Bu sezon Beşiktaş için işler hiç ama hiç iyi gitmedi. İnanılmaz kötü bir sezonda, Serdar Topraktepe’nin 2. defa gelişini de göz önünde bulundurarak 6. teknik adam, 2. başkan ile buralara kadar geldik. Lider ile puan farkı konusuna hiç girmeye bile gerek yok ama bu şartlarda önümüzde kupa şansının olması da bataklıkta açan bir çiçek misali önümüzde duruyor.
Türkiye Kupası yarı final 2. maçında, Ankaragü’nü evimizde belki de son zamanlarda pek alışık olmadığımız şekilde müthiş taraftar desteği ile zor da olsa mağlup etmesini bildik. Oyun çok iyi değildi ama taraftar, gücünü bu sefer çok iyi hissettirdi.
Alanya deplasmanında ise yine çok da yabancılık çekmediğimiz durumla yani birçok eksikle oynamak zorunda kaldığımız bir mücadeleye çıkmak zorunda kaldık. Kötü bir oyun ve yine kaybedilen puanlar.
İşte tam da burada söyleyeceklerimiz var, itirazımız var, isyanımız var. Bu kadar ligden koptuğumuz bir sezon da bile ısrarla penaltılarımız verilmemeye devam ediyor, skandal hakem hataları devam ediyor. Alanya deplasmanında Alanyaspor’a kaybedilen puan karşısında isyan eden bir yönetimimiz oldu mu? Ben görmedim, duymadım. Duyan varsa lütfen bize de iletsin. Böyle olmaz, böyle Beşiktaş’ın hakkı savunulmaz.
Sayın Hasan Arat ve yönetimi geldiğinden beri çok güzel şeyler yaptılar. Söz verip henüz yapamadıkları da çok şey var. Bu konuda zaman verilmesini fazlası ile hak ediyorlar ama Beşiktaş’ın hakkının yenilmesinin önüne geçememelerini ben kabul etmiyorum.
Bataklıkta açacak olan kupaya uzanmak için Trabzonspor engelini aşmalıyız. Final maçında en ufak hakem hatasını kabul etmiyorum. Sahaya her iki takım da çıkar, o gün güçlü olan, iyi oynayan ve şanslı olan kazanır. Ama o maçın sonucuna hakem etki edemez. Bu konuda Beşiktaş yönetimi her türlü tedbiri almakla mesuldür. Böyle bir hakem hatası ile kaybedilecek bir kupanın hesabını kimse veremez. Şimdiden bizler gerekeni söylemiş olalım.
Sayfanın sonuna geldiniz!
Kral Bülent uslu