Alev Alatlı'yı Cumhurbaşkanı Erdoğan övgüyle anlatmıştı
Hayatını kaybeden yazar Alev Alatlı'yı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü verdiği törende bu sözlerle övmüştü.
Yazar Alev Alatlı, 79 yaşında tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kültür ve Sanat Büyük Ödülü verdiği Alev Alatlı'yı övgü dolu sözlerle anlatmıştı. Edebiyat alanında ödül alan Alev Alatlı'dan bahsederken Cumhurbaşkanı Erdoğan "Sayın Alev Alatlı, mübalağasız söylüyorum bu ülkenin ve bu ülke münevverlerinin vicdanı olmuştur. Bize büyük bir medeniyet arayışını anlattı. Bize büyük zihin tutulmalarını, kalp yaralarını anlattı. Sayın Alev Alatlı bize batıyı en doğru şekilde anlattı hiç gizli kapaklı bırakmadı. Doğuyu hatırlattı. O "Yaşasın ölüm" dese de bize ona hayırlı ömür diliyoruz" demişti
Alev Alatlı da aynı ödül töreninde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan övgüyle bahsederek “Rus yazar Aleksandr Soljenitsin yaşasaydı, yüzbinlerce Suriyeli’ye kapılarını açan hükümetinizi, zat-ı alinizi ayakta alkışlardı” demişti.
Nesnel hukuktan nasibini almamış toplulukların ne denli korkunç olabileceğine dikkati çeken Alatlı, şöyle devam etmişti:
"Geçen yüzyılda Hitler Almanyası, Stalin Rusyası, bu yüzyılda Esed'in Suriyesi, DAEŞ dehşeti, saymakla bitmez. Dinden, gelenekten, kadim örf ve adetlerden soyundurulmuş, yegane ölçüsü nesnel yasaların harfinden ibaret olan toplumlar da eşref-i mahlukata layık toplumlar olamıyorlar.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Dünya 5'ten büyüktür" sözlerini anımsatan ve oligarşik düzenlerde umuma hitap eden ancak umumun henüz üstünde düşünemediği sözlerin öfke uyandırmasının, husumet çekmesinin ve bastırılmasının usulden olduğunu belirten Alatlı, şunları söylemişti:
"Siz 'Dünya 5'ten büyüktür' dediğinizde, biliyor musunuz, 'Evrensel dolandırıcılığın hüküm sürdüğü zamanda gerçeği söylemek devrimciliktir' diyen George Orwell ayağa kalkar bu sefer de o alkışlardı. Ona, Robinson Crusoe'nun yazarı Daniel Defoe da katılırdı."
YASER ARAFAT MADALYA VERMİŞTİ
Filistin davasının tanıtımına yaptığı katkılardan dolayı 1986'da Tunus'ta sürgünde bulunan Yaser Arafat tarafından "Özgürlük Madalyası"yla onurlandırılan usta yazar, geçen yıl Anadolu Ajansına verdiği röportajda, "Çok şanslı bir insan olarak kendimi konumlandırırım. Bu şans önce bir asker kızı olarak başlar. Her zaman bir kısıtlı bütçe halinde hareket etmek zorunda olan bir ailenin çocuğu olmak önemli, memur çocuğu olarak devamlı olarak tayin edilirseniz, çok görüyorsunuz Türkiye'yi. Bu benim en büyük şansımdır. Özellikle Türkiye'nin doğusunda yaşamak, okula gitmek, oradaki sıkıntıları görmek büyük şanstı." ifadelerini kullanmıştı.
