Son yıllarda sağlıklı beslenme modeliyle birlikte meyve tüketimi de arttı. Ancak her sağlıklı görünen gıda, ölçüsüz tüketildiğinde vücutta farklı etkiler oluşturabiliyor. Özellikle erkeklerin hormon dengesi üzerinde belirgin etkileri olan bazı meyveler, gizli bir tehdit oluşturuyor. Bunlardan biri ise çoğu kişinin kahvaltısına ya da ara öğününe eklediği muz!
Muz, potasyum, magnezyum ve vitamin bakımından zengin bir meyve. Enerji verici etkisi, sporcular için faydaları ve sindirimi kolaylaştırıcı özellikleriyle biliniyor. Ancak işin bir de perde arkası var: Muz, aynı zamanda yüksek oranda şeker içeriyor.
Bu şeker, vücuda girdiğinde insülin seviyelerini yükseltiyor. İnsülin ise doğrudan testosteron üretimini baskılayan bir faktör. Yani muzun aşırı tüketimi, erkeklerde testosteron seviyelerinde düşüşe yol açabiliyor. Bu da zamanla;
Yorgunluk,
Cinsel isteksizlik,
Kas kaybı,
Odaklanma problemleri gibi şikâyetleri beraberinde getirebilir.
Beslenme ve Endokrinoloji alanında yapılan bazı çalışmalarda, yüksek glisemik indeksli gıdaların uzun vadede hormonal denge üzerinde olumsuz etkiler oluşturduğu ortaya kondu. Muz da bu gruba giren meyvelerden biri. Özellikle günde 2-3 adet ve fazlası tüketildiğinde, testosteron seviyelerinde ölçülebilir bir düşüş görülebiliyor.
Uzmanlara göre günde 1 orta boy muz, sağlıklı bireyler için güvenli kabul ediliyor. Ancak zaten insülin direnci olan, tiroit problemi yaşayan ya da hormonal düzensizlik şikâyeti bulunan erkeklerin muz tüketimini sınırlı tutması öneriliyor. Özellikle kahvaltılarda yulafla veya sütle birlikte sıkça tüketilen muz, farkında olmadan günlük şeker alımını artırabilir.
Elbette muz tümden zararlı değil. İçerdiği triptofan sayesinde mutluluk hissi verir, potasyumla tansiyonu düzenler, bağırsaklara iyi gelir. Ancak işin püf noktası, denge. Muz, doğru porsiyonda tüketildiğinde vücuda katkı sağlarken; aşırı tüketildiğinde sessizce hormonal dengeyi sarsabilir.