Veri kaybı yaşayan her iki işletmeden biri iki yıl içinde kapanıyor. Süre 10 günü aşarsa, bu oran yüzde 93’e kadar çıkıyor. Şirketlerin geleceği, veri güvenliğine bağlı hale geldi.
Dijitalleşmeyle birlikte verinin önemi iş dünyasında geri dönülmez biçimde arttı. Ancak bu yeni çağda, verisini koruyamayan şirketler için tablo hiç parlak değil. IBM’in 2024 Veri İhlali Maliyeti raporu, veri kayıplarının şirketlerin ayakta kalma süresine doğrudan etki ettiğini net biçimde ortaya koyuyor.
İşletmelerde yaşanan veri kayıplarının yüzde 40’ı farklı ortamlarda depolanan verilerden kaynaklanıyor. Küresel ortalama maliyeti ise işletme başına 4,88 milyon dolar. Buna karşılık, önlem alan firmalar 2,22 milyon dolarlık tasarruf sağlayabiliyor.
IBM’in yayınladığı 2024 raporu, veri kaybı yaşayan her iki işletmeden birinin iki yıl içinde kapandığını gösteriyor. Bu sürecin 10 günü aşması durumunda kapanma oranı yüzde 93’e yükseliyor. Eclit CEO’su Erdem Telci, uzun süreli veri kayıplarının iş hacmini doğrudan etkilediğini belirterek, “Felaket senaryolarına karşı hazırlıklı olmak yalnızca veri güvenliği değil, aynı zamanda işletmenin geleceği için de kritik bir güvence anlamına geliyor” dedi.
Türkiye özelinde bakıldığında ise TÜİK verileri, şirketlerin yüzde 22,4’ünün en az bir kez bilgi ve iletişim teknolojileri güvenliği ihlali yaşadığını ortaya koyuyor. Eclit CEO’su Telci’ye göre, çalışan sayısı arttıkça bu ihlallerin oranı da yükseliyor. Örneğin, 10-49 çalışanı olan girişimlerin yüzde 21,2’si, 50-249 çalışanı olanların yüzde 27,6’sı ve 250’den fazla çalışanı olanların yüzde 28,8’i güvenlik ihlali yaşadı.
Telci bu konuda, “Çalışan sayısı yüksek olan girişimler, veri ihlallerine karşı başarılı felaket kurtarma senaryolarına daha fazla ihtiyaç duyuyor” uyarısında bulundu.
Veri kaybına karşı en etkili önlemlerden biri olarak görülen bulut tabanlı çözümler ve Felaket Kurtarma Hizmeti (DRaaS) kullanımında büyük bir artış yaşanıyor. Statista’nın verilerine göre, dünya genelinde her 100 işletmeden 67’si bulut depolama hizmetlerinden faydalanıyor. Şirketlerin yüzde 32’si yapay zeka ve makine öğrenimini kullanırken, yüzde 17’si DRaaS hizmeti alıyor.
Geçtiğimiz yıl 17,56 milyar dolar olan küresel DRaaS pazarının, 2025 yılında 19,63 milyar doları aşması bekleniyor. ABD’de işletmelerin yüzde 75’inin en az bir bulut hizmeti kullandığını hatırlatan Telci, veri güvenliğinin artık sadece teknoloji devlerinin değil, her ölçekte işletmenin önceliği haline geldiğini vurguluyor.
2024 yılı itibarıyla veri kaybına karşı önlem alan şirketler, ortalama 2,22 milyon dolar tasarruf sağladı. Üstelik üretken yapay zeka araçlarının yalnızca yüzde 24’ünün güvenilir olduğu bu dönemde, yedekleme sistemleri ve güvenlik çözümleri daha da kritik hale geliyor. Telci, “Veri güvenliği çözümleri, şirketleri büyük kayıplardan koruyarak maliyetleri düşürüyor” diyor.
Veri kayıplarının ana nedenleri arasında yüzde 40 ile donanım arızaları ilk sırada yer alıyor. Bunu yüzde 29 ile çalışan kaynaklı bilinçsiz ya da kötü niyetli işlemler izliyor. Doğal afetlerin ise veri kaybı nedenleri içindeki payı yalnızca yüzde 3 seviyesinde.
Telci, bu noktada DRaaS hizmetinin kritik rolüne dikkat çekiyor: “Veri kaybının doğuracağı sorunlarla karşılaşmak yerine, işletmeler DRaaS ile sadece verilerini güvence altına almaz; aynı zamanda kriz anlarında erişim problemlerini de minimuma indirerek faaliyetlerini sürdürebilirler."