Günlük hayatımızın vazgeçilmezi hâline gelen temizlik ürünleri, sağlıklı bir yaşamın anahtarı gibi sunulsa da uzmanlar son yıllarda bu kimyasalların uzun vadede ciddi sağlık riskleri taşıdığı konusunda uyarıyor. Temizlik yaparken solunan buharlar, temas edilen kimyasallar ve kalıntıların gıdaya bulaşması gibi etkenler, bağışıklık sistemimizi zayıflatabiliyor. Bu kaygıların artmasıyla birlikte doğal çözümlere olan ilgi her geçen gün büyüyor. Ve tam da bu noktada, yüzyılın büyük bilgini İbni Sina’nın önerdiği basit ama etkili kür yeniden keşfediliyor. İşte İbni Sina’nın 1000 yıllık kürü…
Tıbbın babalarından kabul edilen İbni Sina, sadece hastalıkların tedavisiyle değil, aynı zamanda sağlıklı yaşam için önerdiği bitkisel formüllerle de çağları aşan bir etkiye sahip. Ünlü eseri El-Kanun fi’t-Tıbb’da temizlikle ilgili de pek çok tavsiye yer alıyor. Bunlardan biri ise doğal bir karışımla ev temizliğinin nasıl yapılabileceğini anlatıyor. İçeriği oldukça sade olan karışım da sirke, ardıç yağı, gül suyu ve kekik gibi ürünler bulunuyor. Bu dört basit malzemeyle hazırlanan karışım hem mikropları öldürüyor hem de ortama ferah bir koku bırakıyor.
Modern bilim de İbni Sina’nın bu yaklaşımını destekler nitelikte. Özellikle sirke ve kekik gibi doğal ürünlerin antibakteriyel ve antiviral özellikleri bugün laboratuvar ortamlarında da kanıtlanmış durumda. Ardıç yağının ise solunum yollarını açıcı ve ortamı arındırıcı etkisi biliniyor. Gül suyu ise hem doğal bir parfüm etkisi hem de antienflamatuar özellik taşıyor.
Bu karışımı hazırlamak da oldukça kolay:
1 çay bardağı doğal elma sirkesi
10 damla ardıç yağı
1 çay bardağı saf gül suyu
1 tatlı kaşığı kekik suyu (veya kaynatılıp süzülmüş kekik)
Tüm malzemeler karıştırılıp sprey şişesine konuluyor. Özellikle mutfak ve banyo gibi alanlarda yüzey temizleyici olarak güvenle kullanılabiliyor.
İbni Sina’nın bu kürü yalnızca temizlik için değil, aynı zamanda çevresel toksinlerden korunmak adına da önemli bir örnek teşkil ediyor. Günümüzde kimyasalların sadece alerjik reaksiyonlara değil, hormonal dengesizliklere ve solunum sorunlarına yol açabildiği biliniyor. Oysa yüzyıllar önce, doğadan gelen bu dört bileşenle sağlıklı ve hijyenik bir yaşam mümkün kılınabiliyordu.
Artık birçok aile çocukları için daha güvenli alternatifler ararken, doğaya ve geçmişin kadim bilgilerine dönmeyi tercih ediyor. İbni Sina’nın 1000 yıllık bu önerisi hem evlerin havasını temizliyor hem de zihnimize şu önemli mesajı veriyor. Bazen en doğru çözümler, en eski olanlardır.