Kategoriler
UYGULAMALAR
İstanbul
Alanya, İskenderun ve Tarsus’un il olacağı yönündeki iddialar son günlerde kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Resmi bir karar bulunmamasına rağmen, bu üç büyük ilçenin potansiyeli ve mevcut idari konumları yeniden tartışma konusu haline geldi.
Alanya, Antalya il merkezine yaklaşık 154 kilometre uzaklıkta yer alıyor ve bu mesafe, ilçedeki yerel yönetimlerin hizmet erişimi açısından çeşitli zorluklar yaşamasına neden olabiliyor. 2024 verilerine göre 361.873 kişilik nüfusa sahip olan Alanya, 1.458 kilometrekarelik yüzölçümüyle birçok ilden büyük bir yerleşim merkezi konumunda. İlçede yıllık nüfus artış oranı yüzde 3,78 civarında seyrediyor.
Ekonomik faaliyetlerin temelini turizm, tarım ve inşaat sektörü oluşturuyor. Özellikle muz ve avokado üretimi, Alanya ekonomisinde önemli bir yer tutarken, gayrimenkul yatırımları da büyük oranda yabancı sermaye tarafından yönlendiriliyor.
Turizm açısından Türkiye’nin en bilinen merkezlerinden biri olan Alanya, her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist ağırlıyor. İl olma beklentileri, bölgenin coğrafi uzaklığı ve artan ekonomik potansiyeli nedeniyle sık sık gündeme geliyor. Bazı yerel çevreler, Alanya’nın turizm gelirlerini daha etkili şekilde yönetebilmesi için ilçenin il olması gerektiğini savunuyor. Ancak, bu konuda alınmış herhangi bir resmi karar bulunmuyor. Mevcut durumda Alanya halen Antalya’ya bağlı bir ilçe olarak yönetilmeye devam ediyor.
Hatay’ın en büyük ilçesi olan İskenderun, uzun yıllardır il olma tartışmalarının merkezinde yer alıyor. Antakya’ya yaklaşık 50 kilometre mesafede bulunan İskenderun, 247 kilometrekarelik yüzölçümüne rağmen 260 bine yaklaşan nüfusuyla dikkat çekiyor. Ekonomik yapısı ağırlıklı olarak sanayi ve liman ticaretine dayanıyor. Türkiye’nin en büyük limanlarından birine sahip olan İskenderun, demir-çelik fabrikaları, rafineriler ve deniz taşımacılığı ile ülke ekonomisine milyarlarca dolarlık katkı sağlıyor.
İskenderun’un il olma ihtimali, ekonomik çeşitliliği ve Doğu Akdeniz’deki stratejik konumuyla ilişkilendiriliyor. Bölge halkından bazı vatandaşlar, Hatay’ın genel yükünü hafifletecek yeni bir idari yapılanmanın kaçınılmaz olduğunu düşünüyor. Ayrıca, inanç turizmi ve yayla turizmiyle birlikte kentteki ekonomik hareketlilik yıl boyunca devam ediyor. Ancak, İskenderun ilçesinde de henüz il olması yönünden atılmış bir adım bulunmuyor. Deprem sonrası yeniden yapılanma süreci, bölgedeki öncelikleri farklı bir yöne çevirmiş durumda.
Mersin’in doğusunda, Adana’ya komşu konumda bulunan Tarsus, il olma potansiyeli en yüksek ilçelerden biri olarak gösteriliyor. 2.029 kilometrekarelik yüzölçümüne sahip olan Tarsus’un nüfusu 2024 verilerine göre 356.937 kişi. Nüfus artış oranı yüzde 9,79 seviyesinde ve bu oran birçok ilden daha yüksek. Tarım, sanayi ve ticaret ilçenin ekonomik temelini oluşturuyor. Çukurova’nın bereketli toprakları pamuk ve narenciye üretimiyle Tarsus ekonomisine yön verirken, ulaşım ağlarının güçlü olması da bölgeyi cazip hale getiriyor.
Tarsus, tarih boyunca önemli bir yerleşim merkezi olarak biliniyor. Aziz Pavlus Kuyusu ve Kleopatra Kapısı gibi tarihi eserler, ilçenin kültürel değerini artırıyor. Mersin il merkezine yalnızca 20 kilometre uzaklıkta olmasına rağmen, Tarsus’un geniş hinterlandı ve güçlü ekonomik yapısı il olma tartışmalarını gündemde tutuyor. TÜİK’in belirlediği nüfus ve mesafe kriterlerini fazlasıyla karşılayan Tarsus için şu ana kadar herhangi bir resmi yasal düzenleme yapılmadı.