Eskişehir'in Seyitgazi ilçesinde başlayarak Afyonkarahisar'ın İhsaniye ilçesine sıçrayan orman yangınına müdahale sırasında alevlerin içinde kalan 5 orman işçisi ve 5 AKUT gönüllüsü şehit oldu. Şehitlerin cenazeleri, kimlik tespiti ve DNA incelemesi için Afyonkarahisar Devlet Hastanesi'nden Ankara Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı'na getirilmişti.
Yangında hayatını kaybeden kişilerin kimliklerinin kesin olarak belirlenmesiyle birlikte ailelerin gözleri yaşlı bir şekilde kurum önündeki bekleyişi de sürüyor. İlerleyen saatler ise cenazelerin ailelerine teslim edilmesi bekleniyor.
Adli Tıp Kurumu önünde bekleyen şehit AKUT gönüllüsü Arslan'ın babası Gürsel Arslan, oğlunun fedakarlıklarını gözleri dolarak anlattı.
Baba Arslan, "AKUT gönüllüsü değildi, AKUT sevdalısıydı, AKUT aşığıydı. Keçi kayboluyor, insan kayboluyor gidiyordu. En son Adıyaman depremine gitti. Bir ay sonra geldi, elleri tırnakları mosmordu. Oğlum 'biraz dinlen' dedim. İki gün üç gün durdu, tekrar gitti. Durmuyordu yani, evde durmuyordu." dedi.
Acil durumlarda kendilerine haber vermeden hızlıca olay yerine gittiğini belirten Gürsel Arslan, "Tabii, bize haber yok. Basar saniyesinde gider, çünkü bize haber verirse dakika kaybediyor. Bastı gitti. Ulaşmaya çalıştık, ulaşamadık." diye konuştu.
Oğluyla en son pazar akşamı görüştüğünü ifade eden Arslan, yardımsever bir oğlu olduğu için gururlu olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Gerçekten ciddi anlamda gurur veriyor bana. Dün akşam kızımla konuştum. 'Baba niye ağlıyorsun, abim cennete gitti.' dedi. 'Bak kuşları kurtardı, ağaçları kurtardı, Adıyaman'daki depreme gitti, niye ağlıyorsun ki?' dedi. Yani 16 yaşındaki kızım benden metanetli ama biz duramıyoruz işte."
Şehidin amcası Aydın Arslan ise yeğeninin doğa, hayvan ve insan sevgisiyle dolu olduğunu belirterek, "24 yaşında, 2000 doğumlu, gönüllüydü. Depremde gitti, Marmaris'e gitti. İnsan sever, doğa sever, hayvanseverdi." ifadelerini kullandı.
Muharrem Canın 20 yıllık arkadaşı olduğunu söyleyen Orhan Kızıltepe "Çok sevilen bir insandı. 15 yılı aşkın AKUT görevlisiydi. Elinin ulaşabileceği her yere yardım etmeye çalıştı. Kendisi makine mühendisiydi, baş mühendis olarak görev yapıyordu. Vatanını, milletini seven. Yardımsever harika bir Türk genciydi. Mekanı cennet olsun, ölümü kendisine yakıştıramıyoruz. Çok büyük bir kayıp bizim için. Söylenecek çok şey var ama maalesef sözün tükendiği yerdeyiz" dedi.
Bir hayırseverlikle yavrumuz şehit verdik diyen Bayram Eren Arslan'ın amcası Aydın Arslan, "Kimseye haber vermeden nerede yardım işi var kendi başına çeker giderdi. 1 ay Hatay'da kaldı, sonra Marmaris'e gitti, sonra buraya geldi. Harçlığını alıp giderdi gönüllü olarak" diye konuştu.