Ekrem İmamoğlu'nun diplomasına ilişkin yaptığı suç duyurusuyla dava sürecini başlatan üniversite öğrencisi Ozan Özcan dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Dava sürecini anlatan Özcan, "Diploma iptali benim için bir zafer olacak" ifadelerini kullandı.
Ankara'da yaşayan Hacettepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu Ozan Özcan, gazetede gördüğü Ekrem İmamoğlu'nun haberini araştırmaya başladı. Araştırma yaparken YÖK denkliğinin Girne Amerikan Üniversitesi'ne 1993 yılında verildiğini fark eden Özcan, İmamoğlu'nun geçişinin bu tarihten önce olduğunu gördü. Durum üzerine üniversiteli genç, savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Özcan'ın şikayetinin ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İmamoğlu'nun üniversite diplomasının sahte olduğu iddiasıyla hazırlanan iddianame, mahkemece kabul edildi. İddianamenin yeniden hazırlanmasının ardından Özcan, açıklamalarda bulundu.
İlk günden beri haklı olduğunu bildiğini aktaran Ozan Özcan, yaptığı araştırmalar doğrultusunda suç duyurusunda bulunduğunu söyleyerek, "Zaten benim suç duyurusunda bulunduğum dilekçede 1990 yılında Girne Amerika Üniversitesi'nden İstanbul Üniversitesi'ne geçiş yaptığı yazıyordu. Ama 1993 yılında denkliği alınmıştı. Bu konuda da Ekrem İmamoğlu, Girne Doğu Akdeniz Üniversitesi'nden Doğu Akdeniz Üniversitesi adıyla evrakta sahtecilik yaparak geçiş yapıyor. Aynı zamanda kontenjan artışında usulsüzlük var. Bu tarz kontenjan erken sonlandırılıyor. Bu şekilde usulsüzlük yaparak geçiş yapmış. Savcılık da şimdi iddianameyi düzenledi. Mutluyum" diye konuştu.
Hala tehditler aldığını kaydeden Özcan, birkaç tanesini sosyal medya hesabından paylaştığını belirterek, "Direkt İBB'nin sosyal medya ekibinden birkaç kişi de tehdit etti. Bu şekilde tehditler devam ediyor. Ama ben de aynı şekilde avukatımla beraber o arkadaşlar hakkında suç duyurusunda bulundum. Silahlı değildi bu son tehdit. Onda da işte 'Murat Ongun'a bunları yapmayacaktın. Seni şöyle yaparım, böyle yaparım' falan filan. Bu şekilde tehditler oldu. Onda da zaten suç duyurusunda bulundum" açıklamasında bulundu.
Suç duyurusundan sonra eleştirenlerin de, destek çıkanların da çok olduğunu ifade eden Özcan, "Taraf olmaktan ziyade hakikaten haklının yanında duran çok kişi vardı. Eleştirenler de zaten o dönem eyleme katılanlar. Hala da eylemler devam ediyor. Haftada bir falan buluşuyorlar herhalde. Diyecek bir şey yok zaten. Üniversiteli arkadaşlar zaten toplanıyor. Ben onların da hakkını korudum bakınca, çünkü onlar dirsek çürüterek o diplomayı alacaklar ama Ekrem İmamoğlu evrakta sahtecilik yaparak, . İnşallah bu yanlıştan dönerler" dedi.
Üzerinden 20 yıl geçtiği için cezai işlem olmayacağını ama diploma iptali olacağını dile getiren Özcan, şöyle konuştu:
"Çünkü diploma kazanılmış hak olarak geçmiyor diye biliyorum ben. Diploma iptali benim için bir zafer olacak. Çünkü ben bunun için suç duyurusunda bulunmuştum. Benim için bir zafer olacak bu. Ceza alıp almaması benim için çok önemli değil zaten. Diploma iptal edilsin yeterli. Evrakta sahtecilik yaptığı zaten iddianamede de yazıyor. Zaten bunun belgeleri de ortada. Bir sahtekarın Cumhurbaşkanı adayı olmasını engelledik. Ne mutlu bana. Cumhurbaşkanlığı adaylığı cidden önemli bir müessese. Devleti yönetecekler sonuçta. Böyle bir adamın zaten aday olmaması lazımdı. İnşallah bu şekilde de önüne geçmiş olduk."
Suç duyurusunu 3 belge şeklinde verdiğini dile getiren Özcan, "Biri suç duyurumdaki dilekçe. Bu işte 90 yılında geçiş yapıyor, 93 yılında YÖK denkliği alıyor diye. İkinci belgede Girne Amerikan Üniversitesi'nin 93 yılında YÖK denkliğini aldığına dair bir belgeydi. Üçüncü belge de zaten Ekrem İmamoğlu'nun biyografisinde 90 yılında geçtiğine dair bir belgeydi. Bu şekilde suç duyurusunda bulundum" ifadelerine yer verdi.