Kanal D’nin beğeniyle izlenen dizisi Uzak Şehir’in 27. bölüm 2. fragmanı izleyiciyle buluştu. Fragmana damga vuran sahnede Cihan’ın annesine karşı sergilediği net tavır dikkat çekti. Alya’yı savunurken ‘Benim karım Alya!’ sözlerini sarf eden Cihan, sosyal medyada adeta gündem oldu. İzleyiciler bu çıkışı bölümün en dikkat çeken olarak yorumladı. Cihan’ın ailesiyle yaşadığı gerilim, Alya ile olan ilişkisini nasıl etkileyecek sorusu ise şimdiden merak konusu. Duygusal tansiyonun giderek yükseldiği dizide, aşk ile aile çatışması izleyiciyi ekran başına kilitlemeye hazırlanıyor.
Kanal D ekranlarının duygusal yoğunluğuyla dikkat çeken dizisi Uzak Şehir’in 27. bölüm 2. fragmanı yayınlandı. Fragman, izleyicilere adeta duygu fırtınası yaşattı. Özellikle Cihan’ın annesiyle yaşadığı sert yüzleşme sahnesi büyük ses getirdi. Alya’ya sahip çıkarak, ‘Benim karım Alya!’ sözlerini açıkça dile getiren Cihan’ın bu net duruşu, sosyal medyada kısa sürede gündem oldu. Takipçiler, bu çıkışı Cihan’ın en güçlü sahnelerinden biri olarak değerlendirirken, aile içindeki çatışmaların Alya ile olan ilişkisini nasıl etkileyeceği sorusu merak uyandırdı.
Ancak fragmanın en yürek burkan sahnesi, Alya’nın annesinin mezarını ziyaret ettiği o duygusal andı. Yalnız başına mezarlığa giderek içini döken Alya, ‘Ben çok yoruldum, parça parça eksiliyorum,’ sözleriyle bölüme damga vurdu. Ardından gelen, ‘Sevdiğim adamın başka kadından çocuğu olacak,’ sözleri, izleyenlerin yüreğini burktu. Tüm bu gelişmeler, dizinin yeni bölümünde izleyiciyi derinden sarsacak sahnelerin habercisi olarak değerlendiriliyor. Uzak Şehir sevenleri yeni bölümün yayınlanacağı günü merakla bekliyor.
Kanal D ekranlarında yayınlanan Uzak Şehir, izleyiciyi sadece dramatik bir aşk hikayesine değil, aynı zamanda geleneklerle örülü güçlü bir kadının yaşam mücadelesine ortak ediyor. Dizi, Kanada’da sakin bir hayat süren Alya Albora’nın, kocası Boran’ın ani ölümüyle altüst olan hayatına odaklanıyor. Kocasının vasiyeti üzerine beş yaşındaki oğluyla birlikte Mardin’e, Albora ailesinin topraklarına dönüş yapan Alya, bu seyahatin bir veda değil, yepyeni bir başlangıç olduğunu çok geçmeden fark ediyor.
Ancak Mardin onu kucaklamıyor. Kocasının ailesi, özellikle Albora ailesinin baskın ismi Cihan Albora, Alya’nın gelişiyle birlikte geçmişin kapılarını yeniden aralıyor. Alya’nın gitme arzusu karşısında Cihan’ın kararlılığı ve küçük çocuğun bu coğrafyada tutulma çabası, olayları içinden çıkılmaz bir hale getiriyor.
Alya, bir yandan oğlunu korumaya çalışırken, diğer yandan hem Albora ailesinin sırları hem de bölgenin köklü gelenekleriyle baş etmek zorunda kalıyor. Uzak Şehir, kaybın yasını tutan bir kadının, kendi köklerini ve gücünü keşfetme yolculuğunu etkileyici bir dille anlatıyor.