Antalya'nın Döşemealtı ilçesinde yaşanan olay dehşete düşürdü. Hakkında uzaklaştırma kararı olan yaşlı adam, eşi tarafından barışma teklifiyle eve çağırıldı. Aylardır hurda araçta yaşayan adam, içtiği çay sonrası derin bir uykuya daldı. Vücuduna saplanan bıçakla uykusundan sıçrayan adamın yardım çığlıkları apartmanı inletti. İşte dehşete düşüren olayın detayları...
Antalya'nın Döşemealtı ilçesi Çıplaklı Mahallesi'nde 25 Mayıs Pazar gecesi meydana gelen olayın detayları dehşete düşürdü. Eşiyle aralarında yaşanan anlaşmazlık nedeniyle uzaklaştırma kararı bulunan 62 yaşındaki emekli Necdet Tilif bir süredir hurda araçta yaşamaya başladı. Tilif, eşinin barışma teklifini duyunca hemen eve gitti. Burada ikram edilen çayı yudumlayan yaşlı adam, iddiaya göre uykuya daldı. Yaşlı adam uyandığında ise kendini kanlar içinde buldu. Olayın detaylarını anlatan Tilif "Bu kadar öfkeyi nasıl biriktirdin" diyerek duruma tepki gösterdi.
Akşam saatlerinde, birlikte çay içtikten kısa bir süre sonra uyumaya hazırlanan Necdet Tilif, iddiasına göre uykudayken eşi tarafından çok sayıda bıçak darbesiyle yaralandı. Kanlar içinde apartman koridoruna çıkan Tilif, yardım çığlıkları attı. Komşuların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan Tilif tedavisinin ardından taburcu edildi, eşi Z.T. ise tutuklandı.
Saldırı öncesi yaşananları anlatan Necdet Tilif, eşinin kendisine iki bıçak verdiğini belirterek "Çayı içmeden iki bıçak getirdi. ‘Bu domatesi, soğanı kesmiyor, şunları bir çarkla, keskinlet" dedi. Ben de bıçakları çarkladım. Kırmızı saplı bıçakla saldırdı. Sanırım polis o bıçağı aldı, delil sayıldı. Beni keseceği, doğrayacağı bıçakları bana çarklattı" dedi.
Tilif, yemek yiyip duş almasının ardından içtiği çaydan sonra kendisini yoğun bir uyku halinin bastığını aktararak, şu ifadelere yer verdi: "Banyomu yaptım, çamaşırları makineye attı. Çay içtik. Gitmek istedim ama ‘Kal, yorgunsun' dedi. Kapıyı içeriden kilitledi. Anahtarı ben aldım ama yine de gitmedim. Çaydan sonra üzerime öyle bir uyku çöktü ki… Sanki çayıma bir şey katılmış gibi. Gözümü açamıyordum. Uzandım, ne kadar geçti bilmiyorum. Bıçak darbesiyle uyandım."
Saldırının ardından kaçmak istediğini ancak eşi tarafından durmaksızın bıçaklandığını söyleyen Tilif, şöyle devam etti: "Peş peşe bıçak, peş peşe bıçak… Dışarıya kaçmak istiyorum. Sırtımdan vuruyor bıçağı. Bu kadar nefreti nasıl biriktirdin? Ne istedin benden? Marketini görüyordum, pazarını görüyordum. Teneke kutu toplayıp, satıp parasını getiriyordum. Hiç renk vermedi. Tasarlamış, her şeyi planlamış" dedi.
Saldırıdan sonra ikinci kata indiğini, yardım istemek için komşuların kapılarına vurduğunu belirten Tilif, "Koridor kan revan olmuş. Yardım edin, imdat diye bağırdım. Dışarı attım kendimi, meydanda bayılmışım. Uyandığımda hastanedeydim" dedi.
Uzaklaştırma kararları nedeniyle aylarca evine giremeyen Tilif, kış aylarını hurda haldeki eski bir araçta geçirdi. Soğuk havalarda yorgan ve battaniyeyle ısınmaya çalışan emekli adam, geçimini ise teneke ve ikinci el giysi toplayarak sağlıyordu. Trafik kazası sonrası aracı da kullanılamaz hale gelince barınacak yeri kalmayan Tilif, bir arkadaşının yazıhanesinde yaşamaya başladı. Olay günü de orada olduğunu öne süren Tilif, "Arkadaşım yazıhanesini bana açtı, orada kalıyordum. Pazar günü geldi, barışmak istediğini söyledi. Ben de inandım" dedi.
Olay sonrası gözaltına alınan Z.T., "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlamasıyla çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Soruşturma Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülüyor.