Bir dönem oyunculuk yapmasının ardından sosyal medyada geniş bir takipçi kitlesine ulaşan Elvin Levinler, gezdiği ülkeler ve yaşam tarzıyla sık sık gündeme geliyor. Son olarak Dubai’ye giden Levinler, burada deneyimlediği sıra dışı bir lezzetle dikkatleri üzerine çekti. Tanesi tam 50 dolara satılan Korean Muscat üzümünü tadan Levinler, üzümün görünümünü “çıtır, şişman ve parlak” olarak tanımladı ancak fiyatına değmediğini şu sözlerle ifade etti:
“Bir salkıma 50 dolar verilmez. Neyse ki ben para vermedim, ama bir daha yemek aklıma bile gelmez.”
Bu yorumu sosyal medyada geniş yankı buldu; bazı kullanıcılar Levinler’e katılırken bazıları ise bu deneyimin abartıldığını savundu.
Levinler’in Dubai tatili, yalnızca gurme deneyimiyle değil, aynı zamanda zor geçen bir dönemin ardından geldiği için de dikkat çekti. Geçtiğimiz aylarda babasını kaybeden ünlü isim, kısa süre sonra kalp ameliyatı geçirmişti. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, bu süreçle ilgili şu ifadeleri kullandı:
“Son zamanlarda kalbime biraz fazla yüklendiğimi biliyordum ama bu kadar ciddi sonuçları olabileceğini düşünmemiştim. Bugün kalbimden bir operasyon geçirdim. Çok şükür her şey yolunda.”
Ameliyat sonrası da sağlık durumu hakkında bilgi veren Levinler, “İyiyim, çok daha iyiyim. Öncesi çok hararetliydi, şimdi daha sakin, yavaş, huzurlu ve biraz da hüzünlü geçiyor” sözleriyle yaşadığı duygusal süreci takipçileriyle paylaştı.
Kalp operasyonunun yanı sıra babasını kaybetmenin acısını da yaşayan Levinler, sosyal medyada yaptığı bir paylaşımda duygularını açıkça ifade etti. Babasıyla birlikte çekilmiş bir videoyu paylaşan Levinler, altına şu notu düştü:
“Baş baş babam, 21.01.2025… Kalbime ışık olup dolduğun için şimdi her zamankinden daha yakınız birbirimize. Senin küçük kızın olarak sana hep çok hayran, kendimi de hep çok güvende ve şanslı hissediyorum.”
Lüks tatil ve alışveriş deneyimlerinin yanı sıra doğaya dönüş hikâyesiyle de dikkat çeken Elvin Levinler, 8 yıl önce iç mimar Bülent Kocamanoğlu ile evlendikten sonra geleneksel yaşam tarzından uzaklaştı. Çift, otellerde yaşadıktan sonra Datça’ya yerleşti ve 24 metrekarelik küçük bir evi kendilerine yaşam alanı haline getirdi.
Levinler, bu süreci şöyle anlattı:
“Buraya ilk taşındığımızda etrafımızdakiler ‘Siz emekli misiniz? Orada sıkılırsınız’ dedi. Şimdi 4 zeytin ağacımız, 2 dut ağacımız, 5 badem ağacımız, limon ve avokadolarımız var. Bahçemizi kendimiz inşa ettik, oturma alanları yaptık, tarla ektik. 55 kaktüsümüz oldu.”
Doğayla iç içe bir yaşam süren Levinler, Dubai gibi şehirlerde kısa kaçamaklar yapsa da, esas mutluluğu sade yaşam tarzında bulduğunu sık sık dile getiriyor.