Geçtiğimiz günlerde apar topar hastaneye kaldırılan oyuncu Ufuk Özkan'ın intihara teşebbüs ettiği iddia edildi. Yoğun bakım sonrası hastaneden çıktıktan sonra konuşan Ufuk Özkan, karaciğer rahatsızlığından ötürü ağır ilaçlar kullandığını belirterek, "İş yoğunluğundan dolayı ilaçlarımı yanlış zamanlarda aldığımdan ilaç zehirlenmesi yaşadım, midem yıkandı. Ne oğlumu ne yapımcımı ne de çalışma arkadaşlarımı yarı yolda bırakacak bir adam değilim" diyerek hakkındaki haberleri yalanladı.
Hastane çıkışı hakkında çıkan iddialarla ilgili konuşan Ufuk Özkan, "Benim 17 yaşında oğlum var. Oğluma asla böyle bir şey yaşatmam. Yalan haberler sosyal medyada yayıldı. Sosyal medyada birtakım tipler var. Bunlar doğru mu değil mi bakmadan kafalarından haber uyduruyorlar. Sosyal medyada reklam almak, para kazanmak için kimsenin ne aile değerlerine ne de insani değerlere bakmadan saatlerce insanlar hakkında ahkam kesiyorlar. Sirklerde ağzına ateş götüren cambazlar var ya, bunlar da dil cambazı. Şimdi bana çevrem diyor ki bunları dava et. Çin ordusu gibiler dava etsem de bitmez bunlar. Ben bu dönemde iki tane oyunumla meşgulken bunlarla meşgul oldum. Ana haberlere kadar çıkmışım canıma kıydım diye. Erkek kardeşime de kızdım. Duygusal paylaşım yapmış, durumum çok kötüymüş gibi." dedi.
Benim her yıl bakımım yapılıyor. Biliyorsunuz, hastalığımın ilk döneminde eski Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca benimle yakından ilgilenmişti. Bu sene de yine aynı hastanede karaciğerime check up yaptırdım. Durumuma bakıldı. Doktorum Prof. Dr. Onur Yaprak'ın kontrolünde karaciğer naklimi geciktirmek için tüm tedavim yapıldı. Bu süreçte 4 tane ağır ilaç kullanıyorum ve hepsinin de tam saatinde alınması gerekiyor. Telefonumda bile saatleri için alarm kuruyorum ama o gün telefonum da kapalıydı. Hastaneden çıktıktan sonra işbirliği için Konya'ya gittim. Orada çekim yaparken ilaçları almayı unuttum. Ertesi gün de ilacı ne zaman aldığımı unutup, 12 saatte almam gereken ilacı 8 saat sonra almışım. Benim yüzümde lekeler çıkmaya başladı, kusmaya başladım. Ben de eve ambulans çağırdım ve hastaneye kaldırıldım. Orada doktor aldığım ilaçları sordu. Sonra da "İlaçları erken aldığınız için ilaç zehirlenmesi yaşıyorsunuz" deyip midemi yıkadılar. Sonra da "Hastanede bir gün kalmanız gerekiyor" deyip yoğun bakıma aldılar beni. Olay bu kadar yani.
Sonra "Canına kastetti" dediler. Ben de buna dair bir basın açıklaması yaptım. İnsanlar beni arayıp 'İyi misin? Seni yormayalım' falan diyor. Ben gayet iyiyim. Normalde benim düzeyimde karaciğer rahatsızlık yaşayanlar da ödem olur, iştahsızlık olur, halsizlik olur ama ben de çok şükür yok böyle bir şey. Tiyatro oyunlarıma devam ediyorum. Her şey yolunda çok şükür.
Tekrar söylüyorum benim oğlum var, böyle bir şey yapar mıyım? Olmayan bir şeyi haber yapıyorlar. Bunu oğlum da okuyor. O kadar üzüldüm ki. Hastaneden çıktıktan sonra annesini aradım. Oğlum iki gün kimseyle konuşmamış, odasından çıkmamış. Oğluma mesaj attım. Ona "Sosyal medyada dedikodu programlarında benimle uğraşmak isteyen insanlar var. Burada konuşulanları ciddiye alma. Gayet iyiyim" dedim. Sosyal medyada gerçekten çok vicdansız insanlar var. Ben zaten çıktıktan sonra hiçbir şey izlemedim. Sadece kardeşimin konuşmasını izledim. Hatta onu aradım, hastanede kaldığım gece seninle konuştuk dedim. Sen niye "Abimin duaya ihtiyacı var. Ölürsem sahnede ölürüm demişti" diye bir açıklama yapıyorsun diye kızdım.
Karaciğer nakli ile ilgili konuşan oyuncu, "Bundan 3 sene önce eski Sağlık Bakanı tedavimi üstlendiği zaman doktorumla tanıştığım günden itibaren karaciğerimi güçlendirmek için her şeyi yapıyoruz. İlk dönemde doktorum karaciğer nakli önermişti. Ben bu süreçte 2 tane donör buldum. Karaciğer naklinde 10/10 uyumlu olması gerekiyor ve başka kriterler de var. Akrabalarımda bu uyumu yakalayamadım ama arkadaşlarımdan ikisi ile uyumlu oldu. Onlar da vermek istiyor. Ancak doktorum "Şimdiki durumunda gerek yok. Değerlerin çok iyi, belki de ihtiyaç olmayacak" dedi. Ben de o yüzden nakli biraz askıya aldım." diyerek sevenlerine müjdeyi verdi.
Eski eşiyle bu süreçte sık sık konuştuğunu belirten Ufuk Özkan, "Tabii daha iyiyiz. Onunla da bu haberlerden sonra konuştuk. O da soruyor bana "Canına mı kastettin?" diye. "Beni en iyi tanıyan kişilerden birisin. Böyle bir şey yapmayacağımı biliyorsun" dedim. Benim hayatta yapacağım bir sürü iş var. Bu hayatta en korktuğum şey birini yarı yolda bırakmaktır. Başta oğlum olmak üzere ne yapımcımı ne de çalışma arkadaşlarımı yarı yolda bırakırım. Ben son derece disiplinli, işkolik bir insanım" diyerek her şeyin yolunda olduğunu belirtti.