Geçen yıl Zonguldak'taki kaçak maden ocağında çalışırken fenalaşarak yere yığılan bir Afgan işçinin ormanlık alanda yakılmasına ilişkin davada gerekçeli karar açıklandı. 6 sanığın hapis cezasına çarptırıldığı davada olayı ihbar eden sanığın cezası indirildi. Gerekçeli kararda, Afgan işçinin rahatsızlık geçirdikten sonra yaşayıp yaşamadığı ve böbreğinin alındığı iddiasına ilişkin de dikkat çeken ifadeler yer aldı.
Zonguldak'ta ruhsatsız maden ocağında çalışan Afgan Vezir Mohammad Nourtani'nin cansız bedeninin ormanlık alanda yanmış halde bulunmasına ilişkin davada gerekçeli karar açıklandı.
Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin gerekçeli kararında, her ne kadar sanıklar A.A, A.Ç, E.G, E.D, H.K. ve S.K'nin fikir ve eylem birliği içerisinde ölene yönelik "kasten öldürme" suçunu işledikleri iddia edilse de alınan tanık beyanlarına göre ölenin herhangi bir kimseyle husumetinin bulunmadığının anlaşıldığı belirtildi.
Kararda, ölen ile sanık veya sanıklar arasında husumet bulunduğuna dair dosyaya yansıyan delil bulunmadığı kaydedildi.
Ayrıca maden işçisi Nourtani'nin böbreğinin alındığı iddialarının somut delillere dayanmayıp soyut iddia olarak kaldığı aktarılan kararda, ölen hakkında düzenlenen raporlarda da böbreğinin vücudunda bulunduğu ancak organların yanmış olması sebebiyle birbirlerine yapıştıklarının tespit edildiği bilgisi yer aldı.
Kararda, Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 22 Aralık 2023 tarihli, Adli Tıp Kurumu 1. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 31 Ocak 2024 tarihli, Adli Tıp Kurumu Üçüncü Üst Kurulunun 3 Aralık 2024 tarihli raporlarına atıfta bulunularak, "ölüm zamanı 9 Aralık 2023 tarihiyle uyumlu olmakla birlikte ölüm anının hangi an olduğunun bilimsel olarak somut şekilde tespitinin yapılamadığı ve ölenin meydana gelen kazadan sonra yaşayıp yaşamadığının, yaşadıysa ne kadar süre yaşadığının ve olay sonrası gecikmeden acil servisinin çağrılması veya hastaneye götürülerek uygun tedaviye başlanması durumunda kurtulma ihtimalinin olup olmadığının bilinemediği" ifade edildi.
Gerekçeli kararda, sanıklara "suça elverişli kişilikleri, samimi ve muteber pişmanlık göstermedikleri" gerekçesiyle iyi hal indirimi uygulanmadığı, A.Ç. hakkında ise olayı öğrendikten sonra avukatı aracılığıyla savcılığa başvurarak suçun aydınlatılmasına yardımcı olduğu için indirim uygulandığı belirtildi.