Tgrt Haber

Türkiye kararlı ve hızlı davrandı: Somali'deki askeri varlık 2 açıdan çok önemli

Editör: Berkay Alptekin / Kaynak: tgrthaber.com.tr / Çeviri
07 Mart 2024 11:49 - Güncelleme : 07 Mart 2024 11:50
Türkiye kararlı ve hızlı davrandı: Somali'deki askeri varlık 2 açıdan çok önemli
Türkiye, Somali, Afrika Boynuzu

Türkiye, Afrika Boynuzu boyunca çok boyutlu bir varlığa sahiptir ve bölgesel barışın büyük önem taşıdığını defalarca vurgulamaktadır.

Türkiye ile Somali arasında Şubat 2024'te imzalanan güvenlik ve savunma anlaşması, Türkiye'de yeterince konuşulmasa da, özellikle Afrika Boynuzu'nda Türkiye'nin rolü konusunda küresel çapta büyük bir etki ve tartışmaya sebep oldu. Bu 10 yıllık anlaşmanın etkisi ve etkileşimi bölgede uzun yıllar boyunca hissedilecek gibi görünüyor.

Bu anlaşma, Türkiye'nin son yıllardaki stratejisinin bir parçası olup, her türlü krizin Türkiye'nin ulusal dış politikası yararına azami düzeyde kullanılması gerektiği yönündedir.

Geçmişte, 2017 yılında Katar ve Körfez ülkeleri arasında yaşanan kriz sırasında Türkiye hızlı ve kararlı bir şekilde hareket ederek Körfez'deki askeri varlığını arttırmış ve Doha'da bir askeri/eğitim üssü açmıştı. Birkaç yıl süren eleştiri ve şikâyetlerin ardından, Türkiye'nin Körfez'de sağlam askeri varlığı olduğu artık açık görünüyor.

Etiyopya ve Somaliland, Somaliland'ın kıyılarına deniz ve ticari erişim sağlayan bir anlaşma imzaladığında, Somali'nin merkezi hükümeti bunu varoluşsal bir tehdit olarak gördü.

Sadece bir güvenlik krizi ortaya çıkmakla kalmadı, Somali hükümeti içindeki pek çok kişi bunu Somali ile Etiyopya arasında bir egemenlik krizi olarak yorumladı. Ankara, Somali'nin Mogadişu'daki merkezi hükümete yardım talebine hızla yanıt verdi. Ankara krizi değerlendirdi ve Somali'deki askeri varlığını arttırmak için bir anlaşma imzaladı.

Bu anlaşma Türkiye için iki açıdan önemlidir. Birincisi, Türkiye'nin Somali'deki askeri varlığını arttıracak ve muhtemelen Sudan'daki tahliyeler sırasında eksikliği gündeme gelen Somali'deki askeri eğitim merkezine askeri uçaklar için küçük bir havaalanı eklenmesine yol açacaktır. İkinci olarak, Türkiye'nin bölgedeki açık denizlerdeki varlığının ve Aden Körfezi'ndeki gelişmelerdeki etkinliğinin önünü açacaktır.

Anlaşma hem Türkiye ile Somali arasında son on yılda derinleşen askeri ilişkilerin bir devamı hem de Somali'nin El-Şebab karşısında kazandığı ve artık bölge siyasetinde daha bağımsız hareket etmesine imkân tanıyan özgüvenin bir yansıması. Ayrıca anlaşma, Somali'nin 2010 sonrasında bölge jeopolitiğinde yaptığı en etkili oyun kurucu hamle olarak da yorumlanabilir.

ETKİLER VE YANSIMALAR

Türkiye-Somali güvenlik ve savunma anlaşmasından en çok rahatsız olan ülke muhtemelen Birleşik Arap Emirlikleri. BAE son bir yıldır Somali ile çok benzer hatta daha ileri bir güvenlik anlaşması imzalamak için ciddi bir diplomasi yürütüyordu. Ancak Somali'den gelen yanıt isteksizdi.

Etiyopya da anlaşmadan dolayı şok oldu ve rahatsız oldu, ancak aynı zamanda Türkiye ile ilişkilere büyük önem veriyor. Etiyopya-Türkiye ilişkileri, Türkiye'nin Etiyopya'ya Tigray bölgesi ile mücadelesinde insansız hava araçları ve diğer askeri teçhizat tedarik ederek yardım ettiği 2020-2021 yıllarında altın dönemini yaşadı. Aynı döneme tekrar dönmek zor olacak, ancak Türkiye ile Etiyopya arasındaki çok boyutlu askeri-güvenlik ilişkileri, bu konuda karşılıklı güvenin iyice tesis edilmesiyle geri dönüşü olmayan bir noktaya geldi.

Bu nedenle ciddi ekonomik sıkıntılar yaşayan Etiyopya, güvenlik alanında yakın çalıştığı bir ülke ile sorun yaşamak istememektedir. Yine de Etiyopya'nın ilgili anlaşmadan duyduğu rahatsızlığın yansımalarını önümüzdeki dönemde Türkiye ile ilişkilerinde görmemiz beklenmelidir; ancak sürekli derinleşen güvenlik merkezli ilişkinin bunu dengelemesi muhtemeldir.

AFRİKA BOYNUZU'NDA TÜRKİYE

En önemli soru "Türkiye Afrika Boynuzu'nda bundan sonra ne yapmalı?" Bölgenin jeopolitiği, ortaya çıkan güvensizlik ortamı nedeniyle yeniden şekillenecek: Somali El-Şebab ile uğraşıyor; Etiyopya Tigray ve Oromia gibi iç sorunlarla boğuşuyor; Somaliland bağımsızlık peşinde; Kenya iç siyasi meselelerle meşgul; Sudan'daki iç savaş derinleşiyor ve bir çıkmaza dönüşüyor.

Türkiye'nin 2010'lardaki Afrika Boynuzu politikası, Etiyopya-Kenya hattına karşı Sudan-Somali hattını güçlendirmek ve tarihsel bölgesel düzeni sağlamaktı. Bu yaklaşım, Ankara'nın Somali'de devlet inşası çabalarına ve Sudan'da sosyo-ekonomik istikrara katkıda bulunan faaliyetlerinde kendini gösterdi. Ancak 2011 yılında Sudan ikiye bölünmüş, askeri darbe ve son olarak devam eden iç savaş bölgesel dengeyi bozmuştur.

Buna rağmen Somali ekonomik, siyasi ve askeri olarak düzeni yeniden tesis etme konusunda beklentilerin ötesinde ilerleme kaydetmiştir. Somali diasporası bu süreci ekonomik olarak desteklemiş ve Somali bölgede yeni bir aktör olarak kendini göstermiştir. Türkiye son dönemde El-Şebab terörüyle mücadelede Somali merkezi hükümetine ciddi destek sağlamış ve ülkenin ordusunun güçlendirilmesine önemli katkılarda bulunmuştur.

Türkiye, Somali-Sudan eksenine verdiği desteğin yanı sıra Kenya-Etiyopya ekseninde de ciddi ilişkiler kurmuştur. Etiyopya ile siyasi ve askeri ilişkiler, Kenya ile ise ticari ilişkiler ön plana çıkmıştır. Bu süreç Türkiye'yi bölge jeopolitiğinde kilit ülkelerden biri haline getirmiştir.

Kaynak: tgrthaber.com.tr / Çeviri
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...