Tarçın süt yapar mı sorusu, lohusa mutfaklarının vazgeçilmez baharatı tarçının laktasyondaki rolünü merak eden yeni anneler arasında gündeme gelir. Sıcak aromasıyla rahatlatıcı etki sağlayan tarçın, kan şekerini dengelemesi ve dolaşımı hızlandırmasıyla bilinir. Eski Anadolu reçetelerinde süt artırıcı bitkiler arasında anılan tarçın, içerdiği sinnamaldehit sayesinde hormon dengesini destekleyebilir. Ancak baharat konsantre olduğundan, miktar ve kullanım şekli fayda ile risk arasındaki çizgiyi belirler. Ara öğünlerde tarçın eklenmiş ılık süt, hem enerji sağlar hem de tatlı isteğini bastırır.
İpeksi bir süt akışı için baharat rafına yönelen anneler, tarçının prolaktin hormonunu nasıl etkilediğini bilmek ister. Tarçın anne sütünü artırır mı sorusuna dair ilk veriler, sinnamaldehitin damar genişletici etkisiyle meme dokusundaki mikrodolaşımı artırabileceğini gösterir. Bu mekanizma, süt bezlerine daha fazla besin ve oksijen taşınmasını kolaylaştırarak süt sentezine lojistik destek sunar. Öte yandan baharatın ısıtıcı yapısı metabolik hızda hafif artışa yol açarak kalori açığını büyütebilir; bu da laktasyona enerji sağlayan olumlu bir yan faktör.
Tarçın, sinnamaldehit ve öjenol içerikleriyle kan damarlarını genişleterek meme dokusuna giden kan akışını güçlendirir. Aromatik bileşenler oksitosin salımını hafifçe uyararak süt salınım refleksini hızlandırabilir. Bu sayede emzirme sırasında süt akışının daha pürüzsüz olduğu bildirilir. Fakat tarçının kan şekeri düşürücü potansiyeli, hipoglisemisi olan annelerde dikkatli kullanım gerektirir. Baharatın antimikrobiyal özellikleri, süt pompası ve meme başındaki mikropların çoğalmasını sınırlayarak hijyen avantajı da sunar.
Günde yarım çay kaşığı toz tarçın, sütlaç veya ılık süte eklenerek tüketildiğinde süt hacminde 48 saat içinde hafif artış bildiren anneler vardır. Tarçınlı içeceğin ılık tüketilmesi, damar genişlemesini destekleyerek etkisini pekiştirir. Düzenli kullanımda sütün yağ oranında artış gözlemlenmiş, bu da bebeğin tokluk süresini uzatmıştır. Öngörülen fayda, tarçının diğer galaktagoglarla (yulaf, hurma, dereotu) kombine edilmesiyle belirginleşir.
Yüksek doz tarçın içerdiği kumarin nedeniyle karaciğeri zorlayabilir; bu da annenin genel metabolik dengesini sarsarak süt üretimini dolaylı olarak yavaşlatır. Baharat yoğunluğunun anne sütüne geçmesi, bebekte farklı tat algısına ve huzursuzluğa yol açabilir; huzursuz bebek emme süresini kısaltarak süt döngüsünü sekteye uğratır. Günde bir çay kaşığını aşan tüketim, bazı annelerde mide ekşimesi ve gaz artışı yaparak emzirme konforunu düşürebilir. Bu nedenle güvenli porsiyon sınırlarının dışına çıkmamak önemlidir.
Tarçınlı ılık süt, lohusa şerbetine nazaran daha düşük şekerli bir alternatiftir ve akşamları rahat uyku sağlar. Sabah kahvaltısında yulaf lapasına eklenecek yarım çay kaşığı tarçın, hem kan şekerini dengeler hem de süt üretim gününe ısıtıcı bir başlangıç sunar. Tarçın çubuğu kaynatılarak elde edilen su, gün içinde ılık olarak yudumlandığında sıvı alımını keyifli hâle getirir. Tatlı krizlerini önlemek için hurma–tahin kombinasyonuna serpiştirilen tarçın, glisemik yükü düşürerek hormonal dalgalanmaları sakinleştirir. Baharatın etkinliğini korumak için öğütülmüş tarçın oda sıcaklığında ışık almayan kavanozda saklanmalı, altı aydan uzun bekletilmemelidir.