Türkiye genelinde etkisini göstermeye başlayan sıcak havalar mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor. Bunaltıcı sıcaklar birçok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor. Başta beyin olmak üzere pek çok organ da etkileniyor. Sıcaklıkların daha da artacağı öngörülürken, uzmanlardan da peş peşe uyarılar sıralandı.
Yurt genelinde etkisini arttıran hava sıcaklıkları cuma günü pik yapacak. 44 derecelere kadar yükselecek olan sıcaklıklar beyin başta olmak üzere birçok hayati öneme sahip organlara olumsuz yönde etki ediyor. Nefes aldırmayan sıcaklarda su içmek ise büyük öneme sahip. Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Merve Bayram sıcak havaların insan vücuduna etkisini ve alınabilecek tüm önlemleri tek tek anlattı.
Sıvı, vücudun olmazsa olmazı. Özellikle yaz aylarında daha da önemli hâle gelen sıvı takviyesi, hayati bir öneme sahip. Terleme ile vücutta sıvı, mineral ve elektrolit kaybı görülüyor. Sıvı ve mineral kaybını önlemek için günde en az 2-2,5 litre su içmenin önemine değinen Bayram, "Su içmek için susamayı beklemeyin. Su tüketiminde zorlanan kişiler de, su içimini kolay hale getirmek için suyun içine taze meyve parçaları, nane, limon, zencefil, salatalık gibi yiyecekler ekleyebilirler. Soğuk bitki çayları, ev yapımı limonata, ayran ve maden suyu da sıvı tüketimini artırmaya yardımcı olabilir. Kahve, çay ve gazlı içecekler su tüketme eğilimini azalttığı için, vücutta sıvı kaybının yerine geçmeyecekleri unutulmamalı. Yeterli sıvı tüketiminin olup olmadığı idrar renginden anlaşılabilir. Eğer, idrar rengi renksize yakınsa sıvı alımı yeterlidir fakat koyu sarı ise sıvı alımı yetersizdir, dikkat edilmesi gerekir" şeklinde belirtti.
Vitamin, mineral ve su içeriği yüksek sebze ve meyvelerin tüketimi sıcak havalarda büyük önem taşıyor. Meyvenin fruktoz içerdiğinin unutulmaması gerektiğini ve aşırıya kaçılması hâlinde olumsuz sonuçlar doğurabileceğini belirten Bayram, "Sıcak havalarda aşırı yağlı, baharatlı ve şekerli besinlerden kesinlikle uzak durulmalı. Kızartmalar, aşırı yağlı besinler ve sakatatlar yerine ızgara, haşlama ve buğulama şeklinde yapılan yağsız etler tercih edilmeli. Balığın da haftada minimum 2 kere tüketilmesine özen gösterilmeli. Aşırı baharatlı yiyecekler bağırsak hareketlerini artırabilir ve vücutta sıvı kaybına yol açabilir. Bunların yerine sıvı, vitamin ve mineral açısından zengin sebze, meyve ve tam tahıllı yiyecekler tüketilmelidir. Hem sağlığı hem de çevreyi olumlu yönde etkilediği kanıtlanmış Akdeniz tipi beslenme buna en güzel örnek" dedi.
Akşam yemeği saatinin çok geçe bırakılmaması, mümkünse en geç saat 20.00 gibi yenmesi gerektiğinin altını çizen Merve Bayram, "Uyumadan 2-3 saat öncesinde minik bir ara öğünle günün bitirebileceğini" dedi.
Bayram, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Gıda güvenliği özellikle sıcak günlerde daha da önemli bir hâle geliyor. Sıcak havalarda özellikle et ve et ürünleri, tavuk, balık, yumurta, süt ve süt ürünleri içeren yiyecekler daha çabuk bozulmakta ve besin zehirlenmelerine yol açabilmekte. Tüketilirken kesinlikle dikkat edilmesi gerekiyor. Sebze ve meyveler iyice yıkanmalı. Ayrıca, temiz olmayan su kullanımı ve bu sularda yıkanan sebze ve meyvelerin tüketilmesi ishale yol açabilir. Tüketilecek besinlerin güneşte uzun süre bekletilmemesine de dikkat edilmelidir."