Türkiye, plastik geri dönüşümde küresel bir güç olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. İstanbul’da ikinci kez düzenlenen RePlast Eurasia Plastik Geri Dönüşüm ve Ham Maddeleri Fuarı, 14 ülkeden 150’yi aşkın firmanın katılımıyla kapılarını açtı. 10 binden fazla ziyaretçi beklenen fuar, Türkiye’nin Avrupa’nın en önemli geri dönüşüm merkezlerinden biri haline geldiğini kanıtlıyor. Yeşil Dönüşüm ve Teknoloji Derneği (PAGÇEV) Başkanı Yavuz Eroğlu, fuarın henüz ikinci yılında dünyanın en büyük ikinci plastik geri dönüşüm fuarı olduğunu belirterek, Türkiye’nin sektörde küresel liderliğe oynadığını vurguladı. Otomotiv, beyaz eşya ve tekstil gibi sektörlerde geri dönüştürülmüş malzeme kullanımının zorunlu hale gelmesiyle büyüyen bu alanda, Türkiye’nin stratejik konumu ve yenilikçi yaklaşımı dikkat çekiyor.
Yeşil Dönüşüm ve Teknoloji Derneği (PAGÇEV) ile TÜYAP’ın iş birliğinde 8-10 Mayıs 2025 tarihleri arasında ikinci kez düzenlenen RePlast Eurasia Plastik Geri Dönüşüm ve Ham Maddeleri Fuarı, geri dönüşüm endüstrisinin tüm paydaşlarını İstanbul’da buluşturdu. İlk yılında 10 ülkeden 123 katılımcı firma ve 8 bin 500 profesyonel ziyaretçiyi buluşturan RePlast Eurasia Fuarı'na bu sene ise 14 ülkeden 150'yi aşkın firma katılırken, ziyaretçi sayısının da 10 bini aşması bekleniyor. Türkiye’de plastik geri dönüşüm ham maddeleri ve teknolojilerin vitrine çıktığı ilk ve tek platform olan RePlast Eurasia Fuarı’nda geri dönüşüm makine üreticileri, toplama ayrıştırma yapan firmalar, filtre üreten firmalar, geri dönüşüm ham madde üreticileri, petrokimya firmaları, geri dönüşüm poşet üreticileri son teknoloji ürün ve hizmetlerini sergiliyor.
Dünyada geri dönüşüm ile ilgili en büyük fuarın uzun yıllardır Hollanda'da yapıldığını belirten Yeşil Dönüşüm ve Teknoloji Derneği (PAGÇEV) Başkanı Yavuz Eroğlu, Türkiye olarak henüz ikinci yılda Hollanda'daki organizasyonu yakaladıklarını kaydetti. Geçtiğimiz yıl fuarın ilk kez düzenlenmesine karşın gerçekleşen rakamların kendilerini de şaşırttığını kaydeden Eroğlu, bu sene ise daha da üzerine koyduklarını ve geri dönüşüm sektöründe Türkiye'nin küresel merkez olma hedefine bir adım daha yaklaştığını söyledi.
Geri dönüşüm sektörünün son yılların en gözde sektörlerinden biri olduğuna işaret eden Eroğlu, "Geri dönüşüm son tüketicinin istediği bir şey olmanın yanında esas olarak Avrupa Birliği'nin otomotiv, beyaz eşya ve tekstil başta olmak üzere birçok sektörde kullanımını zorunlu hale getirmesi ile son derece değerli hale geldi. Avrupa Birliği'nde ürün satmak isteyen firmalar, vergi avantajından da yararlanmak için belli oranda dönüştürülmüş malzeme kullanmak zorunda ve bu malzemenin temininde büyük sıkıntı çekiyorlar. Sektörlerin geri dönüşmüş plastiğe ihtiyaçları giderek artıyor. Bu ürünleri eskiden firma firma araştırıp bulurken artık fuarda hepsine ulaşabiliyorlar. Geri dönüşüm makinesi arayan da geliyor, geri dönüştürülmüş ham madde arayan da. AB tam 'aldık götürüyoruz bu işi, tekelleştiriyoruz' derken biz araya girip sektörün yönünü Türkiye'ye çevirdik. Ayrıca fuarda çok önemli konferanslar düzenliyoruz ve tüm dünyadan 30'u aşkın konuşmacı sektörün gideceği yer ile ilgili bilgiler verecek, sektörde yer alan firmalara yepyeni vizyonlar kazandıracak. " dedi.
Geri dönüşümde Türkiye'nin Avrupa'daki pozisyonunu giderek kuvvetlendirdiğini ve iki sebepten dolayı hızlı bir şekilde büyüdüğünü anlatan Eroğlu, "Bir tanesi Türkiye'nin Avrupa gibi geri dönüşmüş atığa büyük ihtiyacı olan pazarın yanı başında olması. İkincisi de, ilk başlarda kamuoyunda yanlış anlaşılsa da, atık ithalatının serbest olması. Çünkü bu iş sadece plastik işi değil. Eğer yeterli geri dönüştürülmüş malzemeye ulaşamazsak yarın Avrupa'ya beyaz eşya da satamayız otomotiv de. Türkiye'de topladığın atık matematik olarak buna yetmez, çünkü ihracatımız çok fazla. O nedenle Türkiye'nin yurtdışından atık ithalatına her zaman ihtiyacı var. Bir yandan Türkiye Avrupa'nın çöplüğü oldu eleştirileri gelirken, diğer taraftan Avrupa'daki geri dönüşümcüler de ‘bu atık Türkiye'ye gitmesin biz geri dönüştürelim, o çöp burada kalsın’ diye uğraşıyorlar. Avrupa da artık kendi atığını kaptırmamanın derdinde." ifadelerini kullandı.
Geri dönüşümü stratejik bir sektör olarak gördüklerini ve ülke adına son derece önemli bir iş yaptıklarını kaydeden Eroğlu, sektörün Türkiye'deki büyüklüğü ile ilgili olarak da şu bilgileri verdi:
"Bizim plastikte geri dönüştürdüğümüz ve granüle çevirdiğimiz miktar 1,5 milyon tonu geçti. Toplamda ise 1,75 milyon tonluk bir geri dönüşmüş malzeme elde ediyoruz. Bu rakamlara baktığımızda Avrupa'da 2 milyon ton işleyen Almanya’nın ardından Türkiye ve İspanya ikinciliği paylaşıyor: Önümüzde birinciliğe giden bir yol olduğunu söyleyebiliriz. Bunun yanında geri dönüşüm makinalarında da Türkiye olarak iyi bir konumdayız. Avrupa'da Türk makinalarına ciddi bir talep olduğunu görüyoruz. Hem kalite olarak iyiyiz hem de Avrupalı rakiplerimize göre daha uygun maliyet sunabiliyoruz."