Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
Ticaret Bakanlığı, restoran ve lokantalarda otomatik olarak alınan servis ücretlerinin kaldırılacağını açıkladı. Tüketiciler, özellikle hesapların sonunda eklenen yüzde 10'luk servis bedelinin şeffaf olmadığını ve maliyetleri artırdığını belirtiyordu. Ancak bu yeni kuralla yüz binlerce garson ve komi binlerce lira gelir kaybedecek.
Bakanlığın aldığı karar, bu uygulamayı tamamen ortadan kaldıracak. Böylece vatandaşlar yalnızca sipariş ettikleri ürünlerin ücretini ödeyecek.
Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre yeni karardan vatandaş memnun ancak çalışanlar açısından tablo çok daha karmaşık. Pandemi sonrası işletmeler maliyet yükünü hafifletmek için servis ücretlerini gelir dengeleyici bir araç olarak kullanırken, bu durum garson ve komilerin gelir yapısını değiştirdi. Çalışanlar zaman içerisinde servis ücreti uygulamasına adeta bağımlı hâle geldi.
Mevcut uygulamada aylık geliri yaklaşık 50 bin lira düzeyinde olan bir çalışanın 8 ile 10 bin lira arasındaki bölümü, doğrudan servis ücretlerinden geliyor. Kararın uygulanmasıyla birlikte servis ücreti kaleminin tamamen ortadan kalkması, bu ek gelirin de kaybolmasına yol açacak. Garsonlar, bu sebeple kararın kendilerini olumsuz etkilememesi için adım atılmasını istiyor.
Uzun süredir bu gelire göre bir düzen kurduklarını ifade eden garsonlar, “Madem servis ücreti kaldırılıyor, o zaman maaşlarımız da düşmesin” çağrısında bulunuyor. Bu talep, sektörün genelinde geniş destek görüyor. Çünkü Türkiye’de en fazla çalışanı barındıran alanlardan biri hizmet sektörü. Garsonluk, bu sektörün en yoğun istihdam alanlarından biri olarak öne çıkıyor.
İşletme sahipleri açısından da durumun başka bir boyutu bulunuyor. Bazı işletmeler, servis ücreti uygulamasını yalnızca çalışanlara paylaştırmıyor. Bu ücretlerin bir bölümü, temizlik ve hijyen malzemelerinin temini, personel kıyafetleri, eğitim giderleri ve servis malzemelerinin yenilenmesi gibi alanlara aktarılıyor. Bu sebeple servis ücretinin kaldırılması, işletmelerin yeni bir düzenleme yapmasını mecburi hâle getiriyor.
Karar, özellikle kafe işletmecilerinden farklı tepkiler aldı. İstanbul Beylikdüzü’nde bir kahve zincirinin işletmeciliğini yapan Serkan Kuloğlu konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Yasak elbette tüketici lehine bir adım. Ancak bizim gibi küçük işletmeler için asıl problem, çoğu zaman ‘masa işgali’ yaşanması. Müşterilerimizin çoğu saygılı davransa da, tek bir çay veya kahve siparişiyle saatlerce masa kapatan, hatta dışarıdan getirdikleri yiyecek içecekleri tüketen kişiler oluyor. Bu durumda döngü yavaşlıyor, yeni gelen müşterilerimize yer bulamıyoruz ve iş kaybı yaşıyoruz. Servis ücreti, bir nevi böyle potansiyel kayıplara karşı bir emniyet supabı olarak görülüyordu. Şimdi bu kaldırıldığına göre, bizim gibi işletmelerin nasıl bir çözüm bulacağı belirsiz” dedi.
Uzmanlar, servis ücretinin kaldırılmasının doğru bir adım olduğunu, ancak bu adımla birlikte çalışanlar üzerindeki yükün azaltılması gerektiğini vurguluyor. Maaşların yeniden düzenlenmesi, çalışanların gelir kaybının önlenmesi ve işletmelerin maliyetlerini şeffaf bir şekilde yönetmesi gerektiği dile getiriliyor. Böylece hem çalışan hem de tüketici memnuniyetinin aynı anda sağlanabileceği belirtiliyor.
Çalışanlara göre de en ideal çözüm, servis ücretinin ortadan kalkması ve bunun karşılığında maaşların yeniden düzenlenmesi. Bu yaklaşımın hem çalışanları hem de müşterileri memnun edeceği düşünülüyor. Uygulamanın nasıl hayata geçirileceği, işletmelerin nasıl uyum sağlayacağı ve çalışanların gelir dengesinin nasıl korunacağı önümüzdeki süreçte belirginleşecek. Sektör temsilcileri, adil ve dengeli bir model oluşturulmasının önemine dikkat çekiyor.