Yeni asgari ücret belirlendi. TÜRK-IS daha önce 29 bin 583 lira asgari ücret talebinde bulunmus ve bu talebin altindaki teklifler için masaya oturmayacaklarini açiklamisti. Beklenen oldu ve TÜRK-IS masaya oturmadi. Karari Bakan Isikhan duyurdu. Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakani Vedat Isikhan tarafindan 2025 yilinda uygulanacak asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açiklandi. Asgari ücret, 1 Ocak 2025'ten itibaren geçerli olmak üzere, 1000 lirasi asgari ücret destegi olmak üzere net 22 bin 104 lira olarak uygulanacak. Isçinin gida, konut (kira, dogalgaz, elektrik, su), giyim, saglik, ulasim ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarini günün fiyatlari üzerinden etkleyecek yeni asgari ücret için ekonomi yazari Faruk Erdem dikkat çeken bir açiklama yaparak isverenlere seslendi.
Faruk Erdem'in açiklamalari söyle;
"Beklenen zam oranlari daha yüksekti. Isçi sendikalarinin açikladigi rakamlar da daha yüksekti. Ama son açiklanan rakam yüzde 30'la 22 bin 104 lira oldu. Daha yüksek rakamlar çok konusulmustu neredeyse iste 2 aydir konusuluyor.
Daha dogrusu söyle bir matematik islemisti bundan önceki yillarda;
Son 10 yila bakiyorsunuz, son 5 yila bakiyorsunuz hep o yilin gerçeklesen enflasyonun biraz üstünde artislar yapilmis ki son artista 2023 yilinda yüzde 49 olmustu. Dolayisiyla bu yil için de yil sonunda yüzde 44-45 araliginda bir enflasyon bekleniyor. O yüzden de bu yil da benzer bir matematik islerse yine yüzde 40'lar civarinda bir artis beklentisi olusmustu. O da 23 bin 500 veya 24.000 arasinda bir rakama tekabül ediyordu.
Ancak bu sene ilk kez asgari ücret tartismalari yapilirken is dünyasindan da gelen bazi açiklamalar oldu ki sadece gerçeklesecek enflasyon degil, önümüzdeki yil beklenen enflasyon da dikkate alinsin ve her iki rakamin bir orta yolu bulunsun seklinde bir teklif geldi. Biz bunun üzerine de bazi hesaplamalar yapiyorduk.
Yüzde 44 civarinda bir enflasyon bekleniyor hedeflenen 21, ortasi da yüzde 30, 35'ler civarinda bir artisa tekabül ediyordu ki bu matematik islemis oldu. Dolayisiyla beklentilerin altinda bir rakam ortaya çikmis oldu.
Bastan beri söylüyorum; asgari ücret bir geçim ücreti degil. Geçim ücreti olarak bakarsaniz TÜRK-IS'in isin açikladigi 29 bin 583 lira da yetmez. 39.000 de yetmez. Komisyon bir rakam açikliyor ve diyor ki bu rakamdan daha az yasal olarak maas veremezsin. Bunun üzerinde maas vermen lazim. Dolayisiyla asgari ücrete böyle bakmak lazim yoksa bir geçim ücreti olarak bakarsaniz hiçbir rakami kabul etmezsiniz zaten.
Asgari ücret brüt rakami 26.000 lirayi buluyor. Isverene maliyeti de 30.500 lirayi buluyor. Dolayisiyla burada bizim ve hükümetin birinci önceligi, bu paralarin alim gücünü artirmak olmali. Basimizda olan bu enflasyon belasini yenmemiz lazim ki son döneme baktiginiz zaman da enflasyonda bir düsüs trendi basladi. Önümüzdeki yil yüzde 20, ondan sonraki yil da tek haneleri görme ihtimalimiz var. O zaman bir anlami olacak verilen paranin ya da verilen bir zammin.
Burada iki tarafli düsünmek lazim. Bir yanda isçi, bir yanda isveren tarafi var. Hep büyük sirketleri düsünmeyin. Kösedeki bir lokantayi da düsünün. Isçilerin maliyeti simdi 90 - 100 bin liraya çikti. Küçük isletmelerde istihdami da koruyabilmek için, o isletmelerin yasamasi için de bir denge bulunmaya çalisiliyor. Komisyonun belirledigi bu asgari ücret denen meselenin bir fotografini çekmeye çalisiyorum aslinda, yoksa dedigim gibi rakami savunmak mümkün degil.
Simdi isverenlerimiz de elini tasin altina koyarak bu ücreti vermek yerine bu ücretin üstünde ücret belirlemesi lazim. TÜIK'e göre çogunluk aslinda asgari ücretle, asgari ücretin iki kati arasinda bir maas aliyor. Dolayisiyla asgari ücret bir genel ücret olmaktan çikmali.
Herkesin merak ettigi bir konu var; Yüzde 30 asgari ücret zamminin etkisi enflasyona direkt yüzde 30 mu yansiyacak? Yoksa asgari ücretin enflasyona etkisi farkli bir sekilde mi formülize ediliyor?
Matematigi su; asgari ücretin yüzde 10 arttirdiginiz zaman ya da ücretleri yüzde 10 arttirdiginiz zaman bunun enflasyona etkisi yüzde 1 civarinda oluyor. Ama su anda asgari ücrete 5.000 lira bir zam yapilmis durumda. Simdi 5.000 lirayi alan adam çilginlar gibi alisverise mi gidecek, ev mi alacak, araba mi alacak, arsa mi alacak, ne yapacak da enflasyonu yükseltecek. Dolayisiyla ben bunun bu sekliyle degerlendirilmesini dogru bulmuyorum.
Netice itibar baktiginiz zaman emek yogun sektörlere baksaniz bile ücretlerin maliyetler içindeki orani yüzde 30. Yani üçte birini bile olusturmuyor. Diger maliyet kalemlerinin çogu da artmadigi gibi, kur degismiyor, enerji degismiyor vs.
Ama ne yapiyor bizim isverenimizin bir kismi? Yüzde 30 zam mi oldu isçi maliyetlerine. Bütün ürün ve hizmetlerine de yüzde 30 zam yapiyor. Halbuki üçte birini yapmasi lazim. Etkisi üçte bir. Bu firsatçilik oluyor.
Ocak ayinda emekliye, memura da artis yapilacak. Insanlar subat ayinda alacaklar bu parayi. Ticaret Bakanligi cezalari da çok ciddi sekilde arttirdi. Insallah denetimler de daha da sikilasir.