"Yanlış Anlama" filminde sempatik bir kadını canlandıracak olan Pelin Sönmez, Türkiye Gazetesi'nden Kübra Şafak'a meslektaşlarını kızdıracak açıklamalar yaptı.
Kübra ŞAFAK
kubra.safak@tg.com.tr
O dönem biraz arayı çok açtım. Her şeye olan ilgimi yitirmiştim. Tüm ilgimi kaybetmiştim. Gelen tüm tekliflere. Dizimin son senesiydi. Bütün böyle heyecanımı yitirdiğim için. İnsanın ruhu olmadan da bir yerde olması pek bir şey ifade etmiyor. Pek bir anlamı olmuyor. Verimde alınmıyor. O yüzden de uzaklaşmak istedim. Hakkı ile de yaptım herhalde.
Spesifik bir şey söyleyemem. Tamamen içsel bir durumdu.
Böyle jargonları pek bilmiyorum. TDK ’da ki karşılığından pek bir haberim yok. Birazda bana şımarıkça geliyor. Ara verdikçe baya arayı açtım. Hızlı bir şekilde yeniden enerjimi, hevesimi ve heyecanımı içimde toparladığımı hissettim. Ben her şeyin zamanı olduğuna inanıyorum hayatta. Kadere de çok inandığım için. Tak bu senaryo geldi önüme. Çok sevdim çok keyifliydi. Çünkü Azerbaycanlı kardeş ülkemizde de çünkü iç içe geçmiş bir kompozisyon olması da beni çok mutlu etti.
İşveli cilveli bir hedef var hikâye boyunca. O hedefi uğruna kendisine ilgisi olduğunu hissettiği bir adamı kullanıyor. Bunu yaparken çok sinsi değil. Tatlı su kurnazı gibi. Çok kötü bir karakter değil. Hatta sempatik şirin de bir kız. Devamını da filme izlersin artık.
Günel ile ben de bunu düşündüm. Her oyuncu gibi. O biraz hırslı bir kız. Hedefine kitlendiğinde stratejilerle ilerleyen bir kız. Ben daha kör topal giden bir insanım. Anlık yaşıyorum. O yüzden pek ortak noktamız yok.
Uzun aranın vermiş olduğu bir heyecan var. İlk günkü gibi heyecanlıyım. Hatta ilk dizi setimde bile bu kadar heyecanlı olmayabilirim. Bir de başka bir ülkede çekimlerin olması orada ki oyuncular ile kaynaşmamız o kültürle iş yapmamız. Merakla bekliyorum bende sizin gibi. İnşallah çok güzel bir şey olacak.
Benim ufacık bir dünyam var. Bir elin parmağını geçmeyecek sürekli görüştüğüm arkadaşlarım var. Ev hayatını çok seviyorum. Evden dışarı çıktığımda da kafe restoran değil de yurt dışına çıkıyorum.
Yalnızım. Hepimiz yalnızız.
Her şey bir adım bir basamaktır bu hayatta. Bu filmde benim için öyle olacağını düşünüyorum. Çok bütünsel olarakta yaklaşmıyorum aslında olaya. Hayatta başıma her gelen şeyin birbiri ile zincirleme değil de ayrı ayrı düşünüp keyfini çıkaran bir insan olduğum için. Bu filmin gerisini ve ya ilerisini düşünmüyorum aslında. O anda kalıp çok güzel bir film olmasını istiyorum.
Evet var ego. Herkesin tabi egoları vardır ama sette bunu kaprise çevrilmesi beni çileden çıkarıyor. Hepimiz insanız sonuçta.
Bu son zamanlarda komedi filmleri arttı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Neden arttı biliyor musun? Güncel hayatımız o kadar her şey dramaya dönüştü ki. İnsanlar hayat zorluğu sıkıntısı içerisinde haberleri açıyorsunuz hep kötü haberler. Bu yüzden de kafa tırmalamayan. Daha çok kafa dağıtan. Güldüren şeylerden hoşlanıyor. Arz talep meselesi o yüzden. O yüzden daha çok komedi filmine yönelindi diye düşünüyorum.