Tgrt Haber

Kaya Temel Yazıları

Bitirim ikili

Okan Hoca’ya en güzel doğum günü hediyesini Galatasaray’ın süper starları Mauro Icardi ve Victor Osimhen verdi. Antalya deplasmanında 2 golle patlama yaşayan Icardi, 2. yarının sonlarına doğru yerini Osimhen’e bıraktı. Ve… Osimhen’den öyle bir gol geldi ki Antalyaspor tribünleri dahil, herkes ayakta alkışladı. Olağanüstü bir röveşata golüne imza atan Osimhen’i tüm futbol severler ağzı açık izledi.

Şunu bir kez daha rahatlıkla söyleyebilirim; dünyanın en iyi 2 golcüsü Galatasaray’da… Sarı-kırmızılı takımın taraftarları bu bitirim ikiliyi arkalarına yaslanıp, anın tadını çıkararak izlemeye devam etsinler. Çünkü sezon sonunda Osimhen’i dünya devlerinden birinde izleyeceğimizden eminim…

Şans alamaz!

Eee mücadeleyi de şöyle bir süzgeçten geçirelim. Hakem Ali Şansalan özellikle ilk yarıda verdiği hatalı kararla ön plana çıktı. Kaan Ayhan’ın burnunun kırılma, Icardi’nin ise çenesinin dağılma tehlikesi görmezden gelindi. Ve net olarak Veysel Sarı’nın Icardi’yi yaka paça düşürdüğü penaltı pozisyonu da unutulmamalı. Bu 3 kritik pozisyonda Antalyaspor’a sadece 1 sarı kart çıktı. Haftalardır Galatasaray’a sarı kart çıkmıyor diyenler dün geceki Antalya mücadelesini mutlaka izlesinler.

Kanatta rekabet

İlk kez 11’de başlayan Sallai, üst düzey bir performans ortaya koydu. Bu gidişle kanat bölgesinde forma savaşı alevlenecek gibi. Barış Alper, Sallai, Yunus ve hatta Ziyech arasında rekabet daha da artacaktır. Sallai zekasıyla ve çevikliğiyle de ön plana çıktı. Macar oyuncuyu daha fazla maçta aldığı sürelerle de görmek gerek.

Yunus ise Kerem Aktürkoğlu’nu hatırlattı. Icardi’ye artık gol paslarını Yunus veriyor. Icardi-Yunus ikilisi de harika işlere imza atıyor. Sara’nın savunmaya desteğe gelmesi, Torreira’nın kaptığı toplar da unutulmamalı. 

Antalya deplasmanında tek fire ise Jakobs. Sakatlık yaşayan Senegalli futbolcu, Beşiktaş derbisine yetiştirilmeye çalışılacak. Yabancı kuralından dolayı kadroda yer bulamayan Jelert’e şans doğdu diyebiliriz. 

20 Ekim 2024
Lidere selam dur

90 dakika boyunca Karadağ’a karşı tek kale oynayan Millilerimiz, Kenan Yıldız’ın pişirmesi, İrfan Can Kahveci’nin yemesiyle rakibini 1-0 mağlup etmeyi başardı. UEFA Ulusular Ligi B Grubunda liderliğini sürdüren Miller yenilgi yüzü görmeden yoluna devam ediyor. Savunmada Abdülkerim Bardakçı’nın geçit vermemesi, orta alanda Arda Güler, Hakan Çalhanoğlu ve Orkun Kökçü’nün  yüksek performansı Milli Takımı bam başka bir seviyeye yükseltti. Oyunu iyi okuyan Montella Hoca da unutulmamalı. Hata yaptığında nasıl eleştiriyorsak, iyi işlere imza atınca da tebrik edilmeli. Mücadeleye zamanında müdahale ederek İrfan Can Kahveci ve Kenan Yıldız’ı oyuna alan Montell’a lider geldiği Samsun’dan lider ayrıldı.

Barış robot değil

Yunus’un ilk 45 dakikada iyi bir oyun ortaya koyduğunu düşünüyorum. İzlanda maçının kahramanı Kerem Aktürkoğlu da rölantide oyun tercih etti. Fakat yorgunluğu her halinden belli olan Barış Alper Yılmaz ise etkisiz kaldı. Artık sahada gitmeyen bir Barış görüyorum. Bu oyuncunun robot olmadığını ve dinlenmesi gerektiğini bir kez daha vurgulamakta fayda var. En önemlisi de Barış’ın bir santrafor olmadığını hatırlatmak gerek.

Ümit Milli’den golcü…

Milli Takım’ın tek kanayan yarısı forvetinin hala olmaması. Karadağ karşısında çok iyi bir oyuna şahit olduk. İleri uçta çektiğimiz sıkıntıyı çözmenin tek yönü deneme yanılma olmalı. Yani hoca ileri uç iş risk almalı. Kadrosunda bulunan veya Ümit Milli de forma giyen golcülere de göz atmalı. Örneğin; Eren Can Yardımcı. Letonya karşısında harika bir performansa imza attı. 1 gol, 1 asistle oynayan Yardımcı, A Milli Takım’a yükseltilebilir. Ümit Milli Takım’ın Letonya’yı 3-0 mağlup ettiği mücadeleyi ise tribünden takip ettim. Bartuğ Elmaz ve Poyraz Yıldırım da skor katkısında bulunan ve geleceği parlak olan oyuncular olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim…

12 Ekim 2024
Bu da mı kaza?

Süper Lig’de Kasımpaşa’ya karşı 3-0 öndeyken skoru 3-3’e getiren ve mücadelenin ardından “yol kazası” olarak yorumlanan maçın etkisi henüz geçmemişken Galatasaray’a bu kez Letonya’da bir kazaya daha karıştı. Rigas karşısında mücadeleyi 2-0 önde götürürken 2-2’e getirmek kaza değil faciadır. Umarım bu kazalar Alanyaspor’a karşı da yaşanmaz ve zincirleme bir hal almaz. UEFA Avrupa Ligi’nin en zayıf halkası olarak adlandırılan Letonya temsilcisi Galatasaray’dan 1 puan aldı.

Rigaslı futbolcular bile bu sonuca inanamazken, Galatasaraylı yöneticiler ve teknik ekip kazadan bahsediyor. Bu durum kazandan çıkmış, kronikleşen bir soruna doğru evriliyor. Kasımpaşa mücadelesindeki rotasyon tartışırken, Rigas’a karşı ideal 11’e dönüldü. Okan Hoca, tartışmaya kapalı bir kadro ile sahaya çıksa da formanın ağırlığının farkında olmayan 10 ruhsuz gördük sahada. Neden 11 değil? Çünkü mücadele boyunca tek başına çabalayan ve takımını sırtlamaya çalışan bir Yunus Akgün vardı. Umarım Yunus bu şekilde devam eder ve sezona damga vurur. Ya da Barış Alper Yılmaz gibi, “ben artık yıldızım” rüzgarına kapılır silinir gider…

Yanlış kararlar

Evet kadro tercihi doğru dedik fakat değişikler doğru mu? Kesinlikle yanlış. Batshuayi oyuna giriyorsa Mertens çıkar. Kötü bir Barış Alper Yılmaz 90 dakika boyunca sahada tutulmaz oyundan alınır ve yerine Yusuf Özdemir dahil edilir. Bunu yapmak için analize, taktiğe ihtiyaç duyulmamalı. Kısacası bizler gibi Okan Hoca ve ekibi de mücadeleyi saha kenarında izledi. Oyuna müdahaleler oldukça yanlış. Kaan Ayhan’ı oyundan alıp 3-5-2’ye dönmekte yanlış. 4’lü savunma yaptığın Rigas’tan 2 gol yemişsin. 3’lü savunmaya dönmek büyük risktir. Neyse ki daha beteri olmadı ve Galatasaray mağlup olmayarak 2 puan kaybetti. 1 puan kazandı diyemiyoruz…

4 Ekim 2024
Special One, Buruk Three!

Her mücadele sonrası verdiği röportajlarla Okan Buruk’u hedef alan Jose Mourinho bu kez maç sonu basın toplantısına katılmadan Kadıköy’ü terk etti. Okan Buruk, dün geceye kadar suskunluğu korudu ve Mourinho’ya en güzel yanıtı sahada verdi.

Aslında bu mücadele, Galatasaray için onur meselesiydi. Geçen sezon evinde kaybeden sarı-kırmızılılar, Kadıköy’de Fenerbahçe’ye adeta ders verdi. Mücadele öncesi Florya’da “asla provokasyona gelmeyin” çağrısı yapıldı. Nitekim Galatasaray, bu anlayışıyla geldi, yendi ve “Burası Kadıköy Buradan Çıkış” sloganını bir kez daha çürüttü. 

Yunus’tan büyük oyun

Galatasaraylı futbolcular büyük bir özgüvenle sahaya çıktılar. Özellikle sahanın en çalışkanlarından Yunus Akgün, olağanüstü bir performans ortaya koydu. Okan Buruk, mücadele öncesi Yunus’a güvenerek forma vereceğini dile getirdi. Yunus ise üzerine düşeni fazlasıyla yaptı. Sahanın her yerinde Yunus’u gördüm diyebilirim.

Torreira, Sara ve Barış ile de ön alan baskısını arttıran Galatasaray, oyun üstünlüğünü de ele almış oldu. Torreira’nın harika golü geceye damga vururken, aynı güzellikte Mertens de Livakovic’in boyuna rağmen aşırtmayla fileleri sarsmayı başardı. Cimbom’un yeni maestrosu Gabriel Sara ise tam bir lider gibi oynadı. Verdiği paslar, attığı çalımlar ve kaydettiği golle, Fred’e en iyi Brezilyalı benim dedirten cinsindendi.

Penaltı olamaz!

Galatasaray’ın savunması da harika işlere imza attı diyebilirim. Davinson Sanchez, yine kritik müdahalelerde bulundu. Abdülkerim Bardakçı kendinden emin oynadı. Sonradan oyuna giren Nelsson da yüzde yüz golü çıkardı. Fenerbahçe’de ise Çağlar hava toplarıyla ön plana çıktı. Osimhen’e hiçbir hava topunu vermedi desek yeridir.

Gecenin skandal kararı ise Fenerbahçe’nin kazandığı penaltı. Abdülkerim Bardakçı’nın Fred’e müdahalesi yok! Fakat Atilla Karaoğlan, mücadelede fark açılmasın düşüncesiyle mi bu penaltıyı verdi? Çünkü Fenerbahçe durumu 3-1’e getirmese bu maç sonucu 4’lere 5’lere gidebilirdi!

22 Eylül 2024
Maskeli balo başlıyor

Galatasaray’ın yeni yıldızı Victor Osimhen, Rizespor’a karşı ortaya koyduğu oyunla daha ilk mücadelesinde taraftarın gönlünde taht kurdu. Galatasaray taraftarına bir önerim var: Bu sezon Osimhen’i arkalarına yaslanıp, anın tadını çıkararak izlesinler. Ne de olsa 100 milyon euro bonservis bedeli olan bir yıldızdan bahsediyoruz.

Maskeli balo başlıyor, diyorum ama Mauro Icardi’nin de dönüşüyle asıl balo o zaman başlayacak. Osimhen dün gece gole çok yaklaşsa da sevincini Abdülkerim Bardakçı ile yaşamış oldu. Yıldız futbolcu golü bulamasa da performansıyla büyük beğeni topladı. Öyle bir tarzı var ki adeta yerinde duramıyor ve enerjisini tribünler hissetti. Ertelenen Gaziantep maçında sahada olmayacak ama Fenerbahçe derbisini iple çekecek gibi görünüyor. Bir hatırlatma yapalım. Victor, Gaziantep maçından önce transfer edilmediği için bu erteleme de Jakobs ve Sallai gibi forma giyemeyecek.

Sara ısınmaya başladı

Galatasaray’ın yeni orta sahası Gabriel Sara, dün gece sahanın en iyilerinden biriydi. 2 asist ve 1 golle oynayan Brezilyalı orta saha, Okan Hoca’nın verdiği görevi kusuruz yerine getirdi. Sara’yı her ne kadar 10 numara pozisyonunda beklesek de, hoca onu savunmadan top çıkarmada ve orta sahada top dağıtmasıyla değerlendiriyor. Sara tamamen hücuma yönelik oynasa, estirir diyorum. Bir öneride daha bulunmak istiyorum. Duran topları Mertens değil artık Sara kullanmalı.

Sol bek bulundu

Yeni transfer Jakobs’un ise savunma yönü oldukça kuvvetli. Ofansif tarafını ilerleyen maçlarda daha iyi göreceğiz. Ortaları ve ayağa pasları oldukça başarılı. Basit ve etkili bir oyun ortaya koydu. Önünde oynayan Yunus Akgün ise çabaladı ama etkisiz bir oyun sergiledi. O eski Yunus sahalara geri dönse, Barış Alper Yılmaz’ı ve Kerem Aktürkoğlu unutturacak potansiyelde. Bunun için ne yapması gerekiyor, ekstra yaparak çok çalışması gerek…

15 Eylül 2024
O artık Benficalı Kerem…

2020-2021 sezonunda Göztepe Gürsel Aksel Stadyumu’nda Galatasaray formasıyla ilk hat-trick'ini yapan Kerem Aktürkoğlu bu kez Benfica’nın oyuncusu olarak Milli Takım formasıyla aynı stadyumda, İzlanda’ya karşı hat-trick yaptı.

Kerem Aktürkoğlu artık Galatasaray forması giymiyor… Sarı-kırmızılı takımda forma giydiği süre boyunca yaptıklarından çok, yapamadıkları konuşulan Aktürkoğlu, baskı altında olmayınca adeta yeniden dirildi. A Milli Takım'a ise yüzde 100 seviyesinde katkıda bulundu.

Bu arada Kerem, Milli forma ile attığı birbirinden güzel golleri, özel durumu olan güzel yürekli kardeşimiz Abdülkadir’e armağan etti. Aktürkoğlu vefasını bir kez daha göstermiş oldu…

Milli Takım santrforlu…

Artık santrforlu bir Milli Takım izleyeceğimiz için oldukça mutluyum. Montella, Galler karşısında hücum hattında yine 0 formasyonuyla çıkmıştı. Zaman zaman Barış Alper Yılmaz’ı ileri uçta görsek de oyucunun mevkii orası olmadığı için verim alınamıyordu. Dün gece İzlanda karşısında Umut Nayir’i ileri uçta görünce bir oh çekmedim değil. Milli Takım kesinlikle santrfor ile oynamalı. Montella kafasındaki bütün taktiklerini bırakıp dün geceki mücadele şablonu üzerinden yol almasını tavsiye ediyorum.

Savunmada Abdülkerim Bardakçı yine iyi bir görüntü çizdi. Hücuma da katkıda bulunan Bardakçı, kendisini bulmaya başladı. Türkiye’nin genç yıldızı Arda Güler ise verdiği kritik paslarla takımına derin bir nefes aldırdı. Sol bekte harika performans ortaya koyan Eren Elmalı’yı da unutmamak gerek. Orijinal sol bek performansı izlemek tüm ülkeye keyif verdi. Ferdi Kadıoğlu dönene kadar Eren’i kazanmak da önemli bir hamle olacak gibi. 

Dün geceye dair tek eleştirimiz, yediğimiz gole. İzlanda fizik gücüyle ön plana çıkan gibi bir takım, hava toplarında etkililer. Bunu bildiğimiz halde duran toptan bir gol yedik. Her şeye rağmen 9 Eylül'de İzmir'in düşman işgalinden kurtuluşunun 102. yıl dönümünde Milli Takım destan yazdı…

10 Eylül 2024
Futbolda dün yok!

Son 2 sezonda gelen şampiyonluklar, kırılan rekorlar, alınan kupalar... Artık hepsi geride kaldı. Geçen sezon Şampiyonlar Ligi’nde Bayern Münih karşısındaki iyi oyun ve Manchester United’a karşı alınan galibiyet hâlâ unutulmuyorsa, Kopenhag ve Sparta Prag’a karşı alınan mağlubiyet de unutulmamalı. Yakın zamanda alınan derbi sonuçları da gözden geçirilmeli. Young Boys’a karşı her iki mücadelede de üstünlük kurmakta zorlanmak da Şampiyonlar Ligi’ne merhaba diyememek de zihinlere kazınmalı.

İşte futbol böyle bir şey! Futbolda dün yok, yarın var! Elde ettiğiniz başarılar, bir çırpıda ellerinizin arasından kayıp gidebiliyor. Tüm bu başarılar ve başarısızlıkların ardından Okan hocanın gerekli dersi çıkarması gerekiyor.

Şunu da hatırlatayım vefasız olunmamalı ve Okan hocanın kredisi hemen öyle bitmemeli.

Florya kazanılmalı!

Yoluna UEFA Avrupa Ligi’nde devam edecek Galatasaray’ın bugünden itibaren yeni bir sayfa açması gerekiyor. Ancak bu noktada en önemli sorulardan biri şu: Bu takım neden oynamıyor? Sürekli "son 2 sezonun şampiyonu" naraları atmak yerine, takım içerisindeki huzursuzluk giderilmeli. Florya’daki oyuncu ruhu geri kazanılmalı. Sorun futbolcuda ise nazı çekilmeden bileti kesilmeli. Kadroda düşünülmeyen futbolcularla sezonun tamamlanması düşünülmemeli.

Yine aynı noktaya geleceğiz; transfer. Peki ya transfer çözüm olacak mı? Her fırsatta iskeleti olan bir takımdan bahsediyoruz. İskelet nerede? Ortada ne ruh var ne de iskelet. Eksik noktalara transferler gerçekleşse bile, sorun ortadan kalkar mı? Bazen transfer yapsanız da çözüm olamayabiliyor, doğru isim tercihi yapamadıktan sonra!.. Batshuayi transferini ayrı tutarak, Jelert ve Sara’nın performansından memnun olan var mıdır? Bence net yoktur.

Ne oluyor kaptan?

Kariyerinin sonlarına yaklaşan Muslera, her iki Young Boys mücadelesinde de acemice davrandı. İlk mücadelede hatalı goller yiyen kaptan, dün gece ise yediği golün ardından rakip takım oyuncusuna tekme sallayarak kırmızı kart gördü. Son 10 dakikada Muslera’nın yerine kaleye geçen Günay’ın bile hâlâ umudu vardı. Yani o gol yenildikten sonra oyuna dönmek yerine o tepkinin anlamı neydi?

Uzun lafın kısası, Galatasaray kendisini silkelemeli, Süper Lig ve Avrupa için ayağa kalkmalı. Taraftarından özür dileyerek yeni bir başlangıca imza atmalı… 

28 Ağustos 2024
Tur bileti Rams Park’a! 

UEFA Şampiyonlar Ligi Play-Off turu ilk maçında, İsveç liginde üst üste 3 maçlık yenilginin ardından 2 beraberlik alan ve 5 maçtır kazanamayan Young Boys, Galatasaray’ı 3-2 mağlup etmeyi başardı. Temsilcimiz çıkış biletini Rams Park’a gömdü.

Çok şaşkınım, Galatasaray, Young Boys gibi bir takımdan nasıl olur da 3 yer? Galatasaray'ın evinde taraftar desteğiyle Young Boys’u eleyeceğinden şüphem yok. Fakat beni şoke eden durum, bu seviyedeki bir takıma Galatasaray nasıl olur da kaybeder?

Mücadelenin hemen başından yeni transfer Jelert’in pas opsiyonu kalmayınca topu kaybetmesi ve Muslera’nın hatasıyla gelen gole mi değinelim, yoksa yine Abdülkerim Bardakçı'nın bir başka büyük hatasıyla, Muslera’nın topu içeriye almasını mı konuşalım? Ya da 2. yarıya kadar Galatasaray’ın ne oynadığını mı çözmeye çalışalım? Sarı-kırmızılı takımın şu ana kadar 4 resmi maçta hâlâ bir takım oyunu ortaya koyamaması da büyük sorun.

Savunma dökülüyor

Galatasaray’ın savunma hattı kırmızı alarm vermeye devam ediyor. Özellikle Abdülkerim Bardakçı acilen toparlanmalı. Rövanş mücadelesinde Bardakçı’nın da cezasından dolayı yüksek ihtimal Nelsson-Kaan tandemi göreceğiz. Davinson’un yetişme ihtimali olduk düşük.

Sahi Metehan Baltacı neden kadroda tutuluyor? Genç stoper forma şansı bulamayacaksa neden yedek kulübesinde? Abdülkerim’e, Nelsson’a tehdit oluşturacak ve formayı kapatacak bir potansiyele sahip Metehan. Emin Bayram kalsaydı şöyle oynardı, böyle oynardı sözleri ise şehir efsanesinden öteye gitmez. Emin de olsa, Kaan ve Berkan tercihi gelir. Bu yüzden Metehan’ı da kiralayın gitsin, gelişmeye devam etsin.

Anahtar Batshuayi

Neyse ki dün gece mücadelenin ikinci yarısında Hakim Ziyech ve Michy Batshuayi oyuna girdikten sonra Galatasaray sahada hareketlenmeye başladı.

Batshuayi 2 gol atarak takımının kurtarıcısı oldu. Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’nde gruplara kalırsa Batshuayi çok şey borçlu.

Ziyech ise bu tür maçlardan daha motivasyonlu oluyor. Avrupa arenası Ziyech’in yuvası. Barış Alper’in rahatsız olması olmasına rağmen büyük fedakarlık yaparak sahada olması çok önemliydi. Fakat çok büyükte riskti. Ziyech gibi bir futbolcu eliniz altında varken Barış’ın riske edilmesini açıkçası doğru bulmadım.

Yeni transfer Gabriel Sara’ya da değinmeden geçemeyeceğim. Ne görev veriliyorsa, yerine getiriyor. Dün gece ayakta kalan isimlerde en başa yazarım Sara’yı. Kerem Aktürkoğlu da sahanın en çalışkanlarından biriydi.

Haftaya Rams Parkt’a görüşürüz Young Boys…

22 Ağustos 2024
Oyun bozan VAR!

Süper Lig’de henüz sezonun 2. Haftasından futbol konuşmak yerine  hakem hatalarını konuşmak zorunda kalıyoruz. Ve Süper Lig’in resmen başladığını dün gece Konyaspor-Galatasaray mücadelesiyle görmüş olduk! İlk 45 dakikada etkili bir oyun ortaya koyaman Galatasaray, mücadelenin 2. Yarısında zaman zaman vites yükseltmeye çalıştı. Maçı izlerken bazı dakikalarda Galatasaray ne oynuyor? Düşüncesi aklımdan da yer etti. Her şeye rağmen Galatasaray galip gelmeyi başardı. 

Icardi’nin golü gasp edildi 

Yeni transfer Gabriel Sara’nın henüz kendisini gösterememesi, Jelert’in oyuna dahil olduktan sonra olumlu kıpırdaması derken, aklıma yine o pozisyon geldi. Torreira’nın Aleksic’ten kaptığı top ve Icardi’ye attırdığı golden bahsediyorum. Tertemiz pozisyonda Galatasaray’ın golü adeta gasp edildi. Tabiki her sezon olduğu gibi bu sezonda VAR devreye girerek mücadelenin hakemi Direnç Tosunoğlu’nu da terse yatırdı. Yaklaşık 75 dakika kusursuza yakın mücadele oynatan Tosunoğlu’nu VAR’dan gelen karar ipe götürdü. Bir çuval incir berbat edildi…

Her zaman şeffaflıktan bahsediyor o halde neden VAR kayıtları açıklanmıyor? Torreira’nın pozisyonda VAR’da neler konuşuldu her şey cam gibi açıklanmalı. TFF yeni sezonda bu tür olayların önüne geçmek için mutlaka bir aksiyon almalı.

Kerem yeşil ışık yaktı 

Takımdan ayrılması beklenen isimlerden biri olan Kerem Aktürkoğlu dün gece sahanın en iyilerinden biriydi. Okan Hoca’nın, Kerem tercihi oyuncu geri kazanmaktı. Hoca’nın da dilediği gibi oldu. Kerem attığı ve attırdığı gollerle ön plana çıktı. Galatasaray’ın kaptanlarından biri olan Aktürkoğlu, bu sezonda sarı-kırmızılı takıma bağlı kalacak gibi görünüyor. 

Sınıfta kalanlar 

Leo Dubois, her mevki de formaya giymeye hazır olduğunu ifade etse de, Galatasaray’ın bek sorununu çözecek potansiyelde bir oyuncu değil. Oyundan çıkana kadar Dubois’in şurada çok iyi müdahalede bulundu diyeceğim pozisyon hiç yok. Köhn’ün rahatsızılığı sonrası son dakikada kadroya giren Dubois yine şansını iyi kullanmadı…

17 Ağustos 2024
Skora aldanma!

Süper Kupa’da Beşiktaş karşısında alınan ağır yenilgi sonrası Süper Lig’in açış maçından evinde Hatayspor’u geriden gelerek 2-1 mağlup etmeyi başaran Galatasaray’ı oyun değil skor güldürdü. Her iki mücadeleye baktığımız zaman sahada takım oyunu oynayan bir Galatasaray göremedim. Beşiktaş mücadelesine nazaran Hatay’a karşı bazı oyuncuların bireysel performansları ön plana çıktı. 

Torreira yine sahada 2 kişilik oynarken, Davinson Sanchez de Abdülkerim Bardakçı’nın açığını kapatmak zorunda kaldı. Yani her iki futbolcu da kendi üzerine düşünenden fazlasını ortaya koydu. Icardi’nin penaltıyı alması, mücadele boyunca fizik gücünü ön plana çıkması dikkatlerden kaçmamalı. 

Batshuayi ise “nöbetçi golcü” görevini yerine getirerek yeni sezonun hemen başında umut verdi. Fakat mücadeleye genel olarak bakacak olursak, sezonun başında bu tür maçlar zorlu geçse de Galatasaray kendisine yakışan bir oyun ortaya koyamadı. Hatay’ın öne geçtiği dakikalardan sonra sarı-kırmızılı futbolcular rakip kaleyi zorlasa da Erce Kardeşler kalesinde büyüdü. Erce’nin hakkını teslim etmek gerek. Kardeşler, mutlak pozisyonlarda kalesini gole kapatsa da Icardi ve Batsman’a boyun eğdi. Galatasaray, her şeye rağmen gecenin sonunda 3 puanı hanesine yazdırdı. 

Takviye şart

Geçtiğimiz sezonu jokerle tamamlayan Okan Hoca, yeni sezonun ilk maçında da jokerlerinden vazgeçmedi. Özellikle mücadelenin ikinci yarısında orijinal mevkiinde forma giyen Dubois ve Köhn’ü oyundan alan tecrübeli teknik adam, sağ beke Barış Alper Yılmazı sol beke ise Berkan Kutlu’yu kaydırdı. Demek mi neymiş? Galatasaray’a sadece 2 ve 8 numara transferi yetmiyormuş. Yeni sağ bek Jelert’in sakatlığının hala sürmesinden dolayı performansını göremedik. Peki sol bek Köhn’ün alternatifi düşünülmedi mi? Galatasaray’da Köhn giderse yerine sol bek alınacak! Yani bu demek oluyor ki Okan Hoca, bir sezonu daha jokerlerle götürecek. Okan Hoca, çok geç olmadan Şampiyonlar Ligi’ni de düşünerek yönetimden eksik noktalara acil transfer istemeli. Kısacası; Galatasaray yenilenmeli! Kimse kendini kandırmasın bu kadro güncellenmez ise şampiyonluk zor gelir…

10 Ağustos 2024
Tokat gibi mağlubiyet

Geçen sezon 10 kişi Fenerbahçe’ye kaybedilen derbi ve dün gece Süper Kupa’da Beşiktaş’a karşı alınan ağır mağlubiyetin tek bir açıklaması var o da; ciddiyetsizlik!

Florya’nın neredeyse her köşesinde yazan “Konsantrasyon” kelimesini Galatasaray’da iki derbide de göremedik. “Nasıl olsa yeniriz” kafasıyla saha çıkarsan rakibin seninle böyle alay eder. Yeni sezon öncesi tokat gibi alınan bu mağlubiyetten ders çıkarılması gerekli. Bana göre 2 sezonu şampiyon tamamlamış takımın oyucularında hırs diye bir şey kalmamış. Takım artık başarıya doymuş. Bu nedenle 2 ve 8 numara transferi yaparız, yolumuza bakırız planları suya düştü. Herkes şapkasını önüne alıp düşünmeli.

Beşiktaş’a karşı sahada şu oyuncu çok iyiydi diyeceğim bir tane futbolcu olmaz mı? Muslera’dan tutun Icardi’ye kadar herkesin aklı tatilde kalmış. Sahada adeta 11 tane ruh gördüm. Nelsson’un kritik hatasıyla, hatalar zinciri art arda geldi.

Hakim Ziyech’e kıvrak futbolcu diyoruz, fizik olarak ondan daha cüsseli Masuaku’yu hiçbir ikili mücadelede de geçemedi. Sabaha kadar bu mücadele oynansa yine geçemezdi. Kerem Aktürkoğlu ve Berkan Kutlu kritik top kayıplarıyla istatistiklere geçti. Beşiktaş yeni bir takımdan oluşmasına rağmen sanki yıllardır bir arada oynuyor grafiği çizdi. Tebrik etmek gerekli…

KREDİSİ BİTMEMELİ

Okan Hoca’ya gelecek olursak, çıkardığı ilk 11, yaptığı değişikler ve maç sonu gerçekleştirdiği açıklamalar hatalı. Zaha’yı taraftarın önüne atmamalıydı. Hazırlık maçlarından Zaha ve Ziyech’in performansından memnun olduğu dile getiren teknik adamın maç sonu bu cümleleri kurmasının birden fazla nedeni var; öfke ve üzüntü. Performans ve konsantrasyon anlamında da hoca da eksikler var. Fakat şunu da unutmamak gerekiyor. 2 sezondur Galatasaray’a oynattığı harika futbolla kazandırdığı şampiyonluklar var kırdığı rekorlar var bunlar unutulmamalı. Derbinin farklı bitmesi taraftarın olduğu kadar Okan Hoca’nın da canını yakmış. Her ne olursa olsun Okan Hoca’nın kredisi şu an için azalmamalı.

YÖNETİME EKSİ YAZAR 

Şu ortamda transferi 2 ve 8 numarayla bitirmeyi düşünen bir Galatasaray yönetimi varsa kendi sonunu hazırlıyor demektir. Okan Hoca, yönetimi savunma mekanizmasının dışına çıkarak memnun olmadığı noktalara acil transfer istemeli. Beşiktaş derbisinden net bir şekilde Galatasaray’ın sol bek, 10 numara ve kanat transferlerine ihtiyacı olduğunu gördük. Tabi ki daha izleyemediğimiz yeni transfer Jelert’in de sağ bek performansı merak ediliyor.

4 Ağustos 2024
Okan Buruk’un totemi

Tıpkı geçtiğimiz sezon gibi bu sezon da hazırlık maçlarında kayıp yaşayan Okan Hoca, totemine kaldığı yerden devam ediyor. Kaybetme kredisini Süper Lig’e yansıtmak istemeyen hoca, hazırlık mücadelelerinde yenilgi kotasını doldurdu. Kampın ilk ayağında Fortuna Düsseldorf’a 5-2 kaybeden tecrübeli teknik adam ile mücadelenin sonunda kısa bir sohbet etme şansım olmuştu. Okan Hoca’ya, “hazırlık maçlarını kaybettiğini ve Süper Lig’de kolay kolay yenilgi yüzü görmediğini” ifade ettim. Hoca (Gülerek) “Bütün yenilgi kredimizi hazırlık maçlarında kullanıyoruz” diyerek yanıtladı. Kampın son gününde Parma ile oynanan hazırlık maçını da kaybeden hoca, artık Beşiktaş ile oynayacağı Süper Kupa mücadelesiyle kazanma modunu açacaktır.

Dün geceki mücadele tam bir ölçü maçıydı. Galatasaray kemik kadrosuyla sahadaydı. Bence, Süper Kupa mücadelesinin provası gibi düşünülse de uygulamada prova başaralı olmadı. Daha üretken bir Galatasaray izleyebilirdik. O üretken Galatasaray’ı 6 gün sonra oynanacak olan kupa mücadelesinde göreceğimizden eminim. Sonuçta bu maçlar oyunculara yükleme amaçlı yapılan organizasyonlar. Düşünsenize takım sabah antrenman yapıp akşam mücadeleye çıkıyor. Okan Hoca'nın sakatlık yaşanmaması için de ekstra tedbir alarak fazla oyuncu değişikliklerine gitmesi dikkatlerden kaçmasın.

KAMPIN MEYVELERİ

Sarı-kırmızılı takım Avusturya kampında Ziyech ve Zaha’yı geri kazandı. Geçtiğimiz sezon bu futbolculardan yüzde 100 verim alamayan Okan Hoca, oyuncuların performansından çok memnun ve umutlu. Bence Galatasaray yeni sezona 2 iç transfer yapmış oldu. Her iki futbolcu bu sezon takıma ekstra güç katacak gibi. Genç futbolculardan Metehan Baltacı iyi performans ortaya koydu. Adeta golcü stoper ünvanını elde etti. Yusuf Demir’in kampa hazır ve istekli gelmesi, Efe Akman’ın hücum yönünü geliştirmesi yeni sezon için umut vadediyor. Tabii ki Mertens’i de unutmamak gerekir. Onun için en iyi yorumu sizlerin yapmasını istiyorum…

28 Temmuz 2024
Kamp günlüğü-1 

Galatasaray, Avusturya’nın Geinberg bölgesinde yeni sezon hazırlıklarına devam ediyor. Galatasaray, kampın 5. Gününü akşam antrenmanıyla sürdürecek. İlk hazırlık maçından Lask Linz’e 3-2 mağlup olan sarı-kırmızılılar, yarın Fortuna Düsseldorf ile karşılaşacak. Lask mücadelesinde daha çok genç oyuncular ön plana çıktı. Özellikle, Yusuf Demir’in kampa hazır gelmesi Okan Hoca’nın da beğenisini topladı. Metehan Baltacı da stoper olmasına rağmen attığı gollerle kendini ispatladı. Zaman zaman savunmada aksamalar yaşandığınında altını çizmekte fayda var.  Efe Akman ve Eren Aydın gibi isimlerde yaklaşık 30 dakika süre alabildi. Bu kısa sürede gençler, son düdüğe kadar mücadele etti. Hazırlık maçları bu tür oyuncular için çok önemli. Yarınki mücadelede de aynı performansı göreceğimizden eminim. Sizlere birazda Avusturya’dan bahsetmek istiyorum. Takımlar Avusturya’yı serin hava şartlarından dolayı tercih ederler. Fakat burası öyle bir yerki sıcaklık 32-33 dereceyken bir anda güneşli hava yerini yağmura ve rüzgara bırakıyor. Galatasaray, buradaki 3. Gününde dolu yağışından dolayı antrenmanı iptal etmişti…

Transfer bekleniyor 

Avusturya kampında diğer yanda da transferler bekleniyor. Galatasaray’da futbolun yeni patronu İbrahim Hatipoğlu ve Cenk Ergün dün İngiltere’ye uçtular. Transfer görüşmelerinden bulunan ikili bugün tekrar Avusturya kampına dönecek. Kısa sürede Galatasaray kampa transferleri yetişecektir. Kampın ilk ayağı 18 Temmuz’da sona erecek. İkinci kamp tarihi ise 22-27 Temmuz tarihleri arasından gerçekleşecek. Sarı-kırmızılılar 2. Kampa bütün transferi bitirmeyi çalışacak…

13 Temmuz 2024
Böyle veda olmaz!

Her şeyden önce bazı maçlarda bizlerin bile umudu bittiği yerde inancını yitirmeyen ve çeyrek finale kadar yükselerek turnuvaya veda eden Milli Takımımızı canı gönülden tebrik ediyorum. Almanya’nın elendiği yerde ev sahibi ülke gibi hissettiren taraftarımızı da helal olsun. Fransız hakemin, Hollandalı Simons’a çıkaramadığı kırmızı kart ve Montella’nın da oyuna zamanında müdahaleleri olmayınca elimizdeki yarı final biletini Hollanda’ya kaptırdık.

İlk yarının başlarında o kart Hollanda’ya çıksaydı bugün çok farklı şeyler konuşuyor olurduk. Ya da 10 kişi Hollanda’yı Montella’nın müdahaleleri yüzünden yenemedik de diyebilirdik. Turnuvadaki mücadeleleri şöyle bir gözümüzün önünden geçirelim… Montella’ya ben de çok destek oldum ama, bu sefer acımasız olacağım. ‘Çeyrek finali gördük ne anlatıyorsun’ diyenler olabilir. Fakat, Milli Takımımız 1-0 öndeyken 10 kişi oynadı 2-1 geriye düştükten sonra Montella’nın değişikleriyle Millilerimiz 11 kişi oldu. Kenan Yıldız 70 dakika sahada ne yaptı? Bizim göremediğimiz ne vardı? Kerem Aktürkoğlu veya İrfan Can Kahveci gibi bir futbolcuyu neden oyuna erkenden almazsın? İlla geriye mi düşmemiz gerekiyordu? Resmen kendi ayağımıza sıktık.

SÜPER İKİLİ

Bence bu turnuvaya Milli Takımımızdan iki oyunu damga vurdu. Barış Alper Yılmaz ve Ferdi Kadıoğlu olağanüstü performans sergilediler. Her iki futbolcuyu da dünya hayranlıkla izledi. Özellikle dün gece sahada “Yılmaz Bir Savaşçı” vardı. Hollanda savunmasını onu bir türlü elde avuçta tutamadı. Tıpkı Virgil van Dijk’in dediği gibi. Barış Alper’in bitmek bilmeyen enerjisi, sürekli hücum modun da olması dikkati üzerine çekti. Tabi ki Arda Güler’i de unutmamak gerek. Gürcistan maçında attığı harika goller ve turnuva boyunca yaptığı asistlerle takımını ayakta tutmayı başardı. Bütün Millilerimiz ayağına sağlık. Bize bu gururu yaşattığınız için teşekkürler Bizim Çocuklar…

7 Temmuz 2024
‘Çılgın Türk’ler ileri!

Adım adım zafere ilerliyoruz. Kırılgan olmayan Avusturya’yı adeta kırarak, dağıtarak adımızı çeyrek finale yazdırdık. Mücadelenin hemen başında Merih Demiral ile “dakika 1 gol 1” tabirini uyguladık. Erken bulduğumuz gol bize özgüven kattı. Zaman zaman Avusturya tehlikeli ataklarıyla kalemizi zorladı. İlk 45 dakikayı önde kapatmak Milli Takımızı ekstra motive etti.

Neden olmasın?

Maçın yıldızı Merih Demiral ikinci 45’in ortalarından yine golü bularak bizlere derin bir nefes aldırdı. Her iki golünde hikayesi hemen hemen aynıydı. Kornerden gelen her iki golün ortalarını Arda Güler yaptı ve Merih Demiral gollerle yıldızlaştı. Şunu da unutmamak gerek kornerlerin her ikisini de Barış Alper Yılmaz’ın çabası getirdi. Her şey iyi giderken bir duran toptan da kalemizde biz golü gördük. Son 10 dakika yine ecel terleri döktük. Avusturya’nın baskılarına adeta duvar ördük. Mert Günok’un o çılgın kurtarışı gözümün önünden gitmiyor. Bizleri çeyrek finale taşıyan o kurtarış belki de şampiyonluğun sinyalleridir. Neden olmasın?

Büyük fedakarlık

Dün gece sahada birden fazla başrol oyuncusu vardı. Maçın adamı seçilen Merih Demiral hem golleriyle hem savunmasıyla takdir toplarken, kaptan Kaan Ayhan inanılmaz bir performansa imza attı. Atan ve tutan oyuncularımızın dışında kaptan kritik anlarda müdahalelerde sahneye çıktı ve bize hayat verdi. Kaan Ayhan’ın nasıl bir fedakarlıkla oynadığını bilmeyen kalmamıştır diye düşünüyorum. Yine de hatırlatmakta fayda var. Takımı Galatasaray’da sezonu sakatlığına rağmen tamamlayan ve ameliyat olması gereken Kaan, tedavi olmadan Milli Takımı’na katıldı. İşte bu yüzden “Çılgın Türkler” olarak adlandırılıyoruz. Sonunu düşünmeden varımızı, yokumuzu sahaya veriyoruz… Şimdi ne diyoruz; Bekle bizi Hollanda!

3 Temmuz 2024
‘Çek’lere BAY BAY!

Yine sırtımızı rahatça koltuğa yaslayıp rahat bir mücadele izleyemedik. Boncuk, boncuk terledik. Bu terlemenin nedenlerinden biri ise Gürcistan’ın Portekiz’i anlamsız bir şekilde yeniyor olmasıydı. Mücadelenin hemen başlarında 10 kişi kalan Çekya ise bitime yarım saat kala beraberlik golünü buldu. Çekya’nın fizik gücünün ne kadar yüksek olduğunu 10 kişi kalmalarına rağmen bizi bunalttıklarına şahit olduk.  Özellikle ilk yarı Mert Günok’un net 3 kurtarışı bizi ayak tuttu. İlk 45 dakikada çerçeveyi bulan şutumuz yoktu.

Ta ki ikinci yarı Hakan Çalhanoğlu sahneye çıkana kadar… İlk kaleyi bulan şutumuz golle sonuçlandı. Hakan öyle bir gole imza attı ki, haftaların acısını o golle çıkardı diyebilirim. Çaprazdan ayak içi vurmanız gerekirken, Çalhanoğlu adeta Allah’a sığınıp vurdu. Milli Takımımız bu golden sonra farka gider düşüncesi 85 milyonun aklından geçerken Çekler golü buldu. Aslında hakemin ikram ettiği bir gol desek yeridir. Mert Günok’a net faule rağmen gol verildi. Son dakikalar yaklaştıkça Çekler bütün riskleri alarak üzerimize gelse de uzatma dakikalarda Cenk Tosun fişi çekti…

Çekya’nın sağı otoban…

Barış Alper Yılmaz dün gece öyle bir oyun ortaya koydu ki tüm dünya hayranlıkla izledi. Çekya’nın sol kanadını adeta otobana çeviren BAY, maçın yıldızı seçildi. Haftalarca Barış’ın performansı haksız yere eleştirildi. Montella, Barış Alper’i doğru mevkii de oynatınca bu eleştirilerin hepsi havada kaldı. Her şeye rağmen, Barış Alper diyor ki, “Hocamız nerede forma verirse oynarım…” Günlerce, “Milli Takım’ı menajer esir aldı” diyenleri de susturdu Barış…

Arda acaba ile oynadı

Portekiz maçında sakatlığı olmasına rağmen son dakikalarda oyuna giren Arda Güler, Çekya’ya karşı ilk 11’de başlasa da kafasında bir “acaba” olduğu net bir şekilde ortadaydı. Genç futbolcunun yüzde yüzünü sahaya veremediğine herkes şahit olmuştur. Bunun nedeninin sakatlığının hala geçmemiş olması ve yüksek derecede yorgunluk belirtisi olması. Millilerimiz, Avusturya maçı öncesi bir gün dinlenecek. Bu izin bütün futbolculara ilaç gibi geçektir. Sıradaki rotamız; Leipzig…

27 Haziran 2024
Artık ders verelim

Futbolun içerisinde hatalardan ders almak/çıkarmak var. Fakat Milli Takımımız, hatalardan ders almaktan, ders vermeye geçemedi. Kuntz döneminde yaşananların benzerlerini Montella da yaşamaya başladı. Umarın sonu aynı olmaz.

Kadro seçiminden tutun, mücadele sonunda konuşmalar bile aynı. Bu, bir tesadüf olamaz. Türk futbolunu bir adım ileriye götüremeyenler Milli Takım’ın başında olduğu sürece, bir arpa boyu yol alamayız. Montella’yı da Kuntz’a dönüştürmek istemiyorsanız onu rahat bırakın.

Euro 2024’ün ilk mücadelesinde Gürcistan’a karşı harika gollerle 3-1’lik galibiyet almış Milli Takım nerede, dün geceki Portekiz’e karşı sahada olan Milli Takım nerede! Yani gece ile gündüz gibi, iki farklı Milli Takım izledik.

"İletişim diyorum…"

Her zaman şunu belirtmekte fayda var: Milli Takım’ın gerçek bir takım olabilmesi için iletişimin çok iyi olması gerek. Gerek saha içinde gerekse saha dışında çok iyi bir iletişimin olması gerekiyor. Samet’in, Altay ile iletişim içerisinde olmadığını, o büyük hatayla görmüş olduk. Gürcistan mücadelesinde mutlak golü kafasıyla çıkaran Samet’i hep böyle hatırlayacağız derken öyle bir hataya imza attı ki belki de turnuva boyunca bu hatası unutulmayacak.

Kadro tercihi

Montella’nın en büyük hatası ise Ara Güler’i yorgun olduğu gerekçesiyle ilk 11’de başlatmayıp, Portekiz farka gittikten sonra oyuna alması. Zaten maç kopmuş, oyuncunun sakatlanmasından da korkuyorsan neden Arda’yı oyuna alıyorsun? Tribün baskısından mı korktu Montella?

Aynı şekilde İsmail Yüksek sakatlıktan çıkmış ilk 11’de oynayacak durumu yok. Kendisini tam hazır hissetmiyor, neden oyuna sürüldü? Sahanın en iyisi Kerem Aktürkoğlu neden oyundan alındı? Yunus Akgün ise bal yapmayan arı misali sahada olurken, Kerem’in öncelikle oyundan çıkmasına anlam veremedim.

Barış Alper Yılmaz, santrafor değilken neden santrafor çıkıyor? Cenk oynayacak durumda değilse neden Milli Takım’a alındı? Bu gibi sorular bitmez.

Umarın Çekya karşısında galibiyeti alır, gruplardan çıkmayı başarırız. Aksi takdirde bu işin içerisindeki bütün sorumlular istifasını versin…

23 Haziran 2024
O duvar artık kırmızı

Euro 2024’e muhteşem başlangıç yapan Millilerimiz, Gürcistan’ı adeta bozguna uğrattı. Dortmund’un 81 bin kişilik Signal Iduna Park Stadyumu’nda sahne alan Bizim Çocuklar meşhur “Sarı Duvarı”, “Kırmızı”ya boyadı. Taraftarlarımız öyle bir tribün performansına imza attı ki Almanya, “Türkiye” tezahüratlarıyla inledi. Millilerimiz sanki yurtta gibi mücadele etti.

Karşılaşma öncesi yoğun yağış bizleri eskiye götürse de Milli Takımımızın yeni jenerasyonu sahada aslanlar gibi savaştı. Mert Müldür, Arda Güler’in olağan üstü füzeleri ve Kerem Aktürkoğlu’nun fişi çekmesi tüm Türkiye’yi ayağa kaldırdı. Arda Güler attığı golle şampiyonanın gol atan en genç futbolcusu unvanın Cristiano Ronaldo’dan almış oldu.  

Eminim ki tüm dünya şu ana kadar turnuvanın en heyecanlı mücadelesine şahit oldu. Kaçan net pozisyonlar, harika goller ve ilkleri yaşayan bir Milli Takım vardı sahada. Millilerimiz kariyeri boyunca gruplardaki ilk maçına galibiyetle başladı.

Hazırlık maçlarında çok iyi çizgi çizmeyen ve üzerinden ölü toprağını atmış bir Milli Takım gördüm sahada. Özellikle Samet Akaydın ve Mert Müldür ortaya koyduğu harika performansla tüm Türkiye’yi şaşırttı. Mert, jeneriklik bir gole imza atarken Samet savunmaya adeta Türk duvarı ördü. Son dakikalarda kafayla çıkardığı o top turnuva boyunca gözümüzün önüne gelecektir.

Hücumdan vazgeçilmemeli

Mücadelede birden fazla kırılma anı yaşandı. İbre zaman zaman Gürcistan’a dönse de bu kez futbol şansı Millilerimizden yanaydı. Her ne olursa olsun Montella işini asla şansa bırakmamalı. Karşılaşmanın sonlarına doğru Montella’nın savunma kurgusuna dönmesi başarılı olsa da bizleri bunalttı. Skor anlamında önde olan Milli Takım, savunma ağırlığına dönmemeli. Montella, hücumdan vazgeçmemeli. Her şeye rağmen harika bir Milli gurur yaşadık. Çok iyi başladık bu yolun sonu şampiyonluk olsun. Teşekkürler Bizim Çocuklar…

Haaa! Şunu da unutmayalım, Arda da bizim Kerem de!.. Biz Türkiye’yiz! Ortalığı germek isteyen amigolara kulak asmayın…

19 Haziran 2024
Galatasaray’ın Erden ağabeyi…


Galatasaray siyasetinden dolayı yıpranan, iftiralara ve haksızlıklara boyun eğmek yerine dik duruş göstererek istifasını sunan Erden Timur, taraftarı ağabeysiz bıraktı. Hiçbir zaman Erden Timur, taraftarın gözünde “bey” konumunda değildi. Samimiyetinden, insanlara dokunuşundan dolayı Timur, herkesin “ağabey”i oldu.

Bu ayrılığa en çok üzülen ise tabii ki Galatasaray taraftarı. Nedenler, nasıllar yine cevapsız kaldı. Erden Timur, düzenlediği basın toplantısında bazı sorulara karşı yine sessizliğini korudu. Üst üste gelen “kimler size ne yaptı” minvalindeki sorularına, kişi ismi zikretmeden cevap verdi; yeter ki Galatasaray parçalanmasın düşüncesiyle... 

Suyun karşı tarafı, yeni sezon için kenetlenme çabası içinde olurken, kendi “Erden ağebey”lerini bulmaya çalışırken, Galatasaray’ın siyaseti, Erden Timur kaybı getirdi.

Aslında bu durum ile karşı karşıya kalan sadece Erden Timur değil. Galatasaray’da ne zaman işler yolunda gitse, dönen tekere çomak sokuldu. Maalesef Erden Timur da bu kötü siyasetin mağduru oldu…

En önemli noktaya değineceğim: Taraftar, Erden Timur’un arkasında olmasa Galatasaray’ın bu siyaseti Timur’u lime lime doğrardı. Daha ne iftiralarla karşı karşıya kalırdı, bu da kulağa küpe olsun…

Aslan yattığı yerden belli olur

“Aslan yattığı yerden belli olur” sözünü sizlere burada hatırlatmak isterim. Hani Erden Timur’u komisyonculukla suçlayanlar var ya, bence Erden Timur’un, Nef Bebeköy’deki mekanını bir ziyaret etsinler. Şirketi 700-800 kere incelemeye giren ve hiçbir olumsuz tablo ile karşılaşmayanların yüzü kızarır mı? Asla kızarmaz. Kıskançlık, fesatlık yapanlar el birliğiyle Erden Timur’u pes ettirdi. Timur, nemalanan biri olsaydı istifasını vermezdi.

Bu bir veda değil…

Basın toplasını yerinde takip ederken, salonda herkesin gözlerinin dolduğuna şahit oldum. Aslında çok duygusal bir “geçici” veda oldu. Ailesinden, çocuklarından, annesinden, babasından Galatasaray uğruna uzak kalan Erden Timur, onların telefonlarını açamadığı zamanların bile olduğunu dile getirdi. Galatasaray ile yatıp, Galatasaray ile kalkan bir yönetici kaybetti bu camia.

Ne anlatacağız ki? 6 yaşındaki oğlunun mezuniyet törenine bile gidememiş… Erden Timur her şeye rağmen yine de diyor ki, “Ben maçları izlemeye stadyuma geleceğim, bana ihtiyaç olduğunda her zaman el uzatacağım.”

Kısacası “Ben Galatasaraylıyım, herkese küsebilirsiniz ama Galatasaray’a küsemezsiniz” mesajını verdi.

Anlamlı teşekkürler…

Başarılarla dolu 2 sezon geçiren Erden Timur, en başta Okan Hoca’ya olmak üzere gece yarılarına kadar mesai harcadığı transfer komitesine, stadyum çalışanından tutun, Florya’daki çaycıya kadar teşekkürlerini iletti. Dirsek dirseğe vererek çalıştığı mesai arkadaşları ve Galatasaray taraftarı Erden Timur’u bir ağabey olarak hatırlayacak.

En önemlisi de elbet bir gün taraftar, Erden Timur ile tekrar kavuşacak…

5 Haziran 2024
(Gülerek) şampiyon…

Ve iyiler mutlaka kazandı… Galatasaray, geçen sezon takımın başına ilk kez geçen Okan Buruk liderliğinde 2 sezondur Süper Lig’e ambargo koydu. Bu sezonun farkı ise çifte kupa. Okan Hoca sezon boyunca saha içerisinde kalarak, takımını en iyi şekilde yöneterek ve en önemlisi her olumsuzlukta o popüler GÜLÜŞÜNÜ yaparak hedefe ulaştı. Yani hocanın güler yüzü başarının nasıl geldiğini anlatıyor. Bir takım düşünün yıldızlarla dolu. En basit örneği Icardi. Böyle yıldızları takım içerisinde idare edip, yönetmek kolay iş değil.

İşte burada aile kavramı ortaya çıkıyor. Galatasaray nasıl 2 sezondur üst üste şampiyon oldu? Nasıl bu kadar motive kaldı sorusunun cevabı; sevgi, saygı ve aile olmaktan geliyor. Her ne kadar bu cümleler basit olarak algılansa da, Ali Yiğit Buruk, Ciro gibi isimlerin de takım içerisinde büyük rol oynadığını gördük. Bazıları bunları taklit etse de asılları tarih yazdı…

Yeni rota hesaplanıyor

2023-2024 Sezonunu şampiyon olarak tamamlayan Galatasaray’da yeni sezon yol haritası çoktan çizildi. Bu hırsla sarı-kırmızılı takım, 25. Şampiyonluk, 5. Yıldız için planlamalarını erkenden yaptı. Milli takıma katılan futbolcuların yanı sıra direkt tatile çıkanlar 2 Temmuz’da Florya’ya ayak basak. 9 Temmuz’da ise Galatasaray, Avusturya’da kampa girecek. Cimbom, yeni sezonun hazırlıklarına erken başlayarak yeni bir zaferin temellerini atmak için organize olmuş durumda.

Erden Timur sevgisi

Saha içerisinde Okan Hoca tarih yazarken saha dışarısında da Galatasaray Sportif A.Ş Başkan Vekili Erden Timur adeta savaştı. Hani diyoruz ya aile olmak işte burada Erden Timur devreye giriyor. En güzel sevgiyi takıma ve yönetime aşıladı. Düşünsenize 2 yıllık yöneticilik deneyiminiz var. Ve bu 2 yılda hep başarı elde etmişsiniz, şampiyon olmuşsunuz, yıldızları takıma kazandırmışsınız.  Rakipleriniz sizi saha dışına çıkararak, özel hayatınızda ve işinizden vurmaya çalışıyor. Rakiplere göre bu kadar başarıya karşı yapılabilecek tek şey ise kötülük. Fakat unutulan bir şey var; “İyiler mutlaka kazanır”… Galatasaray taraftarını en büyüm merak ettiği konulardan biri de Erden Timur göreve devam edecek mi? Sizlere güzel bir haber de vermek isterim. Erden Timur ile yola devam…

Yeni sezonda görüşmek dileğiyle…

28 Mayıs 2024
Provokasyona yenik düşmek

Trabzon deplasmanında yaşananların bir benzerini dün gece RAMS Park’ta gördük. Yine başrolde Fenerbahçe’nin sözde komutanı, kaptanı Mert Hakan Yandaş var. Kaptanlık dışında her şeyi yapmayı beceren bir futbolcudan bahsediyorum. Mücadele başlamadan önce Fenerbahçeli futbolcular zemini görmek ve taraftarını selamlamak için sahaya çıktı.

Peki Mert Hakan ne yaptı? Takım arkadaşlarıyla hareket etmeyip, Ultra Aslan’nın bulunduğu tribünlere yönelip armasını öperek, tribünleri provoke etti. Kerem Aktürkoğlu ve Abdülkerim Bardakçı büyük tepki gösterse de her şey Fenerbahçe planladığı gibi işledi. Maç boyunca gerilim sürdü, köşe vuruşlarında yine sahnede Mert Hakan vardı. Yavaş hareketlerle köşe vuruşu atma çabası tribünleri komple çileden çıkardı ve sahaya yabancı madde yağdı oyun durdu. Mücadelenin ortalarında bu oyuna Fenerbahçe taraftarına da katıldı. Meşaleler yakarak Galatasaray tribünlerine yanan meşaleyi fırlattı ve oyun yine durdu. Kısacası Fenerbahçe kurguladığı gibi mücadeleyi kazandı. 

Fenerbahçe’nin tek başarısı ise karşılaşmanın hemen başında 10 kişi kaldılar ve Galatasaray’a göre iyi futbol ortaya koyarak kazanmaları. Buna hiç kimsenin bir itirazı olamaz. Fenerbahçe, Galatasaray’dan daha iyi oynadı ve kazandı. Galatasaray tribünleri ve futbolcular sahada sakin kalabilseydi ve oyuna gelmeseydi her şey çok farklı olabilirdi. 

Galatasaray kredisini kullandı
Galatasaray, dün geceki derbiye kadar Fenerbahçe ile arasındaki 6 puanlık krediyi sezonun bitimine 1 hafta kala 3 puana düşürdü. Hafta boyunca hazırlıklarının meyvelerini sahada toplayamayan sarı-kırmızılı takım, Konya’da hata yapmadan şampiyonluk için sahaya çıkmanın planlarını yapacaktır. Futbol böyle bir şey olsa gerek…

Ali Koç’un kini…
Ve gelelim finale… Rams Park’ta mücadeleyi izlemeye gelmeyen Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, takımı kazanınca başkan olduğunun farkına vararak, Rams Park’a koruma ordusu ve yöneticileriyle birlikte gelerek soyunma odasına girdi. Sanki Fenerbahçe şampiyon olmuş gibi takımını sahaya çıkararak, tribünleri selamlatmak İSTEMİŞ. Fakat burada bir şey eksik. Ali Koç, isteğini yerine getirmesi için tribünlerde taraftarın olması gerekiyordu. Yani Fenerbahçe taraftarı stadyumu çoktan terk etmişti. Yine de amacına ulaşan bir yönetim gördüm. Ortamı daha da gererek, Galatasaraylı stadyum görevlilerini saha içerisinde tehdit ederek fitili ateşledi ve Rams Park tıpkı Trabzon’da olduğu gibi boks ringine döndü. Bu sefer taraftar değil yöneticiler sahnedeydi. Galatasaraylı 2 görevli, Fenerbahçe’nin yönetici ordusunu durdurmayı başaramadı. İsmail Kartal’ın oğlu bile saha içerisinde görevli yumrukladı. Daha ne olsun ki? Yazıklar olsun…

20 Mayıs 2024
Florya’ya ses geçirmez duvar

Şu tarihi bir kenara not alın 19.05.2024. Bu anlamlı tarihte Galatasaray, Fenerbahçe’den 1 puan alması durumda 2023-2024 sezonun en büyüğü olacak. Geçen sene olduğu gibi şampiyonluğa kavuşacak. Bu sezonun farkı ise kupalar… Galatasaray yönetimi, Süper Kupa, Kadın futbol takımının şampiyonluk kupası ve Süper Lig kupasını aynı anda havaya kaldırmanın planlarına yapıyor. Sarı-kırmızılı takım, TFF ile bu 3 kupayı aynı anda almak için resmi yazışmalara başladı bile.

Kendini takıma adadı

Şimdi Galatasaray taraftarı diyecek ki; konsantrasyon elden bırakılmamalı. İşte orada iş Okan Hoca’dan geçiyor. Bu sezon kırdığı rekorlarla tarih yazan Okan Hoca, Florya’ya adeta ses geçirmez duvar ördü. Yönetim işin prosedür yanıyla uğraşırken, hoca oyuncularını sezon boyunca olduğu gibi saha içerisinde tutarak tam konsantre şekilde hazırlıyor. 25 Mayıs’ta seçime gidecek olan Galatasaray’da başkan adaylarının birbirleriyle atışmaları bile Florya’ya etkilemiyor. Bu kime artı yazar diyecek olursanız tabi ki de; Okan Buruk’a. Hoca kendisini tamamen takıma, şampiyonluğa ve rekorlara adamış durumda. Unutmayın iyiler mutlaka kazanır…

Fener’e aynı tarife hesabı

Derbiye gelecek olursak. Karagümrük mücadelesinin ardından takıma 2 gün izin veren Okan Hoca, bugün öğrenicilerini Florya’da toplayacak. Hocanın tek düşüncesi ise geçen sezonki tarifeyi Fenerbahçe’ye uygulamak. Yani şampiyonluk için 1 puan yetiyor, beraberliğe oynayalım düşüncesi asla yok. Florya’da kazanmak için sahaya çıkmanın planları yapılıyor. Eskiden takımlar büyük maçlarda tesislerinde kampa girerlerdi. Şimdi ise idman biter oyuncular evinin yolunu tutar fakat 1 kişi hariç. O kişi de Okan Hoca. Ne zaman büyük maç oynayacak olsa en iyi şekilde kendisini hazırlar. Sabahlara kadar rakip takımı analiz eder ve kağıt üzerinde en güçlü oyuncularına forma verir. Bu derbi hoca için tam anlamıyla final. Noktayı koyup işi Konya’ya bırakmak istemeyecektir. Fenerbahçe derbisinden sonraki hafta son maçına Konya deplasmanında çıkacak olan Galatasaray’da hesaplar 105 puan ile rekor kırarak şampiyonluk yaşamak...

15 Mayıs 2024
Sahada Winner…

Sezon başından beri saha içerisinde kalmayı tercih eden, kaos ortamından takımını ve kendisini uzak tutan Okan Hoca, rekorlarına bir yenisini daha ekledi. Üst üste 16 maçtır yenilmeyen Galatasaray, Sivasspor karşısında aldığı farklı galibiyetle, Fenerbahçe'nin rekorunu kırarak, 96 puanla Süper Lig'de bir sezonda en fazla puan toplayan takım oldu. Okan Hoca ve öğrencilerinin asıl hedefi ise 105 puan ile şampiyonluğa ulaşarak unutulmayacak bir rekora imza atmak.

Konuşmadı kükredi!

Her hafta yeni bir rekora imza atan Okan Buruk’un Sivasspor maçı öncesi GSYİAD’ın ödül töreninde; “Biz sahada konuşacağız” sözünü  hatırlatmak isterim. Tam anlamıyla hoca, saha içerisinde ‘kükredi’ diyebilirim. Her fırsatta rakipleri tarafından saha dışarısına çekilmeye çalışan bir teknik adamdan bahsediyorum. Hiçbir zaman çizgisini bozmayan Okan Hoca, en iyi cevabı oynattığı başarılı oyunla saha içerisinde verdi.

3’ü bir arada

Dün geceye damga vuran süper üçlüye de değinmeden geçemeyeceğim. Hakim Ziyech, Dries Mertens ve Mauro Icardi, Sivasspor’u adeta dağıttı. Adana Demirspor deplasmanında gol perdesini açan Ziyech yine dün gece çilingir görevi gördü. Harika 2 gol kaydeden Faslı yıldız, saha içerisinde takımının itici gücü oldu. Sakatlığı olmasına rağmen Sivasspor’a karşı sadece bir antrenmanla saha çıkan Dries Mertens ise yıllara meydan okumaya devam ediyor o da tıpkı Ziyech gibi 2 gol kaydetti ve 1 asiste imza attı. Mauro Icardi’ye ise gelecek olursak, bu sezon yüzde 50’si ile oynamasına rağmen gol krallığı yarışında Dzeko’ya ders veriyor. Şunu da unutmayalım Barış Alper Yılmaz yine kayıtlara 2 asistini daha yazdırdı.

Kardeşler yaptı yapacağını

Bu arada mücadelenin hakemi Arda Kardeşler yine yapacağını yaptı. Mücadelenin hemen başında Sivassporlu iki futbolcu tarafından aldığı mücadele sonrasında yerde kalan Icardi’nin pozisyonu net bir şekilde penaltıydı. Bunu görmezden gelen Kardeşler, farklı bir pozisyonda kaleci Ali Şaşal’ın eline temas etmediği halde kaptığı topu ağlarla buluşturan Icardi’nin golünü de yok saydı. Skor üstünlüğü Galatasaray’da olmasıydı ve bu kararlar maçın kaderine etki etseydi bunun hesabını Kardeşler nasıl verecekti..?

 

Kaptandan ince davranış

Mücadele sonunda tribünler Hakim Ziyech’i üçlüye çağırdığı. Ziyech ise çoktan soyunma odasının yolunu tutmuştu. Kaptan Fernando Muslera, örnek bir davranışa daha imza atarak, soyunma odasına gitti ve Hakim Ziyech’i çağırdı. Faslı yıldız üçlü çektirdi. Yani diyeceğim o ki; Galatasaray kenetlendikçe büyüyen kocaman bir aile…

 

6 Mayıs 2024
Bir taşla iki kuş

Kritik Adana deplasmanını da geride bırakan Galatasaray, Fenerbahçe ile arasındaki 4 puanlık farkı koruyarak, zafere yürüyor.

Süper Lig’in bitimine 4 hafta kala teknik direktör Okan Buruk, konsantrasyonu elden bırakmıyor. Hoca, son düdüğe kadar aynı oyun disipliniyle sahaya çıkacaklarını ve maç maç hedefe ulaşacaklarını her fırsatta öğrencilerine hatırlatıyor.

Artık sezon sonu geliyor. Şöyle bir geniş pencereden baktığımızda saha içerisinde kalan takım, avantajı ve psikolojik üstünlüğü elde etmiş oldu; yani Galatasaray.

Bütün tuşlara basmak!

Saha dışarısında daha fazla mesai harcayan ve harcamaya devam eden Fenerbahçe ise bu sezon bütün tuşlara basarak sezonu şampiyon tamamlanın hayalini yaşadı/yaşıyor. Yönetimi, futbolcusu ve hocası tamamen dikkatini saha dışına vermişken nasıl şampiyonluk gelsin ki? En sonki olay ise Mert Hakan Yandaş’ın, sosyal medya hesabından yaptığı yakışıksız açıklama.

Hedefe odaklanmış bir takımın oyuncusu bunları yapmamalı. Kaldı ki Galatasaray ile oynanacak bir maç varken. (Akıllara gelen ilk soru; Fenerbahçe bu maça da mı çıkmayacak?) Tekrar ediyorum saha içinde kalmayı beceremeyen bir takımın zafere ulaşması çok çok zor. Unutmayın iyiler mutlaka kazanır.

Hedef çifte kupalı tören

Galatasaray, sezonu şampiyon tamamlaması halinde çifte kupayı havaya kaldıracak. Yani bir taşla 2 kuş vurmuş olacak. Süper Kupa’yı kazanmasına rağmen henüz kutlama yapmayan sarı-kırmızılı takımın önceliği lig şampiyonluğu. Şöyle bir ihtimal de var: Süper Lig’in 37. haftasında evinde Fenerbahçe’yi ağırlayacak Galatasaray, bu mücadelenin sonunda Süper Kupa kutlaması da yapabilir. Fenerbahçe ise bu kez acı tabloyla karşı karşıya kalabilir...

Yazımı sonlandırmadan önce Süper Lig’e yükselen Göztepe’yi de kutlamak isterim. Göztepe bu lige her zaman keyif katmıştır.

Bizleri güzel bir deplasman daha bekliyor olacak.

30 Nisan 2024
Adana’da erken final

Ligin bitimine son 5 hafta kala lider girdiği 15 sezonda da şampiyonluk yaşayan Galatasaray, dün gece Fenerbahçe’nin Sivas’a takılmasıyla puan farkını 4 yaparak şampiyonluğa bir adım daha yaklaştı.

Adana Demirspor mücadelesine tam konsantre olan sarı-kırmızılılar, galip gelmesi halinde maç fazlasıyla puan farkını 7’ye çıkararak psikolojik üstünlüğün kimde olduğu bir kez daha gözler önüne serecek. Yani Galatasaray, Adana’da erken final yaparak kupanın bir kulpundan tutmuş olacak.

Şuna da değinmeden geçemeyeceğim; averaj hesaplaması yapanlar kendini boşa yordu. Çünkü Galatasaray bitime 5 hafta kala puan farkını açmış oldu. Kimilerine göre ise Fenerbahçe 5 maçı kazanırsa şampiyon. Sözün bittiği yer işte burası. Matematik diyorum, çok önemli bir şey…

Kaybedenler kulübü

Geçtiğimiz sezon evindeki Fenerbahçe derbisine şampiyon çıkan ve rahat bir galibiyet alan Galatasaray, bu sezon da benzer bir senaryoya imza atabilir. Fenerbahçe ise kayıtlara bir kez daha "kaybedenler kulübü" olarak geçebilir.

Tabii ki her şey Galatasaray’ın puan kaybetmemesine bağlı. Sarı-kırmızılı takımın en büyük özelliği finallerin takımı olması. Son düzlükte kolay kolay şampiyonluk vermediğini hepimiz biliyoruz.

Kadıköy gerilebilir!

Sivas’a deplasmanda puan kaybeden Fenerbahçe, önümüzdeki hafta evinde Beşiktaş’ı ağırlayacak. Açılan puan farkından dolayı Fenerbahçe sahaya moralsiz çıkabilir. Bu senaryo gerçekleşirse Beşiktaş için kolay bir mücadele olacaktır.

Son olarak dün geceki penaltıya da değinmek istiyorum. Djiku’nun, geriden gelerek Manaj’a müdahalede bulunduğu için penaltı verildi. Livakovic’in müdahalesine bakılmadı bile.

Fenerbahçe’nin bu sezon, Alanya, Kasımpaşa ve Pendik mücadelelerinde kazandığı penaltıları da hatırlatmakta fayda VAR. Kaldı ki Sivasspor’a verilen penaltı net penaltı.

Yani oyna devam…

23 Nisan 2024
O‘kan’ kimsede yok!

Galatasaray’ı 13. sıralardan alıp şampiyon yapan Okan Hoca, bu sezonda her hafta kırdığı yeni rekorlar sarı-kırmızılı takımın başına geldiği günden beri Türkiye’nin açık ara en iyi teknik adamı olarak yoluna devam ediyor. Hocalık performansı ve galibiyet serisiyle de Avrupa’da da devler yarışıyor. Özellikle bu sezonu devşirme futbolcularla tamamlayacak olan hoca adeta destan yazıyor. Hatta biz ona devşirme demeyelim, ne diyelim? Bence; Joker! Hoca, Barış Alper Yılmaz’ı neredeyse sahanın her yerinde oynatırken aynı şekilde Kaan Ayhan’dan da faydalandı. Şunu da unutmamak gerekli Kaan Ayhan sakatlığının olmasına rağmen sezon sonuna kadar fedakarlık yaparak forma giymeye devam ediyor.

Satranç gibi…

Gelelim Alanyaspor mücadelesine… İlk 45 dakikada Galatasaray’ı Nelsson ayakta tutarken, 2. Yarı oyunu iyi okuyan ve satranç oynar gibi hamlede bulunan Okan Hoca, Hakim Ziyech’i adeta çilingir olarak kullandı. Ceza sahası dışından, kaleye “Vur” emri veren Buruk, oyuncuların harika yetenekleriyle de bir mücadeleden daha galip ayrılarak geri sayıma geçti. Barış Alper Yılmaz’ı da unutmamak gerekli. 2 golün mimarı olan Yılmaz, adeta CTRL+C ve CTRL+V tarzından goller kaydetti. Barış’a boşuna joker denilmiyor!

Forma adaleti

Galatasaray forması ile ilk maçına Alanya deplasmanında çıkan Serge Aurier beklentilerin çok altında kaldı. Karşılaşma öncesi son taktik antrenmanında özellikle oynamak istediğini teknik ekibe ileten Aurier’i Okan Hoca kırmadı fakat onun kötü performansı hayal kırıklığı oluşturdu. Normal şartlarda Kaan Ayhan ile mücadeleye başlama planı yapan hoca, antrenmanlarda kim iyi ve istekliye o kişiye şans veriyor. Aurier’in antrenmandaki performansı sahaya yansımayınca 2. Yarı yerini Kaan’a bıraktı. Sahadaki bir diğer zayıf ismi ise; Kerem Aktürkoğlu. Her ne kadar taktik amaçlı oyunda alınsa bile son haftalardaki futbolu iç açıcı değil. Şuna da değinmeden geçemeyeceğim; Kerem Demirbay’da son 2 haftadır kötü futbolunu sürdürüyor. Kalan 6 haftada her futbolcu maksimumunu sahaya koymalı. Yeri gelmişken forma adaletinden de bahsetmek harika olur. Bu sezon nerdeyse her futbolcuya forma veren Buruk, futbolculara karşı iyi niyetini de gösteriyor. İşte Okan Hoca’nın kazandı nokta; Sevgi ve saygı….

16 Nisan 2024
Atsa kolay, atmasa olay!

Sezon başından bu zamana kadar her türlü eleştirilerin hedefinde olan Mauro Icardi, Süper Kupa mücadelesinde Fenerbahçe U19 takımına attığı gol yine olay oldu. Icardi’ye bu zamana kadar neler söylendi neler... "Fazla kilosu var" dendi,  "Sakat, sadece penaltıdan atıyor" dendi.

Bu kez de 48 saniyede Fenerbahçe’nin genç takımına kaydettiği gol "kolay" görüldü. Yani Icardi ne yaparsa yapsın, golünü atıp uykuya daldı…

Protestoyu Galatasaray mı yapsın?

Şimdi gelelim asıl olaya. 19 yaşındaki çocuklara karşı neden ilk saniye de gol atmak yerine Galatasaraylı futbolcular topu dışarıya atmamış?

Süper Kupa mücadelesine A takım ile çıkmak yerine U19 takımıyla saha çıkarak protesto eden Fenerbahçe değil mi? Neden o halde Galatasaraylı futbolculardan topu dışarıya atılması beklendi? Protestoyu Galatasaray mı yaptı?

Hatta ilk saniyelerde sarı-kırmızı takım kendi alanında kısa pas yaparken Fenerbahçeli gençler alan baskısı yapıyordu. Galatasaray’ın yarı sahasında Fenerbahçe topu kapsa, topu taça mı atardı yoksa gol atma şansını mı denerdi, sizlere soruyorum.

Trabzonspor örneği

Maçtan çekilmek için illa topun sahayı terk etmesi mi gerekiyor? Buna şu örneği vereceğim: Trabzonspor, Konyaspor deplasmanında maçın ilk bölümünde hareketsiz kendi alanında birbirlerine sarılarak TFF’yi protesto etmişti.

Konyasporlu futbolcular ise kendi alanında top çevirdi. Sarı-lacivertli futbolcularda buna bezer bir protesto yapsa, ön alan baskısı yapmasa Galatasaray’da bence ona göre karşılık verirdi.

Süper Kupa Pendik maçına

Fenerbahçe sahadan çekildiği için bu maç tarihe 3-0 hükmen olarak geçecek. Maç yarıda kesildiğinden, Galatasaray kupayı Şanlıurfa’da alamadı. Sarı-kırmızılı takım bu haftaki Alanya deplasmanından sonra iç sahada Pendik ile karşı karşıya gelecek. Bu mücadele öncesi Süper Kupa’yı Galatasaraylı futbolcular havaya kaldıracak.

10 Nisan 2024
Sıradaki blöf gelsin

Fenerbahçe, “Süper Lig’den çekiliriz” blöfüyle Trabzon’da yaşanan saha olaylarını zaman aşımına uğratmayı başardı. Döner tekme ile tekvando dersi veren Batshuayi, PFDK’nın sevk listesinde yer almazken, Osayi-Samuel, Jayden Oosterwolde ve İrfan Can Eğribayat tedbirsiz olarak sevk edildi.

Şimdi sizlere soruyorum; bu gerçekten adalet mi?

Galatasaray’ın kalecisi Günay Güvenç, Kasımpaşa mücadelesinde tartışmanın arasına dahil olarak kavgayı ayırmaya çalıştı. PFDK ise Günay’a 2 maç ceza verdi. Peki Trabzon’da yaşanan olayları tüm Türkiye naklen izledi. Yerde yatan ve etkisiz hale getirilen bir taraftarın kafasına tekme atmak kasten adam yaralamaya girmez mi? Neden TFF sevkleri yaparken 44. maddeden hiçbir Fenerbahçeli futbolcuyu sevk edemedi? Basit bir kavgayı ayıran Günay’a 2 maç ceza kesenler, Trabzon’da yaşananların üzerine neden kapatmak istiyor?

Süper Kupa’ya çıkmayız tehdidi!

Cezaların hafiflemesi için gündemi meşgul eden ve minimum ceza ile bu olayların üzerini kapatmaya çalışan Fenerbahçe’de yeni blöfü tahmin edebilir misiniz? Durun ben sizlere söyleyeyim. Sıradaki blöf; Süper Kupa’ya çıkmayacağız. Blöf dediğime bakmayın Süper Lig’den çekiliriz sözünü tutamayacak olanlar, Süper Kupa’ya çıkmayarak ‘biz dik duruş sergiledik’ algısı yapmaya hazırlanıyor olabilir.

Galatasaray hazır

Sarı-kırmızılı takımın yöneticisi, teknik direktörü ve futbolcusu 7 Nisan’da oynanacak olan Süper Kupa mücadelesini iple çekiyor. Saha dışı olaylara dahil olmak istemeyen Galatasaray’da 2 hedef var. Bunlardan biri Süper Lig şampiyonluğu, diğeri ise Süper Kupa… Kaosun içine çekilmek istenen Galatasaray yönetimi satranç oynar gibi hamle yapmaya devam ediyor. Bazı yöneticiler gibi kendini kaybedercesine çıkıp, ahkam kesmek yerine İNCELENME çağrısında bulunuyor.

Sahi neden Erden Timur’un hepimiz incelenelim çağrısına hâlâ yanıt veren olmadı?

2 Nisan 2024
Adalet isteyen teraziye gelsin

Antalya Belek’ten herkese Merhaba… 

Galatasaray, milli arayı verimli geçirmek adına Belek’te 4 günlük kampa girdi. Bizlerde bavulumuzu hazırlayıp Antlaya yoluna düştük ve Pazartesi gününden itibaren takımı yakından takip ettik. Perşembe günü yani yarın sarı-kırmızılı takım kampa noktayı koyarak İstanbul’a dönüş yapacak. Bu zaman kadar sizlere kamptaki izlenimlerimi anlatmak istiyorum. Milli takımlarında forma giyen futbolcular kampa katılım sağlamadı. Tatil yapamayan milliler, Cumartesi gününe kadar izin yapacaklar. Geriye kalan Galatasaraylı futbolcuların hepsi hatta alt yapıdaki gençlerde kampa katıldı. Geçen sene olduğu gibi Okan Hoca, gençlerle bir hatıra fotoğrafı çekinerek alt yapıya verdiği önemi bir kez daha gözler önüne serdi. Kısacası Antalya’da her şey yolunda. Futbolcular ve teknik ekibin aileleri de kampa gelerek kısa bir tatil yaptılar. Galatasaray takımı kalan 8 hafta için birlik ve beraberlik mesajı verdi. 

Temiz eller operasyonu

Galatasaray Sportif A.Ş Başkan Vekili Erden Timur kampta yaptığı açıklamada futbolda temiz eller operasyonuna vurgu yaptı. Yaklaşık 2 yıldır yöneticilik yapan Erden Timur neredeyse her açıklamasında her şey incelesin çağrısında bulunuyor. Kimler neyden korkuyor? Neden Timur’un bu çağrısında kulüpler ya da TFF destek vermiyor? Her hafta farklı tiyatrolar izliyoruz. Trabzonspor-Fenerbahçe mücadelesindeki sevkler neden hala yapılmadı? Bunun üzerine montajlı videolarla algı yapanlar yaşananları unutturmaya mı çalışıyor? Aslında hepsinin cevabını çok net biliyoruz fakat herkes kendi işine geldiği davranmayı tercih ediyor. Bunların önüne geçmek adına Erden Timur’un çağrısına destek verilmeli. Her yönetici, her hakem ve futbolun içerisindeki herkes İNCELENMELİ! Telefonları ve bankaları hesapları dahil tek tek İNCELENMELİ. Özellikle Amerika konumlu videolara talimatın nerden, kimden gitti araştırılmalı. Son olarak şunu mesajı vermek istiyorum; Herkes futbolda adalet istiyor ya güya neden o zaman teraziye gelmiyor?

27 Mart 2024
‘Çekiliriz’ bahanesi yaramadı!

Trabzonspor karşılaşması ardından Süper Lig’den çekiliriz tehdidiyle Süper Kupa mücadelesini de erteletmeye çalışan Fenerbahçe’de planlar suya düştü. TFF, sarı-lacivertlilerin “Süper Kupa başka bir tarihe ertelensin” talebini reddetti. Şimdi sizlere en kritik soruyu soruyorum; Süper Lig’den çekilmek isteyen bir kulüp neden Süper Kupa mücadelesini erteletmek istedi? Burada bir tutarsızlık olduğu ortada. Yani geçtiğimiz senelerde, Fenerbahçe’nin “Lig’den çekiliriz” tiyatrosunu defalarca izledik. Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, “Gerekirse bir alt lige düşeceğiz” açıklamasıyla Süper Lig’den çekilmek istediklerinin sinyalini verdi. Fenerbahçe’nin 2 Nisan’da toplanacak olan Olağan Üstü Genel Kurul’dan “Çekilme” kararı hayalde kalır kimse kimseyi kandırmasın. 

Erkek gibi oynayın!

Çok geçmişe gitmeyeceğim yakın tarihten örnek vereceğim. Galatasaray bu sezon, Şampiyonlar Ligi’nde Bayern Münih’ten döndükten 2 gün sonra Süper Lig’de Hatayspor deplasmanına çıktı. Galatasaray’a sıkışık fikstür yok muydu? Bu arada şunu da unutmayalım; Fenerbahçe teknik direktörü İsmail Kartal, Rizespor maçının ardından “Erkek gibi oynadık” ifadelerini kullanmıştı. Yani hiç bir şeyi bahane etmiyoruz imasında bulunmuştu. Şimdi de 7 Nisan’da Fenerbahçe erkek gibi çıkıp oynamalı. Uzun lafın kısası Süper Lig’den çekiliriz, Süper Kupa ertelensin, sıkışık fikstürümüz var gibi bahanelerin arkasına saklanılmamalı.

Başkan Özbek dik durdu

Öncelikle bugün 75. Yaşına giren Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’e uzun ömürler diliyorum. Fenerbahçe’nin istediği ertelemeyle ilgili TFF’ye karşı dik duruş gösteren Başkan Özbek, 7 Nisan’da bu maçın oynanmasını her fırsatta dile getirdi. Bazıları gibi kaos ortamından faydalanmak yerine yaşanan olaylarda da gösterdiği sağduyuyu unutmamak gerekli. 

En ağır ceza verilmeli 

Son olarak Trabzonspor-Fenerbahçe mücadelesinde yaşanan olayların ardından PFDK’ya sevk edilecek isimlere değinmek istiyorum. Gerek futbolcu gerekse taraftar yani bu olaylarda başrol oynayan isimlere en ağır ceza verilmeli. Türk futbolunda bir daha böyle bir rezaletin yaşanmaması adında futbolcu ve taraftar ayrımı yapılmayarak ceza verilmemeli. PFDK’ya sevk edilecek ve verilecek cezaları çok merak ediyorum…

23 Mart 2024
Bir yanda resital, diğer yanda kaos!

Süper Lig’in 30. Haftasında iki kritik mücadele izledik. Gündüz maçı olan Kasımpaşa-Galatasaray mücadelesi futbol severlere muazzam bir seyir zevki sunarken, haftanın kapanış mücadelesi olan Trabzonspor-Fenerbahçe müsabakası ise tam anlamıyla kaos ile sonuçlandı. Şampiyonluk yolunda emin adımlarla ilerleyen Galatasaray ve takipçisi Fenerbahçe her ne kadar haftayı 3 puan ile kapatsa da maalesef yine saha dışı olaylara şahitlik ettik. Ne Kasımpaşa-Galatasaray karşılaşmasındaki kıran kırana geçen mücadeleyi konuşabildik ne de Trabzonspor-Fenerbahçe mücadelesindeki maçın kırılma anlarını yorumlayabildik.

YİNE SESSİZLİK Mİ YAŞANACAK?

Tek yapabildiğimiz şey; Ekran karşısında ağzımız açık şekilde Trabzon’da yaşananları izleyebilmekti. Peki bunlara sebep olanlar bu işin içerisinden nasıl çıkacak? Sadece birkaç kulüp başkanı, TFF’nin her kademesini istifaya davet ederken, yine sessizlik mi yaşanacak? Yine futbol severler saha içerisinden hakem yumruklanmasını veya futbolcuların taraftara saldırısını mı izleyecek? Bu arada çok yakın tarihte TFF’yi istifaya çağıramayanlar, Trabzon’da yaşadıkları hadiseden sonra nasıl bir aksiyon alacak? Hepsinin cevabını kayıplar yaşandıkça göreceğimizi umuyorum.

"İSTİFA DA BİR HİZMETTİR!"

Ben de buradan TFF’nin her kademesine bir çağrıda  bulunmak istiyorum; “İSTİFA da bir hizmettir!” Türk halkına bu yaşattıklarınız yenilir yutulur tarzda şeyler değil. Her hafta skandal hakem hataları konuşuyoruz. Her hafta uydurma penaltılar, uydurma kartlar çıktını görüyoruz. Sözde futbol mücadelesi izliyor…

Evet şunu da ifade edelim; şiddetin her türlüsüne HAYIR diyoruz. Taraftarlar gönül verdiği takımların maçlarını izlemek, keyif almak ve stres atmak için tribünleri doldurmak yerine şiddet eylemi göstermek için doldurmaya başladı. Caydırıcı cezalar, net kararlar çıkmadığı sürece maalesef Türk futbolu her geçen gün geriye gidecek gibi. Hep beraber alınacak kararları merakla beklediğimizden eminim…

18 Mart 2024