (ILO) göre 2030 yılına kadar sıcak hava, çalışılan saat miktarını yüzde 2’den fazla azalacak ve bu 80 milyon tam zamanlı işe eş değer olmak üzere 2,4 trilyon dolarlık maliyete karşılık geliyor. Yani, 1995 maliyetinin 10 katı.