Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
Elon Musk, Tesla’nın misyon metnindeki “sürdürülebilir” vurgusunu kaldıracağını açıkladı. Değişiklik, şirketin iklim kriziyle kurduğu bağa dair ciddi bir yol ayrımı olacak.
Dünyanın en zengin iş insanlarından Elon Musk, Noel arifesinde yine X’teydi. Ailesiyle vakit geçirmek yerine yaptığı paylaşımda, Tesla’nın misyon ifadesini değiştirdiğini duyurdu. Musk’a göre “Sürdürülebilir Bolluk” yerine artık “Muhteşem Bolluk” ifadesi kullanılacak. Gerekçesi ise oldukça basitti: “İkincisi daha neşeli.”
Bu çıkışın, Tesla’nın bu yıl yayımlanan dördüncü “master plan” belgesine gönderme olduğu düşünülüyor. Söz konusu belgede “sürdürülebilir bolluk” ifadesi sıkça geçiyor ancak ne anlama geldiği net biçimde tanımlanmıyordu. Metinde, şirketin üretim gücü ile otonom teknolojilerini birleştirerek küresel refahı artırmayı hedeflediği söyleniyor ama detaylar… işte orası biraz muğlak.
Belge yayımlandığında da benzer eleştiriler gelmişti. YouTuber Dave Lee, planın daha somut olması gerektiğini yazmış, Musk da “Haklısın, daha fazla detay ekleyeceğim” diye cevap vermişti. Şimdi “sürdürülebilir” kelimesinin yerine “muhteşem” gelmesi, bu eleştirileri dindirmiş görünmüyor.
Asıl dikkat çeken nokta ise Musk’ın iklim değişikliğine yaklaşımındaki değişim. 2017’de ABD’nin Paris İklim Anlaşması’ndan çekilmesine tepki göstererek danışmanlık görevinden ayrılan Musk, o dönem “İklim değişikliği gerçek” demişti. Aynı yıl verdiği bir röportajda, bu yüzyıldaki en büyük tehdidin iklim krizi olduğunu savunuyordu.
Aradan geçen yıllarda ton değişti. Musk, geçtiğimiz yıl yaptığı açıklamalarda iklim değişikliğini çözmek için “acele etmeye gerek olmadığını” söyledi. Hatta insan sağlığı üzerindeki ciddi etkilerin ancak atmosferdeki CO₂ seviyesinin 1000 ppm’e ulaşmasıyla başlayacağını iddia etti.
Bilimsel veriler ise bu bakış açısıyla pek örtüşmüyor. Yaklaşık 50 milyon yıl önce CO₂ seviyelerinin 1000 ppm civarında olduğu dönemlerde, küresel sıcaklıkların bugünkünden yaklaşık 10 derece daha yüksek olduğu, buzulların neredeyse tamamen eridiği ve deniz seviyesinin onlarca metre yükseldiği biliniyor. Yani yolların sular altında kaldığı bir dünyada “muhteşem” araçlar sürmek pek kolay olmayabilir.