Murat Ülker Kola Turka batış süreci açıklaması gündeme oturdu. Türkiye’nin önde gelen zenginleri arasında yer alan Murat Ülker’in yıllar önce batan Cola Turka’nın batış hikayesini anlatması dikkati çekti. Yapılan açıklamanın bir anda gündeme oturması tüm dikkatleri yeniden Cola Turka’ya çevrildi. 2003 yılında lansmanı yapılan ve Coca Cola’nın ardından Türkiye’de en çok satan kola olan Cola Turka’nın başarısızlık hikayesi merak edildi. Peki Cola Turka nasıl battı?
Murat Ülker, Cola Turka'nın batış sürecine dair yaptığı açıklamayla ekonomi dünyasında bomba etkisi meydana getirdi. Türkiye'nin önde gelen zenginlerinden biri olan Ülker, Yıldız Holding Yönetim Kurulu Üyesi olarak, bir zamanlar Coca Cola'dan sonra en çok satan kola markası olan Cola Turka'nın iflas hikayesini paylaştı. Bu açıklamalar, ülke genelinde büyük bir ilgiyle karşılandı ve Cola Turka'nın nasıl batışa sürüklendiğini araştıranlar için önemli ipuçları sundu.
Yıldız Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Ülker konuk olduğu İstanbul Gençlik Platformu Youtube kanalında milyonlarca vatandaşın merak ettiği Kola Turka’nın batış sürecine ilişkin detayları şu ifadelerle anlattı:
“Sanayi Bakanı, babamın arkadaşı olur ismi lazım değil, beni Ankara'ya başbakanlığa çağırdı. Bana, 'Murat cebimde bir mektup var, seni ABD Büyükelçisi şikâyet ediyor bu nedenle sana küçük bir ceza vereceğiz' dedi. Çok utandım tabii. Türkiye Cumhuriyeti, Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanlığı, sen de bakansın ne demek ABD Büyükelçisi seni şikâyet ediyor dedim. Böyle bir şey olabilir mi memlekette kanunlar var dedim ama kimse dinlemedi.
Sonra 35 trilyonluk ceza yedik. Artık bizi ne kadar büyük görüyorlarsa 35 trilyonluk ceza verdiler. Devletin karışacağı işe niye giriyorsun denebilir ama devletin kola işine karışacağı kimin aklına gelir? Böyle kurmuşsun, şöyle imalat yapıyorsun diye devletin karışacağı. Bende de biraz delilik var herhalde, gittim devleti mahkemeye verdim. Devlet, Türkiye Cumhuriyeti. Mahkeme 7 yılın sonunda yanlış diyerek cezayı iptal etti. Cezayı ödemedik.”
Murat Ülker cezanın nedenine ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“Şeker kanunun bakanlık tarafından değişik yorumlanmasıydı. Mahkeme de böyle bir yorumun doğru olmayacağına karar verdi. Ben beraat ettim cezayı da ödemedim.”