Tgrt Haber

İlk Türk astronot Alper Gezeravcı TGRT Haber'de... Yeni hedeflerini anlattı: Bu daha başlangıç

Editör: Suat Vilgen / Kaynak: TGRT Haber
20 Şubat 2024 08:43 - Güncelleme : 20 Şubat 2024 10:04
alper gezeravcı,uzay

Uluslararası Uzay İstasyonu'nda geçirdiği 18 günün ardından Türkiye'ye dönen Alper Gezeravcı TGRT Haber'e konuştu.. Hem uzay deneyimini paylaştı hem de bundan sonraki yol haritasını anlattı

Türkiye'nin uzaya gönderdiği ilk insan olarak tarihe adını yazdıran Alper Gezeravcı, Uluslararası Uzay İstasyonu'nda geçirdiği 18 günü ardından 9 Şubat'ta Dünya’ya iniş yapmıştı. 12 Şubat’ta yurda dönen Gezeravcı, uzaydaki tecrübelerini  TGRT Haber ekranlarında anlatırken bundan sonraki hedeflerini de paylaştı. 

 21 gün boyunca uzayda kalan Gezeravcı neler yaşadı? Hangi çalışmalara imza attı?

İşte röportajdan öne çıkanlar: 

Gerçekten Türkiye Büyük bir başarı ve gurur yaşattınız. Uluslararası Uzay İstasyonu'na gitmeden önce nasıl bir hazırlık sürecinden geçtiniz, nasıl bir hayat düzeniniz vardı?

29 Nisan 2023'te sayın Cumhurbaşkanımız tarafından halkımıza Teknofest'te bu duşurunun yapılmasından çok önce Amerika Birleşik Devletleri'nde eğitimlerimize başlamıştık. Çok sıkı ve yoğun bir hazırlık süreci geçirdik. Uluslararası Uzay İstasyonu'nda modülleri bulunan Japonya Uzay Ajansı bünyesinde Avrupa Uzay Ajansı bünyesinde... Orada gerçekleştireceğimiz bilim deneyleri burada bizzat tasarlandı, bir araya getirildi. Laboratuvarlarda ilgili bilim adamlarımızın eşliğinde hazırlık süreçlerini gerçekleştirdik. Uluslararası Uzay İstasyonu içerisindeki faaliyetlere yönelik hazırlık sürecimizde bir de ilave olarak oraya Falkon 9 roketi ve Dragon kapsülünün hem üreticisi hem de işletmecisi pozisyonundaki SpaceX firması bünyesinde fırlatmaya yönelik özel eğitimlerimizi tamamlayıp, bunların tamamı 8 buçuk aylık sürenin içerisine sığdı. 

İlk Türk astronot Alper Gezeravcı TGRT Haber'de... Yeni hedeflerini anlattı: Bu daha başlangıç - 1. Resim

Peki uzaya ayak bastığınızda ilk nasıl hissettiniz, nasıl bir duyguya kapıldınız?

Uzaya ayak basamadım. Maalesef yer çekimsiz bir ortam karşıladı bizi orada ilk. İstasyona eriştiğimiz andan itibaren daha öncesinde de Dragon kapsülünün içerisinde fırlatma esnasında daha kalemle üçüncü dakikadan itibaren yerçekimsiz ortama girdik. Direkt Dragon'un içerisinde koltuğumdan çözüldüğüm andan ve kapsülün içerisinde serbest dolaşıma başladığım andan itibaren, sonrasında Uluslararası Uzay İstasyonuna eriştiğimiz ve oradaki faaliyetlerimize başladığımız andan itibaren hiçbir adaptasyon ve uyum problemi yaşamadım.

Orada 13 farklı deneye çalışması yaptınız. En çok dikkat çekenlerden birisi de Tuz Gölü'ndeki bir bitki alg deneyi oldu. Bu ve diğer 12 deneyle birlikte Türkiye ne gibi kazanımlar sağlayacak?

Bu bitki dünyanın farklı bölgelerinde yetişen endemik bir bitki. Türkiye'de de Tuz Gölü bölgesinden seçilmiş olmasının özel bir önemi var. Örneklerine kıyasla bu akın zamanda Nasa'nın resmi literatürlerinde yer bulan bir bitki oldu. Bizim deneyimize söz konusu olmakla birlikte çok hakikaten farklı iklimlendirme koşullarına, farklı yetişme koşullarına mukavemet gösterilen çok farklı bir bitki. Dayanıklı bir riski, tuz stresine maruz kalma ve ortaya koyduğu. Direnç reaksiyonu gözlemleme açısından sıra dışı bir deneydi. Neye hizmet ediyor? Uzay ekosistemi çok büyüyor, ilerleyen yıllarda Ay ortamında, daha sonrasında Mars ortamında kurulması planlanan farklı yaşam ortamları olacak. Bu yaşam ortamlarında beraberinde oluşturacağı ekosistemden pay alabilmek, buradaki döngüye katkıda bulunabilmek ve dünyanın bu alanda hakikaten paydaş olan ülkelerinden biri haline gelebilmek için hak ettiğimiz şekilde öncü çalışmalarının aslında habercileri bunlar. 

Az önce de aslında ifade ettiniz, uzayda yaşam nasıldı? Kapsülün içerisi nasıldı? Çünkü orası sizin için aynı zamanda hem bir yaşam alanıydı hem de bir laboratuvardı. Günlük rutininiz nasıldı? Orada güne nasıl başlıyordunuz?

Uluslararası Uzay İstasyonu insanoğlunun bugüne kadar bir araya getirmiş olduğu işletmesini gerçekleştirdiği, en pahalı, en karmaşık bilimsel laboratuvar. Dolayısıyla her ne kadar yaşam alanımız da aynı bölgenin içerisinde gerçekleşse de 24 saat faal, döngüsü devam eden hiç durmadan çalışan bir bilimsel laboratuvar niteliğindeydi. Dolayısıyla bizim dünyada uykuya istirahate giderken alışık olduğumuz şartlar orada mevcut değildi. Keza dünyada gerçekleştirdiğimiz bilimsel deneylerde maruz kaldığımız fiziksel şartların çok ötesinde, farklı döngüler mevcut orada. Dolayısıyla bu ortamın dünyada yer çekimi ortamında gerçekleştiremediğimiz deney adımlarını gerçekleştirebilmek, ihtiyaç halinde de tekrarlarını yapabilmek adına bize müthiş fırsatlar sunuyordu.

İlk andan itibaren, kısıtlı olan zamanımızın her anını değerlendirme fırsatı buldum. Deney düzeneklerimiz zaten belli bir plan tayininde faaliyete geçirildi ama o öngörülen ilk 23 gündeki faaliyetsizlik sürecini de oryantasyon sıkıntısı yaşamamış olmam sebebiyle kullanabilme imkanımız oldu. 

İlk Türk astronot Alper Gezeravcı TGRT Haber'de... Yeni hedeflerini anlattı: Bu daha başlangıç - 2. Resim

Döndüğünüzde "Ülkem için her göreve hazırım" dediniz ve Türkiye Uzay Ajansı'nın yönetim kadrosuna seçilen  6 isimden birisi oldunuz. Bundan sonra ne gibi çalışmalar yapacaksınız?

Ülkemin bana imkan tanıdığı eğitim şartlarıyla bu günlere gelebildim. Bundan sonra da ülkemin vereceği her türlü görevi hazır vaziyette bekliyor durumdaydım. Bundan sonra atılacak adımların planlama çalışmaları daha ilk toplantımızdan itibaren başladı. Sayın bakanımız çok güçlü bir şekilde bunu ifade etti, vurguladı. Bu, sadece bir başlangıçtı, bir yere varış hikayesi değildi. Dolayısıyla daha devamında göreceğiniz çok adımlar olacak. Bu noktada da yaptığımız ilk astronot ve bilim misyonunda elde ettiğimiz gözlemler, tecrübelerimizle bundan sonraki karar adımlarını alma noktasında buradan faydalanıyor olacağız.

Bu bir varış hikayesi değil, başlangıç hikayesi dediniz. Bundan sonra bayrağı da Tuva Cihangir Atasever'e devrettiniz. Onun çalışmalarından bahsedebilir miyiz biraz?

Kardeşim Tuva da yoğun hazırlık süreçlerini uzun bir müddettir sürdürüyor. Yine farklı bilimsel denemelerin deneylerin gerçekleştirileceği bir uçuş olacak. Aynı zamanda uzayda gerçekleştirdiğimiz görev çeşitliliği açısından da önemli bir adım. Tarihimizde ilk defa teşebbüs ettiğimiz, hak ettiğimiz konuma bir an önce, hızlı adımlarla erişme noktasında atılmış kararlı adımların ikincisi olacak. Daha nicelerde yakın zamanda gelecek kısmet olursa.

Vücudunuzda ne gibi değişiklikler oldu? Aslında çok merak ediliyor. Az önce cevap vermiştiniz. Adaptasyon konusunda bir problem yaşamadım diye ama gitmeden önce sanırım sizden bir kan örneği alındı. Geldikten sonra da alındı. Fiziksel anlamda kendinizde ne gibi bir değişiklik hissettiniz?

Yerçekimsiz ortama ilk nüfuz ettiğimiz Dragon Kapsülü'nün içindeyken dahi, 4 kişilik ekip olarak birbirimizin yüzündeki o genişlemeyi gözlemleme imkanımız oldu. Malumunuz yerçekimi ortamında kanın vücudunun üst bölgelerine transfer etmeye çalıştığı kan belli bir mukavemetle karşılaşıyor ve vücudun alt bölgelerine toplanıyor. O noktada, aynı direnci gösteren kalbin vücut sıvısını daha üst noktalara taşıma imkanını rahatlıkla bulması vesilesiyle yüz bir anda genişliyor. Çekik gözler, daha geniş yüz hatları... Bu değişimleri fark ettik.

İlk Türk astronot Alper Gezeravcı TGRT Haber'de... Yeni hedeflerini anlattı: Bu daha başlangıç - 3. Resim

Havalimanına indiğinizde sizi orada en çok şaşırtan neydi? Gördüğünüzde hayrete düştüğünüz bir an oldu mu? Türkiye'yi de izlediniz orada.

Öngörü dahilinde olmayan farklı, çok şaşırdığımız bir süreç olmadı ama şu değişikti, mesela yıldırımlar! Farklı elektrik yüklerinin bir araya gelmesiyle oluşan ve yeryüzüne toprağa erişen ve hep yeryüzünden görmeye alıştığımız yıldırımları ilk defa bulutların üzerinden gözlemleme imkanı oldu. Bu değişik bir tecrübeydi

Sayenizde çok sayıda genç ve çocuğa astronomi ve uzay bilimi aşılandı. Bundan sonraki süreçte de aslında bunu yapacaksınız. Buradan gençlere ne söylemek istersiniz?

Genç kardeşlerime söylemek istediğim şu, ben 44 yaşında hasbelkader bu göreve nail olabilmiş, bu görevi gözlemleyebilmiş bir insanım. Bugüne kadar da bu görev gerçekleşene kadar bu hayale teşebbüs edememiş bir insanım. Dolayısıyla hiçbir zaman hayalimin bir parçası olmamıştı. Filmlerin içerisinde belgesellerin içerisinde gördüğümde de hep kendime telkinim; bu hayal, başka milletlerin hayali. Elinde olan mutluluklarla tatmin olmayı bil ve elinde olanla mutlu ol şeklindeydi. Artık sevgili kardeşlerimin bu ülkenin bir vatandaşı olarak potansiyelleri çok yüksek. Kendilerine olan öz güveni ayakta tutsunlar. Potansiyellerine güvensinler. Bundan sonra benim gibi hayallerini kısıtlama ihtiyaçları artık söz konusu değil. Arzu ederlerse memleketimizin ülkemizin güçlü iradesiyle bu yolda onlar için açılmış durumda. Potansiyellerini arzu ettikleri her alana tatbik etme imkanları var. Yolları, bahtları açık olsun, gelecekleri parlak olsun. 

Kaynak: TGRT Haber
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...