Yıllara meydan okuyan enerjisi, doğaya olan inancı ve bedenine gösterdiği özenle tanınan Kazım Gürbüz, bilinen adıyla “Yogi Kazım”, 105 yaşında hayata gözlerini yumdu. Alışılmışın dışındaki yöntemlerle adını duyuran Gürbüz, yalnızca uzun ömrüyle değil, yaşam biçimiyle de hafızalarda iz bırakan bir isimdi.
Adana’da, alternatif sağlık yöntemleriyle tanınan ve “Yogi Kazım” adıyla bilinen Kazım Gürbüz, 105 yaşında hayatını kaybetti. Felçli ve yatalak hastalara uyguladığı farklı tedavi teknikleriyle dikkat çeken Gürbüz, yıllardır sürdürdüğü sıra dışı yaşam biçimiyle sosyal medyada ilgi odağı oldu. Gürbüz’ün cenazesi, 25 Nisan Perşembe günü öğle namazının ardından Adana’daki Şahinağa Mahallesi Mezarlığı’nda toprağa verilecek.
Alternatif tıp dünyasında kendine özgü yöntemleriyle tanınan Gürbüz’ün ölüm haberi, oğlu Zeki Ruşen Gürbüz tarafından sosyal medya üzerinden duyuruldu. Paylaşımın ardından kısa sürede çok sayıda taziye mesajı geldi. Takipçileri, Gürbüz’ü uzun yaşam felsefesi, yüksek enerjisi ve doğal yöntemlere olan bağlılığıyla hatırladıklarını belirten paylaşımlarda bulundu.
Kazım Gürbüz, yaşına rağmen gösterdiği fiziksel esneklikle dikkat çekmişti. Yoga temelli hareketler, doğal beslenme alışkanlıkları ve düzenli yaşam ritmi sayesinde 100 yaşın üzerine sağlıklı bir şekilde ulaşılabileceğini savunuyordu. Bu yönüyle, hem yaşam tarzıyla hem de söylemleriyle sık sık gündeme geldi.
Kazım Gürbüz, sadece Türkiye’de değil, yurt dışında da dikkat çeken isimlerden biriydi. 1968 yılında Suudi Arabistan Kralı İbn-i Suud’a, 1984’te ise Fildişi Sahili Cumhurbaşkanı Felix Houphouet’ye tedavi uyguladığını dile getirmişti. Doğal terapiye dayalı teknikleriyle tanınan Gürbüz, bedenin zihinsel disiplinle nasıl genç kalabileceğini savunuyordu.
Yaşına rağmen fiziksel ve zihinsel olarak dinç olduğunu sık sık dile getiren Gürbüz, beden yaşının 38 olduğunu iddia ediyordu. 95 yaşında gazeteci Ayşe Arman’la gerçekleştirdiği bir röportajda, “Hayat 65’te başlar. Bizler 130 yaşına kadar yaşayabiliriz, benim böyle bir niyetim var,” sözleriyle geniş yankı uyandırmıştı.
Gürbüz’ün alternatif tekniklere dair açıklamaları zaman zaman sağlık çevreleri tarafından eleştirilse de, onun yöntemlerine inanan geniş bir kitle bulunuyordu. “Şifa dağıtan adam” olarak anılması, kamuoyunda kimi zaman destek, kimi zaman ise tartışmalara neden oluyordu. Ancak her şeye rağmen, kendi yaşam yolculuğu ve felsefesiyle Türkiye’de sıra dışı bir profil olarak yer aldı.
Kazım Gürbüz’ün ölüm haberi, kısa sürede sosyal medyada gündem oldu. Takipçileri ve sevenleri, “Gerçek bir direnişçiydi”, “Bedenin sınırlarını yeniden tanımlayan bir isimdi”, “Hayatını farkındalıkla yaşadı” gibi ifadelerle duygularını paylaştı.