Son yıllarda kuyumculuk sektöründe yaşanan durgunluk, özellikle takı satışlarını olumsuz etkilemişti. Yatırımlık altın alımları ön planda kalırken, takı kategorisinde beklenen hareketlilik bir türlü gerçekleşemiyordu. Ancak son aylarda bu tablo değişmeye başladı. Sektörde "Ajda bilezikleri" olarak bilinen takı, satışlarda adeta bir dönüm noktası yaşattı.
Kuyumculuk sektörünün temsilcilerine göre, Ajda bilezikleri sade tasarımı ve uygun fiyat avantajlarıyla dikkat çekiyor. İşçilik maliyetinin düşük olması ve alış-satış farkının azlığı, bu bilezikleri cazip hale getiriyor. Bir kuyumcunun belirttiğine göre, mağazalarda satılan her 10 bilezikten 6-8'i Ajda modelinden oluşuyor. Bu da takı satışlarında gözle görülür bir artış sağlıyor.
Bu tasarımın ismi 90’lı yıllara dayanıyor. İstanbul Kuyumcular Odası Başkan Yardımcısı ve Filiz Bilezik Genel Müdürü Erdinç Demir'in verdiği bilgilere göre, o dönemde birçok kişinin birden fazla bilezik takması popülerdi. Dönemin en ünlü isimlerinden olan Ajda Pekkan’ın taktığı bileziklere çok benzemesinden dolayı o dönem esnaflar tarafından "Ajda" olarak adlandırılmış. Genellikle 10 gram ağırlığında üretilen bu bilezikler, günümüzde tekrar popüler hale gelerek eski moda akımını yeniden yaşattı.
Sektör temsilcileri, Ajda bileziklerinin yeniden moda olmasının yalnızca bireysel satışları değil, aynı zamanda Kapalıçarşı gibi altın piyasalarının merkezlerini de hareketlendirdiğini ifade ediyor. Bu bileziklerin sunduğu uygun fiyat avantajı ve estetik görünüm, hem tüketicilerin hem de kuyumcuların yüzünü güldürdü. Ajda bilezikleri, kuyumculuk sektöründe uzun süredir beklenen bir canlanmayı sağlayarak, takı modasında yeni bir dönemin başlangıcına işaret ediyor.