Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
Balık satın alırken pek çok kişi, taze olup olmadığını anlamak adına genellikle gözlerinin parlaklığını veya kokusunu kontrol ediyor. Ancak geleneksel yöntemlerin aksine, kimyasal değişimler balık kötü görünmeden veya kokmaya başlamadan çok önce meydana gelebiliyor. Bilim insanları da tam da bu değişimleri tespit ederek tazeliği iki dakikadan kısa sürede ölçebilen taşınabilir bir cihaz geliştirdi.
ACS Sensors dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, geliştirilen prototip sensör, deniz ürünlerinin değerlendirilmesini çok daha hızlı, kolay ve laboratuvar hassasiyetinde doğru hale getirmeyi vaat ediyor.

Interesting Engineering'in haberine göre, balıklar öldükten hemen sonra bozulmaya başlıyor ve nükleik asitlerin parçalanması ile birlikte "hipoksantin" (HX) adı verilen bir kimyasal ortaya çıkıyor.
Söz konusu maddenin seviyesi hızla yükseldiği için bilim dünyasında hem bütün balıklarda hem de filetolarda güvenilir bir tazelik göstergesi olarak kabul ediliyor.
Mevcut şartlarda hipoksantin seviyesini ölçmek adına yetenekli teknisyenlere, laboratuvar ekipmanlarına ve uzun analiz sürelerine ihtiyaç duyuluyor. Haliyle marketlerde, soğuk hava depolarında veya ev mutfaklarında rutin testler yapmak neredeyse imkansız hale geliyor.
Nicolas Voelcker, Azadeh Nilghaz ve Muamer Dervisevic’in de aralarında bulunduğu araştırma ekibi, karmaşık hazırlıklara veya makinelere gerek duymadan her yerde kullanılabilecek bir araç tasarladı.

Geliştirilen cihaz, altın nanopartiküller ve hipoksantinle tepkimeye giren özel bir enzimle kaplanmış küçük bir dörtlü mikroiğne dizisinden oluşuyor.
Genellikle cilt bakımı ve tıbbi bantlarda karşımıza çıkan mikroiğneler, yeni teknolojide, bozulmanın başladığı yüzeyin altındaki kimyasal aktiviteye ulaşmak için kritik bir rol oynuyor.
Sensör balığın üzerine hafifçe bastırıldığında, iğneler yerine oturuyor ve enzimler hipoksantinle reaksiyona giriyor. Etin içindeki elektriksel sinyallerde meydana gelen değişimleri okuyan cihaz, tazelik durumunu belirliyor.
Araştırmacılar, oda sıcaklığında 48 saate kadar bekletilen taze somon parçaları üzerinde yaptıkları testlerde başarılı sonuçlar elde etti.
Mevcut laboratuvar kitleri ile eşdeğer hassasiyete sahip olan sensör, uzmanların "çok taze" olarak sınıflandırdığı 500 milyar parçaya kadar düşük seviyeleri bile tespit edebiliyor. Üstelik sonuçlar yaklaşık 100 saniye içinde ekrana yansıyor.

Henüz ticari kullanıma sunulmasa da, gösterilen performansın gıda kalitesini gerçek zamanlı izleme konusunda büyük bir potansiyel taşıdığı belirtiliyor. Teknolojinin yaygınlaşması durumunda vatandaşlar, kokuya veya görüntüye dayalı tahminler yerine kimyasal verilerle desteklenen ölçülebilir cevaplara ulaşabilecek.