ABD ve Meksika kızamık virüsü ile boğuşurken Avrupa paniğe kapıldı. Macaristan'da 50 yıl sonra ilk kez görülen şap hastalığı 'biyolojik bir saldırı' spekülasyonlarını beraberinde getirdi. Paniğe yol açan olay sonrası Başbakan Viktor Orban'ın başyardımcısı yaptığı açıklamada virüsün 'kasıtlı olarak tasarlandığını' ima etti.
ABD ve Meksika kızamık virüsü ile boğuşurken şimdi de Avrupa, paniğe ve sınırların kapanmasına neden olan bir başka virüs salgınıyla karşı karşıya kaldı.
50 yılı aşkın bir süre sonra Macaristan'da tekrar ortaya çıkan şap hastalığı, “biyolojik bir saldırı” sonucu olabileceği endişesiyle hayvanların toplu olarak itlaf edilmesine ve ülke çapında alarma geçilmesine neden oldu.
The Mirror UK'nin haberine göre, Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü'nün verilerine dayanarak, biyolojik bir saldırı olabileceği endişesiyle komşu ülkeler Avusturya ve Slovakya düzinelerce sınır kapısını katma kararı aldı.
Macar yetkililer, kuzeybatı sınırı yakınlarında görülen hastalığın “yapay olarak üretilmiş” olabileceğine dair spekülasyonlarda bulundu. Başbakan Viktor Orban'ın başyardımcısı Gergely Gulyas, bu tedirgin edici tahmini yineleyerek virüsün yapay kökeninin göz ardı edilemeyeceğini belirtti.
Öte yandan denizaşırı bir laboratuvar tarafından kendisine sağlanan sonuçlara dayanarak kasıtlı olarak tasarlanmış bir patojen olasılığını ima etti. Ancak şu ana kadar saldırının arkasında kimin olabileceğine dair herhangi bir işaret vermekten kaçındı.
Yaklaşık 1.000 ayrı Macar çiftliği hayvan sağlığı yetkilileri tarafından mercek altına alındı ve 4 pozitif hastalık vakası ortaya çıktı.
Geçtiğimiz Aralık ayında Avrupa Birliği'nin (AB) sığır varlığının sadece %1.2'sini temsil eden Macaristan, şimdi hastalığın ilerleyişini durdurmak amacıyla geniş çaplı itlaflar gerçekleştirme gibi zorlu bir pozisyonda bulunuyor.
Şap hastalığı insanlar için zararsız olsa da, sığırlardan keçilere kadar çiftlik hayvanlarında hasara yol açarak ateşe ve ağızda ağrılı kabarcıklara neden oluyor.
Avusturya-Macaristan çifte vatandaşı ve Macaristan'da çiftlik sahibi olan Paul Meixner, 3.000 hayvanı itlaf ettikten sonra 4,09 milyon dolar (yaklaşık 156 milyon TL) gibi şaşırtıcı bir zararla karşı karşıya kaldı.
Meixner bu yürek parçalayıcı deneyimi anlatırken, "Herkes orada durmuş ağlıyor ve bunun doğru olamayacağını, bunun imkansız olduğunu söylüyordu. İki hafta içinde samanları hasat etmeye ve depolamaya başlayacağız. Gelecek yıl için yeme ihtiyacımız var." ifadelerine yer verdi.