Ekonomist Filiz Eryılmaz, İran-İsrail hattındaki savaşın piyasalara yansımasını TGRT Haber’e değerlendirdi. Jeopolitik tansiyonun iç ve dış piyasaları nasıl etkilediğini değerlendiren Eryılmaz, Merkez Bankası’nın faiz adımlarına ilişkin öngörülerini paylaştı, altın fiyatlarıyla ilgili de çarpıcı açıklamalarda bulundu.
TGRT Haber’de yayınlanan Bilmedikleriniz programına konuk olan Ekonomist Filiz Eryılmaz, İran ve İsrail arasında tırmanan gerilimin piyasalara etkilerini ve Merkez Bankası’nın olası faiz adımlarını değerlendirdi. Eryılmaz’a göre, çatışma ortamı olmasaydı faiz indirimi ihtimali daha güçlü konuşuluyor olacaktı.
“Savaş olmasaydı, yarınki faiz indirimi çok daha güçlü bir beklenti olurdu. Ancak petrol fiyatlarındaki artış ve kur üzerindeki yukarı yönlü baskı nedeniyle Merkez Bankası’nın faiz indirimine gitmesini beklemiyoruz,” diyen Eryılmaz, piyasada bu yönde genel bir fikir birliği oluştuğunu ifade etti.
Politika faizinin sabit tutulacağı beklentisinin hâkim olduğunu belirten Eryılmaz, buna rağmen örtülü bir faiz indiriminin sinyallerinin dikkat çekici olduğunu vurguladı:
“Ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti 46’nın altına düştü. TL referans faizi de 49’dan 46’lara kadar geriledi. Yani teknik olarak piyasaya 250-300 baz puanlık bir gevşeme verilmiş durumda. Buna rağmen, Merkez Bankası’nın politika faizini sabit tutmaya devam edeceğini öngörüyorum.”
19 Mart sonrası geçilen asimetrik faiz koridoruna da dikkat çeken Eryılmaz, Merkez Bankası’nın üst bantta 300 baz puanlık yukarı alan açtığını, ancak bu durumun tersine dönüp dönmeyeceğinin belirsiz olduğunu söyledi:
“Piyasalar şu soruyu tartışıyor: Merkez Bankası bu üst bandı yeniden aşağı çekerek simetrik koridora geri döner mi? Yani, 'artık acil bir durum yok, 150 baz puanlık hareket alanı yeter' mesajı verir mi? Yarın böyle bir adım atılması beni şaşırtmaz.”
Eryılmaz, döviz piyasasındaki genel görünümün olumlu olduğuna dikkat çekerek, faiz indirimi için teknik alanın oluştuğunu söyledi:
“Döviz talebinde azalma var, Merkez Bankası rezerv biriktiriyor, yıl sonu için kur beklentileri aşağı yönlü. Enflasyon cephesinde ise Mayıs verisi yüzde 1,5 geldi. Haziran’da da petrol fiyatlarındaki artış olmasa yine benzer bir sonuç bekleniyordu. Teknik olarak faiz indirimi için alan var. Ama savaşın seyri bu tabloyu değiştirebilir.”
Filiz Eryılmaz, savaş ortamına rağmen altın fiyatlarının beklenen sıçramayı yapamadığını vurguladı:
“Altın 3.435 doları aşamadı. O eşiği geçseydi 3.500 dolarlara hızlı bir yükseliş görebilirdik. Ancak direnç kırılamadı ve ons altın yeniden 3.400 doların altına geriledi. Gram altında da 4.300 TL altı görüldü. Bu, altında baskının hâlâ sürdüğü anlamına geliyor.”
Kısa vadede gümüşün altına kıyasla daha güçlü bir performans sergileyebileceğini söyleyen Eryılmaz, yatırımcılara portföylerde çeşitliliğe gitmeleri yönünde tavsiyede bulundu:
“Gümüşte 35,5 doların üzeri yukarı yönlü seyri destekliyor. 39 dolara kadar bir hareket görebiliriz. Bu seviye geçilirse 43 dolar yeni hedef olabilir. Altın yerine gümüş, paladyum ve platin gibi gri emtialar kısa vadede daha cazip olabilir. Ancak bu tür yatırım kararlarında temkinli olmak önemli.”
Savaşın büyümemesi ve özellikle ABD’nin çatışmaya doğrudan müdahil olmaması halinde, Temmuz ayında Merkez Bankası’nın faiz indirimi ihtimalinin masada olabileceğini belirten Eryılmaz, “Petrol fiyatları yukarı gitmez, kur baskısı da hafiflerse faiz indirimi başlayabilir. Ancak jeopolitik riskler bunu erteleyebilir,” ifadesini kullandı.