Lübnan'a yapılan dijital saldırıda İran detayı
Savunma Sanayii Araştırmacısı Fatih Mehmet Küçük, Lübnan'da gerçekleştirilen siber saldırıyı değerlendirdi. Cihazların İran üzerinden tedarik edildiği iddialarını söyleyen Küçük, ''İsrail bunu tespit ettikten sonra bu cihazlar ya üretilirken ya da üretildikten sonra çok düşük miktarda ancak gelişmiş bir patlayıcı madde konuldu." dedi. Uzman isim saldırının ekonomiyi etkileyeceğini belirtti.
Hizbullah mensuplarının haberleşme amacıyla kullandığı çağrı cihazları Lübnan'da eş zamanlı patladı ortalık karıştı. İsrail'in yaptığı saldırıda 9 kişi öldü, 2500 kişi yaralandı. Savunma Sanayii Araştırmacısı Fatih Mehmet Küçük, Lübnan’da gerçekleştirilen saldırıda Hizbullah’ın güvenli iletişim aracı olarak gördüğü yaklaşık 95 gram ağırlığında küçük çağrı cihazları kullanıldığını belirtti.
Mehmet Küçük, ''Büyük ihtimalle Hizbullah, kendi ekosistemi içerisindeki insanlarla güvenli haberleşme için kullanıyordu. Kuvvetle muhtemel çağrı cihazına sinyal giden kişi, güvenli iletişim cihazından ulaşması gereken ilgili yere ulaşıyordu. Aslında kendi güvenliğini sağlamak için kullandığı bir yöntemdi, fakat İsrail Hizbullah’ın bunu üçüncü parti tedarik hattından temin ettiğini fark etti.'' ifadelerini kullandı.
İRAN İDDİASI
Hizbullah’ın adını vermeden bir alıcı bu tarz cihazları alır ve teslim edeceğini söyleyen Küçük, ''Bir diğer iddia da bu cihazların İran üzerinden tedarik edildiği. İran da aynı yöntemle bu cihazları tedarik edecektir. İsrail bunu tespit ettikten sonra bu cihazlar ya üretilirken ya da üretildikten sonra çok düşük miktarda ancak gelişmiş bir patlayıcı madde konuldu. Çeşitli uluslararası gazetelerde bunların içine ’20 gramlık gelişmiş patlayıcının entegre edildiği’ bilgileri var ancak doğruluğunu bilemeyiz.'' dedi.
SALDIRI MOSSAD İÇİN FIRSAT OLDU
Saldırının etkisinin büyük olduğunu vurgulayan Küçük, Hizbullah’ın otonom hareket edebilme kabiliyetinin zarar görmesinin İran’a olan bağımlılığını artırdığını belirterek, ''Bu tarz idari ve lojistik taraftaki beyin takımı adamlarını yok ettiğiniz zaman Hizbullah, İran’a daha bağımlı oluyor. Bu aslında görece bakımından İran’ın da işine gelebilecek bir durum. Dolayısıyla İran’dan cihazlar geldi, İran’ın içinde istihbarat zafiyetleri var ya da yok ayrı bir tartışma konusu.'' dedi.
MOSSAD’ın 7 Ekim’de ciddi bir yara aldığını hatırlatan Küçük, ''MOSSAD imaj olarak yara aldı. Çünkü yıllarca MOSSAD propagandası yapıldı, ‘MOSSAD düşmanı dünyanın neresinde olursa bulup öldürür, her türlü bilgiyi önceden ele geçirir’ gibi ama burnunun dibindeki saldırıyı görememişti. Bu da büyük bir imaj kaybıydı. Bu saldırı MOSSAD’ın imajını tekrar düzeltmek için büyük bir fırsat oldu.'' dedi.
''EKONOMİDE YIKICI ETKİLERE SEBEP OLABİLİR''
Sivil kullanımdaki iletişim cihazlarında böyle bir durumun görülme ihtimalinin düşük olduğunu dile getiren Küçük, ''Marketten alınan bir üründe böyle bir patlama olması, devasa markaların çok büyük para kaybetmesine, ekonomide yıkıcı etkilere sebep olabilir. Buna da kimsenin kolay kolay cesaret edebileceğini zannetmiyorum.'' dedi.
Saldırıda patlayan cihazlarda aşırı ısınma yaşanması durumunda güvenlik hattı bulunan lityum bataryalar kullanıldığını dile getiren Küçük, ''Batarya ısındığı zaman işlemcinin frekansını kesmek, elektrik akımını kontrol etmek gibi bir önlem oluyor. Bu önlemi kaldırırsanız bataryanın ısınmasını sağlayıp patlayıcıyı da harekete geçirebilirsiniz. Ürünün sağlam halini görmediğimiz için şu an bir yorum yapamıyoruz.'' ifadelerini kullandı.
Saldırıda Hizbullah üyelerinin yanı sıra sivil kaybının da yaşandığını belirten Küçük, İsrail doğrudan hastaneyi vurduğunda bile uluslararası kamuoyunun harekete geçildiğini görülmediğini hatırlattı.
İran'dan gelen bu cihazlara ne kadar güvenilirlik sağlayacaklarına emin olmuyorlarmış, biraz da bizim teknolojimize güvenmeleri gerekmez mi? Böyle olaylar ülkemizin de ekonomisini etkileyebilir ki o zaman hepimiz için sorun olur.