İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde çalışan 23 bin işçi greve gitti. Kentte adeta hayat durma noktasına geldi. Grevin 4'üncü gününde de uzlaşma sağlanamazken İzmir'de sokaklarda çöp yığınları oluştu. Vatandaşlar isyan etti.
İzmir Büyükşehir Belediyesinde çalışan 23 bin işçi toplu iş sözleşmelerindeki anlaşmazlık nedeniyle greve gitti. İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir'de çalışan binlerce işçi 4 gündür grevde. 29 Mayıs gününden beri otopark, anaokulu, kent temizliği gibi alanlarda belediye hizmetleri durdu.
Günlerdir anlaşma sağlanamayınca kent adeta kocaman bir çöplüğe döndü. Sokaklardan toplanmayan çöpler yığın oluşturdu. Vatandaşlar kötü koku ve görüntü karşısında isyan etti.
Başta ulaşım olmak üzere birçok hizmetin durma noktasına geldiği grevin dördüncü gününde, bu sabah Kültürpark 1 nolu hol önünde toplanan işçiler "direne direne kazanacağız", "sadaka değil toplu sözleşme" gibi sloganlarla halay çekerek seslerini duyurmaya çalıştı. Burada açıklamalarda bulunan Disk/Genel-İş İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Ercan Gül, "Biz uzlaşmayı isterken masayı dağıtmayalım derken bizi masadan uzaklaştırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Bizi halkla karşı karşıya getirmeyin diyoruz. Bizi halkla karşı karşıya getiriyorlar. Ne yapacakmış? Kamuoyuna bizim maaşımızı soracakmış. Oylama yapacakmış. Tamam, biz varız. Bürokratların maaşını da koy. Kamuoyu oylasın. Biz farklı şirketlerin net rakamlarını açıklarken ama onlar bürüt rakamları açıklamıyor. Bugün var olan hâlihazırda İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde bizim haricimizde bizim talep ettiğimiz ücretlerin brütlerini de açıklayın. Halkı öyle sorun. Bakalım ne cevap gelecek size" ifadelerini kullandı.
Güvenceli çalışma bir lütuf olmadığını insan onuruna yaraşır bir yaşamın temel hakkı olduğunu belirten DİSK/Genel-İş İzmir 9 No'lu Şube Başkanı Sedat Kenar, "Bizi almadığımız para ile İzmir halkının önüne atmaktan vazgeçin. Biz emekçiler 80 bin TL veya 100 bin TL istemiyoruz. Aynı işyerinde çalıştığımız ve aynı işi yaptığımız mesai arkadaşlarımız ile aynı ücreti almak istiyoruz. Ayrıca Biz toplu sözleşmedeki haklarımızı yıllardır vermiş olduğumuz mücadele sonucunda kazandık. Bu hakları kimse bize lütuf olarak sunmadı kimsede bir söylemle geri alacağını düşünmesin. Biz hem haklarımızı korumak Hem de insanca yaşanacak için bir ücret talep ediyoruz. Çünkü biz emekçiler kiramızı, faturalarımızı ve kredilerimizi ödemekte zorlanırken, çocuklarımıza harçlık veremiyor olmamız bizleri fazlasıyla derinden yaralıyor. Gelin bu toplu sözleşme masasını gerçekler üzerinden kurun ve bu kaos artık bir son bulsun. Bu grevin ne belediyemize ne bizlere nede İzmir halkına faydası yok. Bu grev belediye bürokratlarının ve bizlerin atacağı adımlar ile sonlanacakken biz adımlarımızı fazlasıyla attığımıza inanıyoruz sizlerin de olumlu adımlar atmasını istiyoruz."
DİSK/Genel-İş İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Engin Topal ise "Yarın İzmir’de nerede toplanacağımız sadece 4 kişi biliyor. Bizi engelleyemezler, tüm İzmir’i kırmızıya boyayacağız" dedi.