Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul

17 Kasım 2015 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) tansiyon yükseldi. HDP milletvekili Leyla Zana'nın yemin töreni sırasında yaşanan olaylar, Meclis'te bir krize neden oldu. Meclis'i yöneten Deniz Baykal, Leyla Zana'nın ettiği yeminin geçersiz olduğunu ve tekrar yemin etmesi gerektiğini bildirdi. Ancak Zana, kürsüye çıkarak bu talebe uymadı. Bu gelişme üzerine Zana'nın Meclis çalışmalarına katılamayacağı belirtildi.
Leyla Zana, yeminine başlamadan önce "Onurlu ve kalıcı bir barış umuduyla" anlamına gelen Kürtçe bir ifade kullandı. Yeminini tamamlarken ise "Büyük Türk milleti" yerine "Büyük Türkiye milleti" ifadesini tercih etti. Bu sözler, Meclis'te tartışmalara yol açtı.
Tarihsel bir anımsatma olarak, bu tür bir durumun Leyla Zana ile 24 yıl önce de yaşandığı ortaya çıktı. 24 yıl önce de Meclis'te yemin etmeye gelen Leyla Zana, benzer bir tepki göstererek Meclis'te bir kriz yaratmıştı.
Bu olay, siyasi tartışmaları alevlendirirken, Leyla Zana'nın milletvekilliği görevi ve yemin metni konusundaki hassasiyetler bir kez daha gündeme geldi. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin işleyişi ve yemin kuralları çerçevesinde bu tür durumların nasıl ele alınacağı merak konusu oldu.