Henüz 20’li yaşlarının başında müzik dünyasını derinden etkileyen Uzay Heparı, ardında dev bir boşluk bırakarak hayata veda etti. 1994 yılında yaşanan o elim kaza hem sevenlerini hem de Türkiye’nin sanat camiasını yasa boğmuştu. Sabah Gazetesine göre, bugün hala şarkılarında onun dokunuşunu hissedenler, genç yaşta yitip giden bu büyük yeteneği saygı ve özlemle anıyor. İşte detaylar…
1970 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Uzay Heparı, müziğe olan ilgisini henüz çocuk yaşlarda keşfetti. İstanbul Belediye Konservatuarı’nda piyano eğitimi alan Heparı, kısa sürede klasik müzikten pop müziğe uzanan çok yönlü bir müzikal altyapı geliştirdi. Onu diğerlerinden ayıran, duyguyu melodilere dönüştürme yeteneğiydi.
90’lı yılların başında Sezen Aksu’nun dikkatini çekmesiyle profesyonel müzik kariyerinde adeta bir sıçrama yaşadı. Aksu ile yaptığı iş birliğiyle birçok unutulmaz şarkıya imza atan Heparı, Levent Yüksel, Sertab Erener ve Zuhal Olcay gibi dönemin en önemli isimlerinin albümlerinde aranjör ve besteci olarak yer aldı. Atıf Yılmaz’ın yönettiği Gece, Melek ve Bizim Çocuklar filminde oyuncu olarak karşımıza çıkmış ve oynadığı “Mehmet” karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.
Ancak ne yazık ki hayat, bu parlak yeteneğe uzun süre izin vermedi. 31 Mayıs 1994’te, İstanbul’da geçirdiği motosiklet kazasında ağır yaralanan Uzay Heparı, günlerce yoğun bakımda kaldıktan sonra hayata gözlerini yumdu. Kazaya dair o dönemde çeşitli iddialar ortaya atıldı. Demet Akbağ’ın bozulmuş aracına çarptığı söylenenler arasında.
Uzay Heparı’nın ani kaybı, müzik dünyasında bir dönüm noktası oldu. Onun ardından çıkan birçok albümde, Heparı’nın yarım kalmış besteleri tamamlanarak yayınlandı. Özellikle Sezen Aksu’nun “Düş Bahçeleri” şarkısında, Heparı’ya söylediği sözler, sanatçının ardından dökülen gözyaşlarının sembolü haline geldi. Türk pop müziğinde hala ezgileri duyulan Uzay Heparı, kısa ömrüne rağmen şarkılarda adı geçmeye devam ediyor.