Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KOSGEB'den destek alarak ticaret hayatına atılan başarılı iş kadınlarıyla Kadın Emeği Zirvesi'nde bir araya geldi. Kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık gösterdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadın girişimciler ve kadın kooperatiflerine yeni destek paketini duyurdu. Etkinlikte gündeme ilişkin konularda da önemli mesajlar veren Erdoğan; başörtüsüyle ilgili anayasa değişikliği, 6 yaşındaki çocuğun evlendirilmesi ve LGBT hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Çocukların reşit hale gelmeden evlendirilmesine karşı olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, LGBT tehlikesine karşı uyarıda bulunup bu meseleyle mücadele etmeyi sürdüreceklerini dile getirdi. Başörtüsü tartışmalarını yeniden gündeme getiren CHP'yi de hedef alan Erdoğan, "Teklifimizi Meclis'e sunduk. Kimin kadın haklarını istismar ettiğini göreceğiz. Meclis'e giren bir başörtülü milletvekiline bunların eski yöneticileri ne demişti? 'Bu kadına haddini bildirin.' Ey CHP, siz onların uzantılarısınız. Haydi şimdi de sıkıyorsa had bildirin de görelim" şeklinde konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
"Kadın Emeği Türkiye'nin İstikbali programının bir kez daha Türkiye'ye hayırlı olmasını diliyorum. Kadınlarımızın azmine, gayretine, kararlılığına hayran olmamak elde değil. İnşallah 'Türkiye Yüzyılı'nı da sizlerle birlikte kuracağız. Kadınların, son 20 yılda hayata geçirdiğimiz programların tümünde emeği var. Yeni adımlarla Türkiye Ekonomi modelini her alanda güçlendirmeye devam ediyoruz.
Kadınlarımıza daha fazla destek vermekte kararlıyız. Girişimcilik destekleri, kırsal kalkınma hibeleri gibi desteklerin büyük bölümünü kadınların kullandığını memnuniyetle görüyoruz. Elbette kadınlarımızı unutmadık. Kadın girişimcilerimize, kadın kooparatiflerine 2 milyar liralık kefalet paketi tahsis ettik. Yeni destek paketinin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
Kadınlarımıza her alanda pozitif ayrımcılık yaparak onların hayallerine kavuşmalarına ön ayak oluyoruz. Kadını, yaradılışından gelen zenginliklerden soyutlayıp sadece metalaştıranlara da verilecek en güzel cevabın bu olacağına inanıyorum.
İnsanoğlunun yarısını oluşturan kadınları yok sayan toplum, gücünün yarısından vazgeçmiş demektir. Bizim Türkiye olarak böyle bir düşüncemiz olamaz. Bizim her kadınımızın katkısına ihtiyacımız var. Bugün Türkiye'nin siyasi hareketleri içerisinde kadın kollarının bu kadar güçlü olduğu bir parti yok. En güçlü parti biziz. Sorun şimdi bu muhalefete, sizin kadın milletvekili sayısınız, kadın üye sayınız kaç. Hepsi patır patır dökülüyor.
Artık son günlerine yaklaştığımız 2022'deki faaliyetlerimizin yarısını kadın ve gençlik kollarımız oluşturuyor. Okullara, iş yerlerine sokulmayan kadınların gözyaşları bile tek parti artığı faşistlerin yüreğini yumuşatmaya yetmemiştir. Türkiye bu günlerini AK Parti'nin reformları ile geride bırakmıştır.
#haber#
Geçmişte ülkemizde sözde modernlik iddiasıyla kadınlarımızı inançlarından, cinsiyetlerinden dolayı dışlayan zihniyetin bu ülkede nobranlıklarına şahit olduk. Bu karanlık günleri AK Parti'nin demokrasi reformları sayesinde geride bıraktık. Geçtiğimiz aylarda bir gece yarısı videosuyla yeniden gündeme getirilen başörtüsüyle ilgili yasal düzenleme teklifi hepimize o meşum günleri hatırlattı. Birileri hala o karanlık dönemin özlemiyle yanıp tutuşuyor. Tabii anayasa dğeişikliği Genel Kurul'da 3'te 2 çoğunluk gerektidiği için teklifimizi Meclis'teki partilere götürdük. Teklifimizi Meclis'e sunduk. Meclis'teki süreçleri bekliyoruz. Kimlerin kadın haklarının istismarcısı olduğu bu süreçte bir kez daha belli olacaktır.
Biz hiçbir zaman çocuğun reşit hale gelmeden evlendirilmesini tasvip etmiyoruz. Çocuğa istismar ne İslami ne de insani olarak kabul edilebilir. Zaten kendi aile hayatımızda da bunun örneği yok. Zaten çocuk istismarı asla kabul edilebilecek bir durum değildir. Bu konuda tüm kurumlarımız gereken takipleri yapmıtır.
Türkiye'de küçük yaşta evliliklerle ilgili sıkıntılar maalesef yaşanıyor. Ancak son dönemde istisnai örnekler dışında sorun önemli ölçüde çözüldü.
Muhalefete sesleniyorum. Kandil'in hesabını bugüne kadar sordunuz mu? Diyarbakır anneleri hangi partinin kapısında ağlıyor. Sizin dirsek dirseğe yürüdüğünüz partinin insanları değil mi? PKK'nın parlamentodaki uzantıları değil mi? Bay Kemal bugüne kadar bunlara tek kelime ettin mi? Bir kere git de şu Diyarbakır annelerine geçmiş olsun de. Diyemez, çünkü dediği anda seçim ortağını kaybeder. Bu kesimlerin terör örgütlerinin istismar ettiği çocuklarla ilgili tek kelime ettiğini duymadım.
Bakıyorsunuz bunların ilçe başkanı taciz yapmış, belde başkanı tecavüz yapmış. Bunları iyi biliyoruz yakından takip ediyoruz. Sicil dosyalarınız elimizde. Bunları seçime kadar meydanlarda anlatacağız. Ne kız çocuklarımızın istismarına müsade edeceğiz, ne de kin ve nefretle harekete izin vereceğiz.
Ülkemizde kadınların, gençlerin, çocukların sorunlarıyla ilgilenenlerin asıl üzerinde durmaları ve çözüm aramaları gereken mesele, evlatlarımızı topyekûn tehdit eden sapkın akımlardır. Açık konuşacağım. LGBT denilen olay bizim kitabımızda yok. CHP'nin kitabında var mı? Var. Diğer yavru muhalefetin kitabında var mı var? Bizim böyle bir şeye ihtiyacımız yok. İnşallah önümüzdeki dönem tüm ilgili kurumlarımızla bu büyük tehlikelere karşı mücadele edeceğiz.
Meclis'e giren bir başörtülü milletvekiline bunların eski yöneticileri ne demişti? 'Bu kadına haddini bildirin.' Ey CHP, siz onların uzantılarısınız. Hadi şimdi de sıkıyorsa had bildirin de görelim. Buralara kolay gelmedik. Benim bütün hanım kardeşlerimin çok çektiği acılar var. Okullarından maalesef kovulan, ve bu ana muhalefetin genel başkan yardımcısı olan kadın ikna odalarında başındaki örtüyü alıp orada onlara manevi işkence yapıyordu. Bu acıyı birçok yakınlarım yaşadı. Başka bir ülkede yaşıyormuş gibi İstanbul'da bir okulda okuyan kızımı başka bir okula adeta kaçırarak götürmek zorunda kaldım."