Gündem

Sumud Filosu aktivistlerine kötü muamele! İkbal Gürpınar: 'Tuvalet suyu içtik, çıplak arama yapıldı'

İsrail'in Gazze'de ablukayı kırmak için yola çıkan Küresel Sumud Filosu'na müdahalesi sonrası alıkonulan Türk vatandaşları yurda döndü. Uluslararası sularda hukuksuz bir şekilde engellenen aktivistler, Gazze'de sistematik bir biçimde katliam ve açlık politikası yürüten İsrail'in kendilerine tutuklu kaldıkları süre içinde gösterdikleri kötü muameleyi anlattılar.

KAYNAK:
AA, İHA
|
GİRİŞ:
04.10.2025
saat ikonu 19:09
|
GÜNCELLEME:
04.10.2025
saat ikonu 19:14

'de yürütülen ablukayı kırmak için harekete geçen Küresel Sumud Filosu'ndaki Türk vatandaşları 'in müdahalesi sonrasında yaşadıklarını anlattı. Aktivistlerden İkbal Gürpınar ve Ayçin Kantoğlu İsrail'in kendilerine yönelik insanlık dışı muameleyi, psikolojik ve fiziki baskının boyutlarını anlattı. Türk aktivistler İsrail Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in ziyaretinde sloganlarla ettiklerini de söyledi.

Sumud Filosu aktivistlerine kötü muamele! İkbal Gürpınar: 'Tuvalet suyu içtik, çıplak arama yapıldı'

"İSRAİLLİ KADIN ASKERLER ERKEKLERDEN ÇOK ZALİMDİ, KÖPEK MUAMELESİ YAPTILAR"

Türk Hava Yollarının (THY) uçağıyla İstanbul Havalimanı'na getirilen aktivistlerden İkbal Gürpınar, İsrail'in ne kadar zavallı olduğunu dünya kamuoyuna bir kez daha sergilediğini ve gerçek yüzünü gösterdiğini söyledi.

İtalyan milletvekiliyle aynı koğuşta kaldığını dile getiren Gürpınar, şöyle devam etti:

"Bir gecede odası bir inanın 3-4 kere değiştirilir mi? Geliyorlar, o koğuştan o koğuşa, o koğuştan o koğuşa ve hayvan gibi sesler çıkarıyorlar. Özellikle İsrailli kadın askerler, erkeklerden çok daha zalimlerdi. Bize olmadık şeyler yaptılar. Köpek muamelesi yaptılar. Ağlamamızı istediler ama hiç ağlamadık, bilakis güldük. Şarkılar söyledik, ilahiler okuduk. Onlar şoka girdi, 'Bunlar nasıl hala böyle mutlu olabiliyorlar?' diye. Bizi aç bıraktılar. 14 kişilik odaya bir tabak bir şey veriyorlar, bir kaşık düşmez, öyle diyeyim ve sıfır kalorili şeyler.

Sumud Filosu aktivistlerine kötü muamele! İkbal Gürpınar: 'Tuvalet suyu içtik, çıplak arama yapıldı'

"TUVALET MUSLUĞUNDAN SU İÇTİK"

"Allah'ıma şükürler olsun, Rabb'im karnımızı acıktırtmadı. Çok susamadıkça da su içmedik çünkü su tuvaletteki suydu. Tuvalet musluğundan akan suyla susuzluğumuzu gidermeye çalıştık. Yalvarmamıza rağmen su vermediler. İlaçlarımızın hepsini aldılar. Gözümüzün içine baka baka çöpe attılar. Her şeyimizi çaldılar. Askerler kendi çantalarına notebookları, telefonları koydu, powerbankleri çaldı. Adamların varoluş sebebi o, hırsızlık. Vatanlarını çaldılar onların (Filistinlilerin)."

Sumud Filosu aktivistlerine kötü muamele! İkbal Gürpınar: 'Tuvalet suyu içtik, çıplak arama yapıldı'

"İTALYAN VEKİL 'SİZ ÇOK NANKÖRSÜNÜZ' DEDİ"

Gürpınar, İsrail'in artık sona geldiğini ve bütün dünyanın onlardan nefret ettiğini vurgulayarak, "İtalyan milletvekili, 'Siz çok nankörsünüz. Tarihinize bakarsanız geçmişte sizi biz koruduk. Gidince gerçek yüzünüzü herkese anlatacağım.' dedi. Herkes bilenmiş vaziyette. Herkes memleketine döndüğü andan itibaren İsrail antipropagandası yapacak inşallah." diye konuştu.

Sumud Filosu aktivistlerine kötü muamele! İkbal Gürpınar: 'Tuvalet suyu içtik, çıplak arama yapıldı'

BEN-GVİR PROTESTO EDİLDİ

Aktivist Zeynep Dilek Tekocak da İsrail'in 72 milletin olduğu bir yerde bu kadar histeri nöbeti geçirmesini beklemediklerini kaydetti.

Gözaltına alınmalarının ardından bazı kişilere şiddet uygulandığını aktaran Tekocak, "Soykırım Bakanı Itamar Ben-Gvir'in konuşmasında protestodan sonra şiddetin dozunu artırdılar zaten. Biz slogan attık, konuşturmadık onu çok fazla. Bayağı sinirlendi, açık söyleyeyim. Kendi askerlerinin çocuklarının onların yolunu gözlediğini falan söyledi. Ama çok da konuşturmadık. Buna çok öfkelendi, sinirlendi anladığımız kadarıyla çünkü ondan sonraki süreçte psikolojik baskı daha fazla yapmaya çalıştılar." ifadelerini kullandı.

Tekocak, Gazze'ye çok yakın bir bölgedeki hapishaneye gönderildiklerini belirterek, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Öncesinde toplama alanı vardı. O toplama alanında diğer gemilerdeki hanımların olduğu yerde bir araya geldik. Ondan sonra bizi yeni yapılan hapishaneye götürdüler. Götürürken bize, 'Sizi zaten Gazze'ye götürüyoruz. Gazze'ye çok yakın bir yere götürüyoruz.' dediler. Dalga geçtiler yani akıllarınca. Ama şunu hesap edemediler bir türlü: 72 milletten insan vardı. Birçok milletvekili, sendika başkanları, aktivistler, avukatlar, her meslek grubundan insan vardı. Aynı koğuşta kaldığımız zaman onların söylediği tek şey, 'Ülkelerimize gittiğimiz zaman İsrail'in gerçek yüzünü anlatacağız.' Bunu belki Türkiye olarak biliyorduk ama Avrupa'da çok farklı tanınıyorlardı. Bundan sonra İsrail'in bütün imajı yerle bir oldu. İsrail, kendi sonunun başlangıcını histeri nöbetleriyle getirdi."

Sumud Filosu aktivistlerine kötü muamele! İkbal Gürpınar: 'Tuvalet suyu içtik, çıplak arama yapıldı'

"AHLAKSIZCA İŞLER YAPTILAR"

Aktivistlerden Ayçin Kantoğlu, "Yapılması gerekeni yaptık ve geldik. Korkmuyoruz onlardan. Son derece ahlaksızca işler yaptılar. Bizi yani kadın mahkumları koydukları yere büyük bir bez pankart hazırlatmışlar. Üzerine Gazze'nin son halini bastırmışlar. 'Gazze'ye hoş geldiniz' yazmışlar, bu kadar ahlaksızca bir işti. Adeta suçlarını üzerlerinde taşıyorlar." diye konuştu.

Kantoğlu, müdahaleden sonra limana indirildiklerini ve kendilerini oldukça iyi Türkçe konuşan kişilerin karşıladığını belirtti.

Bu kişilerden biriyle aralarında geçen diyaloğu aktaran Kantoğlu, "Biri bana, nereden geldiğimizi ve nerede olduğumuzu sordu, Muğla'dan geldiğimi söyledim. 'Şimdi nerede olduğunu biliyor musun?' dedi. 'Beni kaçıran sensin. Dolayısıyla nerede olduğumu senin söylemen lazım, neredeyiz?' dedim. 'İsrail'desin, artık Gazze Mazze yok farkında mısın?' dedi. Ben de şöyle bir müstehzi (alaycı) ona güldüm." ifadelerini kullandı.

"GRETA İSRAİL BAYRAĞINA BAĞLANARAK YÜRÜTÜLDÜ"

Kantoğlu, aynı günün akşamı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in kendilerini görmeye geldiğini anlatarak, şunları söyledi:

"Bizi bir kafese kapatmışlardı. Gerçekten bir hayvan, bir köpek kafesiydi, kadınlar hep beraber orada duruyorduk. Ben-Gvir yanımıza gazetecilerle geldi ve beyanat vermeye çalıştı. Anlayabildiğim kadarıyla 'Bunlar Kudüs'ün çocuklarına acımıyor.' vesaire dedi. Biz, Ben-Gvir'i 'O koca çeneni kapat soykırımcı pislik.' diyerek protesto ettik. O, hapishane koşullarımızı daha çetrefilli hale getiren bir slogandı. Hiç pişman değilim o sloganı attığımız için. Bence doğrusunu yaptık. 5 kişilik hücrelerde 15 kişi kaldık. Duvarlarda kanla yazılmış yazılar vardı, hepsini okuduk. Annelerin, hücrelerin duvarlarına evlatlarının ismini yazdığını gördük. Aslında Filistinlilerin yaşamış olduğu şeyleri bir nebze olsun yaşamış olduk. Temiz su vermediler, tuvaletlerden su içmemizi söylediler, 40 saate yakın yemek almadık."

Kantoğlu, İsrail askerlerinin kendileriyle birlikte alıkonulan iklim aktivisti Greta Thunberg'e vurduğunu görenlerin olduğunu, Thunberg'in elleri arkadan İsrail bayrağıyla bağlanarak yürütüldüğünü aktardı.

"ÇIPLAK ARAMA YAPILDI"

İsrail askerlerinin alıkonulan başörtülü kadınların başlarını açmaya çalıştığı iddialarının sorulması üzerine Kantoğlu, şunları kaydetti:

"Çıplak arama da yapıldı, her şeyi çıkardılar. Hemen hemen her kontrol noktasında defalarca arandık. Ağzımızın içine, dişlerimizin arasına baktılar. Bize terörist muamelesi yapmaya çalıştılar ama bizler suçlu olmadığımızı her seferinde onların yüzlerine haykırdık. Bizlerin suçlu olmadığını, herhangi bir yasayı çiğnemediğimizi, aksine yasayı çiğneyen tarafın onlar olduğunu, bizi kaçırdıklarını yüzlerine söyledik. Eğer arzu ettikleri bizi sindirmekse o konuda başarılı olamadılar. Son ana kadar sloganları kesmedik. Bizi attıkları yerin yüksek korunaklı bir cezaevi olduğu söyleniyor. Orayı da sloganlarla inlettik."

ETİKETLER
#gazze
#İsrail
#iskence
#protesto
#İnsan Hakları
#Sumud Filosu
#İsrail Politikası
#Gündem
YorumYORUM YAZ
Uyarı
Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.