Terör örgütü PKK’ya mensup 30 kişi, Irak’ın Süleymaniye kentinde düzenlenen sembolik bir törenle silahlarını yakarak teslim oldu. Törenin görüntüleri kamuoyuna yansırken, bu adım “terörsüz bir Türkiye için yeni bir başlangıç mı?” sorularını da beraberinde getirdi.
Bu gelişmenin hemen ardından gözler Ankara’ya çevrildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında dikkat çeken bir konuşma yaptı. Erdoğan, “Bugün yeni gündür, bugün tarihte yeni bir sayfa açılmıştır” diyerek barış ve birlik mesajı verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, artık kavgayla değil, birlikle hareket etme zamanının geldiğini vurguladı. “Artık yumruk sıkmaya gerek yok. Şimdi AK Parti, MHP, DEM… Biz en azından üçlü olarak bu yolda beraber yürümeye karar verdik. Derdimiz var, dertliyiz. El ele verdiğimize göre biz bu engelleri aşacağız.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın bu çıkışı siyaset gündeminde geniş yer bulurken, sanat camiasından da dikkat çeken bir destek geldi.
Ünlü sanatçı İbrahim Tatlıses, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarına destek verdi. Tatlıses’in mesajı hem anlamlı hem de simgeseldi:
“Güzel bir çay DEM’lendi, barışın sofrasına yudum yudum içelim. AK Parti, MHP, DEM Parti sağ olsunlar, var olsunlar.”
Tatlıses’in kullandığı “DEM” ifadesi, hem çay demleme anlamına geldi hem de sürece destek veren DEM Parti’ye göndermede bulundu. İbo’nun bu paylaşımı, sosyal medyada geniş yankı buldu.
Silah bırakma töreni, PKK’nın yıllardır konuşulan ama bir türlü somutlaştırılamayan “silahları susatma” söyleminin ilk kez görüntülü şekilde yansıdığı bir etkinlik oldu. Süleymaniye’de gerçekleşen törende, 30 örgüt mensubu ellerindeki silahları yere bırakarak yakarken, töreni çok sayıda yerel medya takip etti.
Görüntülerde, barış çağrıları eşliğinde yapılan bu sembolik adımın organizasyonel olarak Kürt bölgesel yönetimi tarafından desteklendiği öne sürüldü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleri, Türkiye siyasetinde alışık olunmayan bir birliktelik görüntüsünü işaret etti. AK Parti, MHP ve DEM Parti’nin isimlerinin aynı cümlede geçmesi, özellikle “barış süreci” başlığı altında yeni bir yol haritasının sinyali olarak değerlendiriliyor.