Çok sayıda bebeğin ölümüne ve sakat kalmasına yol açan Yenidoğan Çetesi yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturmada Cumhuriyet savcısı Yavuz Engin'in ölümle tehdit edilmesi davasında iddianame hazırlandı. Soruşturmada 13 sanık hakkında dava açıldı.
İstanbul'da yürütülen "Yenidoğan Çetesi" davasında Cumhuriyet savcısı Yavuz Engin'in makamında tehdit edilmesiyle ilgili açılan soruşturmada iddianamede 13 kişi hakkında dava açıldı.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhuriyet savcısı Yavuz Engin'in tehdit edilmesine ilişkin Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan fezleke doğrultusunda iddianame hazırladı. Hazırlanan 66 sayfalık iddianamede 13 kişi "sanık" sıfatıyla yer aldı.
Cumhuriyet Savcısı Engin tarafından yürütülen bir soruşturma dosyasında tutuklu bulunan sanık Tuğçe Toptemel'in tahliye edilmesi için sanık Aylin Aslantatar tarafından Engin'e, ailesine, annesi ve babasına yönelik ölümle tehdit içerikler tespit edildi.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede örgüt kurucusu Mustafa Kemal Zengin, Aylin Arslantatar ve Gökhan Güler’in 48 yıldan 100 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep edildi.
SUİKAST DÜZENLENMEK İSTENDİ
Yapılan soruşturmada örgütün savcı Engin'e yönelik suikast girişimi hazırlıkları içerisinde de olduğu bununla ilgili irtibatlar kurulduğu belirtildi.
İddianamede, kamu görevlilerinden ve özel şirketlerde çalışan üyelerinden teknik bilgi ile destek alabilen, tabanca ve diğer ateşli silahları bulundurabilen örgütün "silahlı hafiyelik örgütü" olduğunun değerlendirildiği ifade edildi.
Örgüt elebaşı Mustafa Kemal Zengin'in örgüt yöneticisi Aylin Arslantatar ile 1308, Yavuz Çelik ile 12, Baki Çelik ile 3, Tarık Arslantatar ile 40 normal görüşme ve sayısız mesaj kaydının tespit edildiği belirtilen iddianamede, sanık Zengin'in dijital materyallerinin incelendiği ve örgüt üyesi sanık Yavuz Çelik ile ilgili kayıtlara ulaşıldığı anlatıldı.
İddianamede, dijital materyal incelemesinin ardından hazırlanan uzmanlık raporlarına göre, sanıkların birbirlerinin cep telefonu numaralarını ve geriye dönük konuşma ve görüşme kayıtlarını sildiklerinin tespit edildiği belirtildi.
Örgüt üyelerinin genellikle Telegram ve Whatsapp uygulamaları üzerinden iletişime geçtiklerinin belirlendiği de iddianamede yer aldı.
İddianamede, yapılan fiziki, teknik takip, iletişimin tespiti işlemleri, alınan ifadeler, tutanaklar, açık kapalı kaynak araştırmaları ve banka analizleri sonucunda sanıkların, örgütlü şekilde hareket ederek, maddi çıkar temini ve birtakım sanıkları korumak maksadıyla adaleti etkilemeyi amaçladıkları, adli ve idari makamlar ile kolluk kuvveti üzerinde baskı ve tehdit unsuru oluşturup, soruşturma kovuşturma dosyalarını maddi veya başkaca bir çıkar amacı doğrultusunda etkilemeye çalıştıkları vurgulandı.
Örgütün amaçları doğrultusunda birden fazla suç işlediği aktarılan iddianamede, henüz kimliği tespit edilemeyen kişi ile sanık Mustafa Kemal Zengin elebaşılığında kurulan örgütün yöneticilerinin sanıklar Gökhan Güler, Aylin Arslantatar ve kimliği tespit edilemeyen "Polat" isimli kişi olduğu belirtildi.
İddianamede, suç örgütünün üyelerinin ise sanıklar Baki Çelik, Yavuz Çelik, Zeynep Kaman, Muhammed Emin Orhan ve kimliği belirlenemeyen kişilerden oluştuğu belirtildi.
Ayrıca kamu görevlisi olan sanıklar T.A, M.D, M.B, M.E.Y, İ.K. ve M.G'nin kamu güçlerini kullanarak mağdur kişilere ait kişisel veriler ile özel hayat niteliğindeki bilgi, belgeleri örgüte aktardıkları kaydedilen iddianamede, örgütün adaleti etkilemeye yönelik eylemler yaptığı, suç örgütünün yapısına bakıldığında ise üyeler ile elebaşı arasında sıkı bir emir komuta zinciri ve hiyerarşinin bulunduğu anlatıldı.
SAVCI YAVUZ ENGİN'İN İFADESİ
İddianamede beyanına yer verilen müşteki Yavuz Engin, adliyede katibiyle çalıştığı sırada şikayetçi olduğu şahsın kendisini Whatsapp üzerinden aradığını, geçen konuşmada sanığın kendisine "Suikast planının devam ettiğini, yürütmüş olduğu Yenidoğan Çetesi dosyasından tutuklu olan Tuğçe Toptemel'i tahliye etmezse eylemi gerçekleştireceklerini ve kendisine zarar vereceklerini" söylediğini belirtti.
Sanık Arslantatar'ın devlet büyüğü olarak bahsettiği sanık Zengin ile makamına geleceklerini söylediğini aktaran Engin'in ifadesinde, şunlar yer aldı:
"Konuşma sonrasında hemen katibim Oğuzhan ile tutanak tutarak dosyama koydum. Tutanağı iki ıslak imzalı olarak hazırladım. Birini sunmak istiyorum. Ayrıca kendimi başka türlü ifade edemeyeceğimden ve başka delilim olmadığı için söz konusu suç içerikli konuşmayı kayda aldım. Kayıt telefonumdadır, en kısa sürede dosyaya ibraz edeceğim. Ayrıca mesaj atarak '16.00 gibi yanında olacağız' dedi. Konuşmasında devlet büyüğü olarak bahsettiği kişinin de bana suikast planlayan kişilerle ortak hareket ettiğini düşündüğümden, şikayetçi olduğum avukatın yanında gelecek olan bu kişi ve kişilerden de şikayetçiyim. Tehdidi yapan kişilerin kişisel bilgilerime nasıl eriştiğinin, yakın çevreme, aileme ilişkin bilgilerin nasıl elde edildiğinin araştırılmasını talep ediyorum."