Korku sinemasının unutulmaz yapımlarından 28 Gün Sonra, yıllar sonra kaldığı yerden, hem de çok daha sarsıcı bir şekilde geri döndü. Usta yönetmen Danny Boyle, tam 23 yıl sonra yeniden yönetmen koltuğuna oturdu ve 28 Years Later ile seyirciyi koltuğa çivileyen bir deneyime imza attı. İşte 28 Years Later filmine dair tüm detaylar…
Tüm dünyayı kasıp kavuran 28 Days Later efsanesi, yıllar sonra kaldığı yerden devam ediyor. Serinin yeni halkası olan 28 Years Later, hem hikaye kurgusuyla hem de teknik başarısıyla eleştirmenlerden tam not aldı.
2002 yılında vizyona giren ve zombi sinemasına yeni bir ses getiren 28 Days Later’ın ardından, İngiliz yönetmen Danny Boyle sonunda koltuğuna geri döndü. Yaklaşık çeyrek asır sonra gelen bu devam filmi, sadece korku dozuyla değil, karakter derinliği ve güncel göndermeleriyle de dikkatleri üzerine çekiyor.
28 Years Later, ilk filmdeki gibi yine enfektelerle çevrili bir İngiltere’yi konu alıyor. Bu kez izleyici, Avrupa’yla tüm bağları kopmuş, virüsün etkisiyle çürümüş bir adada hayatta kalmaya çalışan küçük bir topluluğun hikayesine tanıklık ediyor. Henüz 12 yaşındaki Spike karakteriyle başlayan anlatı, baba-oğul ilişkisi üzerinden ilerliyor.
Ancak asıl korku, tanıdık olmayan bir yerden geliyor: Evrim geçirmiş enfekteler! Önceki filmlerdeki öfke virüsü bulaşanlara kıyasla çok daha zeki, güçlü ve organize bir grup söz konusu. Özellikle Alfa adı verilen lider enfekteler, insan avını adeta ustalıkla yürütüyor.
Alex Garland’ın yazdığı senaryo, sadece korkuya değil, insan ilişkilerine de odaklanıyor. Spike’ın dış dünyayla ilk temasının anlatıldığı film, aile içi bağları, kayıpları ve dayanışmayı güçlü bir görsellikle işliyor.
Boyle’un yönetmenliği sade ama etkileyici. Bazı sahnelerde iPhone kamerası kullanılarak elde edilen görüntüler, izleyiciyi adeta olayların içine çekiyor. Enfekte saldırıları ise korkudan öte, insanlığın karanlık tarafına ayna tutuyor.
Genç oyuncu Alfie Williams, Spike karakteriyle etkileyici bir çıkış yapıyor. Annesi Isla’yı oynayan Jodie Comer, karakterin içsel çatışmalarını başarıyla yansıtıyor. Baba rolündeki Aaron Taylor-Johnson, hem kırılgan hem dirençli bir figür olarak karşımıza çıkarken, Ralph Fiennes’in oynadığı karakter filmin çarpıcı anlarına damgasını vurmaya hazırlanıyor.
28 Years Later, Rotten Tomatoes’ta %95 beğeni oranı ile serinin en yüksek puanına ulaşmış durumda. Metacritic puanı ise 78/100. Bu skorlar, Boyle’un geri dönüşünün güçlü bir sinemasal cevap bulduğunu gösteriyor. Özellikle ses tasarımı ve müzik kullanımıyla da Trainspotting ya da 127 Saat gibi filmlerindeki başarısını tekrarlıyor.
Film, ABD’de ilk hafta sonunda 30 milyon dolar, dünya çapında ise 56 milyon dolarlık bir açılışla vizyona girmeye hazırlanıyor. Türkiye’de ise 20 Haziran 2025’te sinemaseverlerle buluşacak. Serinin sıradaki halkası olan 28 Years Later: The Bone Temple filminin ise Nia DaCosta tarafından yönetileceği açıklandı.